Herşeye imgelem karar verir. -Pascal |
|
||||||||||
|
Etrafında olup bitenlere anlam vermeye başladığın andan itibaren tuhaf bir hikaye-söylenti koridorunda uzun yürüyüşte bulursun kendini. İşin trajikomik yanı şu ki ya bu yolculuğun derinlemesine farkındasın ya da sadece yolculuğun tadındasın. Bir sürü insanın, bir sürü hikayenin arasından, taşlaşmış toprağın içinden çıkmaya çalışan bir tohum filizi gibisin. Yağmur yağarsa eğer, iklim elverişliyse, buz tutmazsa, sel alıp götürmezse, kurumazsan, çürümezsen eğer, yaprakların açılıp büyüyebilirsen, meyve verirsin. Toprağın humuslu, suyun, esintin, güneşin ölçüsündeyse, serpilirsin. Hikayelerin arasında yürürken, insafsız şartları, olmaz engelleri yenip geçenleri gözüne sokanlar olur. Onlar yaptıysa sen niye yapamayasın diye şişip şişip gaza gelirsin. Varını yoğunu, tüm eforunu, olmayan sermayeni savurup ecdadının tosladığı duvara adını yazdırmak için çırpınırsın. Sıfırdan başlamak, iki eliyle çalışıp başarmak!.. Hadi oradan! Demin kendini tutup karalamadığın zaman- mekan- atlama trampleni üçlüsüne geldin, değil mi?.. Bir de kesişme noktası var ya... Sıfırdan başarmakmış! Tut ki hiçbir şeyin yok, aklından başka. Çevren yok, kart hamili meselesi yok. Becerin çok, senden kimsenin haberi yok. Sonra; pısırıksın der ukalalar. Bir verip on almak isteyenler. Sonra; hayrına dökülür saçılırsın, kullanan kullanana. Eh, bunun da sonrası var: senden çok alıp senden daha çok olduk derler. Tut ki hiçbir şeyin yok, ailenden başka. Sıçrama tahtan onlar, yine de aklında bulundurmazsın. Tut ki kendinden başka hiç kimsen yok. Hayatı gördüğünü, inine girdiğini, çürümüşlüğüne kani olduğunu say. Sonra. Ne isteyip, ne yaparsın?.. İçinde büyüttüğün iyiliğin sesine kulak verip, şu hayattan gelip geçtiğini say... Veya; kinine, açgözlülüğüne, saygısız vefasızlığına yol verip, nefesin yettiğince, beslediğin canavarı yaşat. Ya kendin ya da hayat olmayı başarırsın. Şu ya da bu; basitçe ölürsün. eylül
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © eylül, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |