29 Eylül 2013


Ali Abdullah aradýðýnda Helin ajansa girmek üzereydi. Orhan Metin bürosunda hesaplarý kontrol ediyordu.
-Orhan hemen holdinge gel.
-Ne oldu aðabey?
-Alber ve Haþim Aða… Öldürülmüþler.
-Hemen geliyorum.
     Hemen ardýndan Helin’i aradý.
-Helin neredesin?
-Ajanstayým aðabey. Hayýrdýr?
-Ýþini býrak hemen holdinge gel. Acele et.
-Ne oldu aðabey?
-Alber ve Haþim Aða… Öldürülmüþ Helin.
-Nee! Hemen geliyorum aðabey.
     Helin aðlayarak arabasýna bindi.
Orhan Metin ve Helin telaþla odaya girdiklerinde Ali Abdullah emniyetteki adamýyla konuþuyordu. Eliyle oturmalarýný iþaret etti.
-Kim öldürmüþ aðabey?
-Bilmiyorum Helin. Haþim Aða Alber’in evindeymiþ. Ýkisi de öldürülmüþ. Korumalar yaralý, hastanedeler. Kasa boþaltýlmýþ. Polis olay yerinde. Haber bekliyorum. Anladýðým cinayet profesyonellerin iþi. Aklýma Yeþiltepeli’nin infazý geldi.
Haberi duyunca aðlama krizine giren Helin sakinleþmiþti.
-Haþim neyse de, Alber’in ölümü baþýmýza iþ açabilir.
     Orhan Metin her türlü ölümü, her zaman normal karþýlardý.
-Ne iþi açacak Helin? Evine hýrsýz girmiþ. Adamý öldürmüþ. Basit bir suç.
Ali Abdullah kardeþiyle ayný fikirde deðildi.
-Basit bir suç deðil Orhan. Eve giren veya girenler korumalarý öldürmemiþler. Hýrsýzlýða gelen herkesi öldürmez mi? Hýrsýzlýk süsü verilmiþ bir cinayete benziyor.
-Mantýk olarak haklýsýn aðabey. Haþim de Alber de önemli deðiller bana göre. Herkes öldürmüþ olabilir.
-Öyle düþünme aðabey. Alber Ýngilizlerin yanýnda itibarý yüksek biri. Baðlantýyý Alber saðlýyordu. Ýngilizler bizim öldürttüðümüzü düþünecekler. Kasýt olduðunu düþünürlerse hesap sorarlar.
-Hesabý katile sorsunlar Helin.
     Ali Abdullah’ta Helin gibi düþünüyordu.
-Bu cinayet baþýmýza dert açabilir Orhan. Ýngilizlerle görüþüp durumu anlatmak lazým. Aðalar zaten tedirginler. Ýyice düþünüp mantýklý hareket etmeliyiz. Ortaklýk tehlikeye girebilir.
     Bakýþlarýný Helin’e çevirdi.
-Helin sen Ýngilizlerle temasa geç, ne düþündüklerini öðrenmeye çalýþ.
-Tamam aðabey. Baþka bir þey yoksa ajansa gitmem lazým.
-Helin, sen iþine bak. Kolay gelsin.
     Helin odadan ayrýlýnca Ali Abdullah koltuðundan kalktý.
-Ýþin var mý Orhan? Biraz konuþalým.
     Birlikte aþaðýya indiler. Bahçede yürümeye baþladýlar.
-Alber’i sen mi öldürttün Orhan?
Orhan Metin cevap vermedi. Ama þaþýrmadý da.
-Sebebini söyleyecek misin Orhan?
-Beklenmedik þekilde hayatýmýza giren sürprizleri sevmiyorum aðabey. Alber’in iliþkilerini biliyorsun. Çoktan hak etmiþti.
-Sürpriz derken kastettiðin ne Orhan?
     Orhan Metin kýsa bir an düþündü.
-Dört sene önce üç günlüðüne Londra’ya gittin, geri geldiðinde para baronlarýyla ortak olduðumuzu söyledin. Bir ay sonra Alber, ondan bir ay sonra Helin kucaðýnda bir bebekle geldi. Neymiþ bebeði sokakta bulmuþ evlat edinmiþ. Bence bunlar tesadüf deðil aðabey. Sence?
     Ali Abdullah ikna olmamýþtý. Kardeþinin gözlerinin içine baktý.
-Daha ikna edici bir açýklama bekliyorum Orhan.
-Benim düþünceme göre Alber, Helin’e özellikle yaklaþtý. Kandýrdý. Adam istihbaratçý. Beklerim. Amacý bizi ortaklýða ikna etmekti. Daha kötüsü ne biliyor musun aðabey?
-Bilmiyorum Orhan, ne?
-Evlat edindim dediði çocuk Helin’in kendi çocuðu.
     Ali Abdullah þaþýrmýþ gibi yaptý.
-Bu kanýya nasýl vardýn?
-DNA testi yaptýrttým. Sonuç pozitif. Çocuðun babasý Alber. Bunu tahmin edebilir miydin?
-Þüphelenmiþtim ama. Alber’i öldürme sebebin bu mu?
-Baþka sebebe gerek var mý sence aðabey? Ortada nikâhsýz, gayri meþru bir çocuk var. Yetmez mi?
-Senin de nikâhsýz çocuklarýn var Orhan. Babam 69 yaþýnda 5 kadýndan 10 çocuk yapmýþ, nüfusta hala bekâr görünüyor. Teknik olarak hepimiz nikâhsýz ve gayri meþruyuz.
-Bunlarý ayný kefeye mi koyuyorsun aðabey? Sana inanamýyorum.
-Hiç bir þeyi ayný kefeye koymuyorum Orhan. Alber, benim için önemli deðil. Helin bir hata yapmýþ. Ne yapayým öldüreyim mi? Helin’i lisede yurt dýþýna göndermekle bu tür bir hayat tarzýna biz yönlendirdik Orhan. Benim bildiðim, babasý belli olmayan çocuða gayri meþru denir. Nikâh dediðin nedir ki: karþýlýklý verilen sözler. Altý üstü bir cüzdan deðil mi? Hata yapan kardeþimiz Orhan. Hepimiz hatalar yapmýyor muyuz? Olaya dini açýdan bakýyorsan eðer babam ve halalar hariç, aile olarak dini yaþayýþ ve düþünceye sahip deðiliz.
     Orhan Metin güldü.
-Alber’i ortadan kaldýrttýðým için bana kýzmana gerek yok o zaman.
-Alber bir süre daha yaþasa iyi olurdu Orhan. Ölümü Ýngilizleri üstümüze çekecek. Zarar görebiliriz.
-Kimsenin bize zarar vermesine izin vermem aðabey merak etme.
-Süreç istediðimiz gibi geliþirse izin vermezsin Orhan. Ýngilizlerin tek ortaðý biz deðiliz. Adamýn karýþýk iliþkileri vardý biliyorsun. Beklemekten baþka çaremiz yok artýk. Bekleyip göreceðiz. Her zaman söylüyorum. Önce düþün, bana danýþ sonra harekete geç diye. Neyse olan oldu. Tuðrul’dan haber var mý?
-Yok aðabey. Yerini kime verelim.
-En uygun aday Ali deðil mi?
-Ali hakkýnda hala þüphelerim var aðabey.
-Þüpheleniyorsan yakýnýnda olmasý daha iyi. Güvenliðe genel müdür yap. Göz önünde olur.
     








                29 Eylül 2013

     Ali kafa iznindeydi. Dün gece kýsa ama çok rahatlatýcý bir uyku uyumuþ, dinlenmiþti. Uyandýðýnda niyeti sahile gidip güzel bir kahvaltý yapmaktý. Telefonu çalýnca niyetini ertelemek zorunda kaldý. Küçük Aða arýyordu.
-Alo.
     Telefonun diðer ucunda Ayhan Taþtekin namý diðer Küçük Aða vardý.
-Ali Bey Z Bank Çaðrý Merkezinden Ayhan. Bankamýzýn, siz deðerli müþterimiz için hazýrladýðý kampanya hakkýnda size bilgi vermek için arýyorum. Müsait miydiniz?
-Müsaitim Ayhan Bey. Dinliyorum.
-Kampanya detaylarýndan önce bir konu hakkýnda bilgi vermeniz mümkün müdür Ali Bey?
-Elbette Ayhan Bey.
-Hesap ekstrenizi incelediðimde çok fazla otomatik ödeme talimatý bulunuyor. Size vereceðimiz kredi için þu an itibarýyla yeterli bakiyeniz bulunmuyor Ali Bey. Þubenize uðramanýz gerekiyor. Mümkünse bugün. Ýyi günler.
-Ýyi günler. Bir saate oradayým. Ali evden “ Dün gece çok rahat uyudum. Bu gece de rahat uyuyacaðým Küçük Aða. Sana raðmen. Söyleyeceklerini merak ediyorum.” düþüncesiyle çýktý. Morali yüksekti.
     Ali ve Küçük Aða her zaman ki baðlantý evinde buluþtular. Küçük Aða’nýn morali bozuktu.
-Sen ne yapmaya çalýþýyorsun Ali?
-Ne yapmýþým Küçük Aða?
-Alber’i niçin öldürdün?
-Reddedemeyeceðim bir teklif geldi. Canýma minnet oldu.
-Kim? Ne teklifi?
     Ali’nin sinirleri oynamaya baþlamýþtý. Dik dik cevap verdi.
-Orhan Metin Alber’i öldürmemi istedi. Karþýlýðýnda kasadaki parayý ve güvenlik müdürlüðünü teklif etti. Alber’in bize yapýlan eylemin organizatörü olduðunu söylememiþ miydin? Düþünmeden kabul ettim. Tatmin oldum. Bilmeni isterim dün gece çok rahat bir uyku uyudum. Baþka?
-Saçmalýyorsun Ali. Senden böyle bir infaz istemedim.
-Ben saçmalamam Küçük Aða. Anlaþmamýz neydi? Sen bana hedef göstereceksin, bende imha edeceðim. Ýntikam için seninle çalýþmayý kabul ettiðimi unutma.
-Haþim’i niçin öldürdün?
-Yanlýþ zamanda yanlýþ yerdeydi. Þahit býrakmadým. Haþim ortaklardan biri deðil mi?
-Öyle ama bu infazlar gereksizdi. Baþýný belaya sokabilir.
-Orhan Metin Alber’den baþka bir sebeple þüpheleniyordu. Karþýlamaya gelenleri bilmek istedi. Havaalanýna gittim. Hava alanýnda Alber’i karþýlamaya gelen üç araba vardý. Holding’in arabasý, Tuðrul ve Helin.
-Tuðrul güvenlik müdürü, bunda ne var?
-Özel aracýyla gelmiþti.
-Helin?
-Aracýnda gizlenmiþti. Mesaj attým havaalanýndan ayrýldý. Tuðrul þirket aracýný takip etti. Alber’in evindeyken Haþim geldi. Bir saat sonra ayrýldýlar. En son Helin geldi. Orhan Metin sebebini söylemedi Alber’i öldürmemi istedi. Karþý çýkarsam güven kaybederdim. Artýk sýrrýna ortaðým.
     Küçük Aða’nýn kafasýnda, kuyruðu birbirine dolaþmayan tilkiler harekete geçmiþti.
-Alber önemli biri Ali. Alber’in ölümü Ýngilizleri kýzdýracaktýr. Karaþahin’lere ceza kesecekler. Büyük bir ceza. Arada kaynamaný istemem.
-Bir þey olmaz Küçük Aða, merak etme.
     Küçük Aða uzun zamandýr aklýnda olan soruyu sordu.
-Ben ölürsem üzülür müsün Ali?
     Ali dobra dobra cevap verdi.
-Üzülmem Küçük Aða. Beni hayal kýrýklýðýna uðrattýn. Bu iþe girerken büyük hayallerim vardý.
     Küçük Aða böyle bir cevap beklemiyordu. Þaþaladý.
-Ne hayali Ali? Ne saçmalýyorsun?
-Estetik ameliyat olup mafya da yükselecek, baron olacaktým. Baron babamýn ölümüyle milyar dolarlýk bir servetim olacaktý. Geldiðimiz durumda ancak þoför olabildim.
     Küçük Aða sinirlerine hâkim olamadý. Gülmeye baþladý.
-Ha.Ha.Ha. Saçma esprilerle beni sinirlendirmeye mi çalýþýyorsun Ali?
-Ýþin içinde kara mizah olmasa sinir krizi geçirmem an meselesi Küçük Aða. Üç yýldýr doðru dürüst uyuyamýyorum. Sorduðun soruya gelirsek…Evet yataðýnda ölürsen üzülmem. Ölüm hepimizin baþýna gelecek. Ama öldürülürsen üzülürüm.
Ali duygusuz tecrübeli istihbaratçýya baktý.
-Sen öldürüleceksin Küçük Aða. Seni meslektaþlarýn öldürecek. Tanýdýðýn, çalýþtýðýn, belki yetiþtirdiðin insanlar. Maaþlarýnýzý uzun süre Amerikalýlarýn ödediði doðru mu?
-Olmuþ öyle bir þeyler. Bilmiyorum.
-Yabancý istihbaratlar içinize çok fazla adam yerleþtirmiþlerdir. Bunlardan birileri seni öldürtecek. Ardýndan hain olduðun, devlet sýrlarýný sattýðýnla ilgili dosyalar yayýnlanacak. Kamuoyu manipüle edilecek. Milyonlarýn sana küfür etmesi saðlanacak. Ýþte buna üzülürüm. Geçmiþini bilmiyorum. Ama benim operasyonumla sýnýrlý olmak üzere vatansever olduðunu düþünüyorum. Vatansever olarak öldürülmene üzülürüm. Yeterli mi?
-Yeterli Ali, kýrýcý ama yeterli. En ufak bir zarara uðrarsan ben çok üzülürüm Ali. Dikkatli ol.
-Olurum Küçük Aða. Haberleþme kanallarýný deðiþtirsen iyi olacak. Peþimde biri daha var.
-Kim?
-Bilmiyorum. Orhan Metih benden iyiden iyiye þüpheleniyor. Sýradan bir uzman çavuþ olamayacaðýmý düþünüyor. Bir þekilde benden kurtulmaya çalýþýyor olabilir. Ýçinde bulunduðum duruma göre inisiyatif kullanýr gereðini yaparým. Suphi’ye operasyon yaptým. Güven kazanmam gerekiyordu. Burak Çaylý’ ya operasyon yaptým güven kazanmam gerekiyordu. Alber’i öldürdüm sýrra ortak oldum. Mantýklý olmasa da doðru olduðunu düþündüðüm þeyi yaparým. Bundan sonrasý için varsa, planýný söylersen bir orta yol bulabiliriz.
-Ýþin baþýnda tek hedefim planým intikamýný alman için sana yardým etmekti. Geldiðimiz durumda Karaþahinler imha edilecek hedef olmaktan çýktý Ali. Dostlarýný ve düþmanlarýný takip ederek Paralel Yapý’yý çözebileceðimizi düþünüyorum. Ýliþkilerini çözmemiz için kýsmi koruma altýna almamýz gerekiyor. Bu bakýmdan yaptýklarýn doðru. Ama karþýmýzdaki düþmanlarýn büyüklüðünü unutmaman lazým. Hayatýný daha fazla tehlikeye atmak istemezsen sana hak veririm. Plan benim planým, riske girmesi gereken benim.
-Paralel dediklerinin bize yapýlan eylemle alakalarý var mý?
-Size yapýlan eylemi Ýngilizler planladý. Paralelciler hem Ýngilizlerle hem Amerikalýlarla ortak. Eylem örgütü rahatlattý. Örgüt batýlý devletlerin ortak holdingi. Düþmanlarýmýz bir birleriyle ortaklar.
-Karaþahinlerin iliþkilerini çözersen düþmanlarýmýza zarar vereceðiz. Doðru mu anlamýþým?
-Doðru Ali. Karaþahinlerin piþman olduklarýný düþünüyorum. Bizim için çalýþýrlarsa düþmanlarýmýza ciddi zarar verebiliriz.
-O zaman devam edeceðim Küçük Aða. Kaybedecek bir þeyim kalmadý. Aile bildiðim tüm arkadaþlarýmý kaybettim. Gelecek için bir beklentim kalmadý. Dediðim gibi içinde bulunduðum durum neyi gerektirirse onu yaparým. Yargýlama sorgulama. Ganimeti kasaya koydum.



30 Eylül 2013
     Küçük Aða birlikte çalýþtýðý kiþileri ya kendi mekanlarýnda ziyaret eder veya randevulaþtýðý dýþ mekanlarda görüþürdü. Ýnsanlarý ayaðýna çaðýrmaktan hayatýnýn her anýnda nefret etmiþti. Avukat Hakký Aslan’la randevulaþtýðý mekan bir lokantaydý. Sýradan insanlarýn yemek yediði bir esnaf lokantasýnýn ikinci katýnda, öðle yemeði için randevulaþmýþlardý. Lokantanýn sahibi Küçük Aða’yý Ayhan Bey olarak tanýrdý. Mesleðini bilmezdi ama tipinden dýþ iþlerinde çalýþtýðýný tahmin ediyordu. Bu yüzden onlara kuytu bir masayý ayýrmýþtý. Hakký Aslan’ýn avukat olduðunu da biliyordu. Birkaç kere iþi düþtüðünde yardýmcý olmuþtu. Garsonlarý sýký sýký tembihlemiþti. Masanýn etrafýnda dolaþmak, ikide bir, bir isteðiniz var mý diye sormak yasaktý.
-Nasýlsýn Hakký? Ýþlerin nasýl?
-Ýyiyim efendim teþekkür ederim. Siz nasýlsýnýz görüþmeyeli?
-Teþekkür ederim Hakký. Bildiðin gibi. Hayýrdýr inþallah. Görüþelim diye mail atmýþsýn. Hayýr mý?
     Avukat Hakký Aslan tüm avukatlar gibi sinirlerine hakimdi ve gerçek bir poker suratý vardý.
-Hayýr efendim. Özledim desem belki inanmazsýnýz ama sizinle konuþmayý seviyorum. Hem sohbet etmek hem de bilgilendirmek istedim. Eðer…
-Yok, Hakký yok. Acil bir iþim olsa zaten gelmezdim. Benimle konuþmak istemene sevindim. Doðrusunu söylemek gerekirse hem konuþmayý hem dinlemeyi severim. Pek çok insan gibi. Senin de gayet iyi bildiðin gibi benimle konuþmak insanlar için tehlikeli olabilir. Eee. Anlat bakalým neler yapýyorsun?
-Bizim iþleri bilirsiniz efendim. Rutin iþler. Ýcra, boþanma. Sabah adliye öðleden sonra müvekkil iþleri. Araþtýrmaya devam ediyorum. Dosya epey kabardý. Bu adamlar hukuk camiasýnda tahmin edilemeyecek bir güç elde etmiþler. Korkutucu bir güç. Hiç tahmin edilemeyecek kiþiler bunlarla haþýr neþir.
     Küçük Aða içmekten hayatý boyunca zevk aldýðý mercimek çorbasýný kaþýkladý.
-Hukuk camiasýndan çok daha fazlasý emniyet te Hakký. Hukuk camiasýnda her fikirden insan vardýr. Devlet, tehlike olarak görmezse kimsenin fikir ve inancýna karýþmaz. Paralelciler tehlike haline geldiler. Ergenekon ve benzeri soruþturmalarda kendilerini açýkça gösterdiler. Yaptýklarý manipülasyonlarla siyasileri de etkilediler maalesef. Hukuk camiasý diðer her kurumdan önemli çünkü tüm hayatýmýzý hukuk yönlendiriyor. Hukuk, doðumdan ölüme keder hayatýn her alanýnda.
     Hakký Aslan merdivenlerden kendilerine bakan garsona iþaret etti. Yemek servis edilene kadar konuþmadýlar.
-Fazla bilgili deðilim ama bildiðim kadarýyla ülkemizdeki dindar insanlar kural olarak devlet yanlýsýdýr. Bu duruma nasýl geldik efendim?
     Hakký Aslan’ýn merak ettiði konu Küçük Aða’nýn uzmanlýk alanýydý.
-Birileri tarafýndan Devlet’e Düþman Lazým mantýðý her zaman uygulandý Hakký. Cumhuriyetin ilk döneminde milliyetçilik fikri devlet kademesine hakimdi. 1940’lý yýllarda milliyetçiler düþman ilan edildi. Daha sonra komünistler ve dindarlar. Ülkede barýþ içinde yaþayan insanlar böyle böyle manipüle edilerek, birbirlerine düþman edildiler. Mesleðe ilk baþladýðým yýllarda iki gurup temel faaliyet alanýmýzdý. Komünistler ve dindarlar. O günden bu güne tüm dini guruplarý inceledim. Kitaplarýný okudum, sohbetlerine katýldým. Yeterince bilgi sahibi olduðumu düþünüyorum. Ülkemizdeki cemaat ve tarikatlar devlet yanlýsýdýr. Daha doðrusu devletle kavgalý deðildir. Tüm fikir ve ideolojilerin amacý devlete hakim olmaktýr. Tarikat ve cemaatlerin hepsinin ütopik olarak böyle bir amaçlarý vardýr. Silsilesi ve geleneði olan tarikatlar hiç bir zaman devlete hakim olma amacýyla çalýþmazlar. Tarikatlarýn asýl amacý dini manada ideal insan yetiþtirmektir.
-Camiayý tarikat olarak deðerlendiremeyiz o zaman efendim, öyle deðil mi?
-Haklýsýn Hakký. Bu gurup tarikat deðil. Dýþ güçler her zaman dini guruplara sýzmaya çalýþmýþlardýr. Silsilesi ve geleneði olan tarikatlara dýþarýdan kolay kolay müdahale edilemez. Tarikatlardaki oto kontrol ve þeyhe itaat kültürü buna engel olur. Cemaatler böyle deðildir. Cemaatlerde tasarruf, silsile ve gelenek olmaz. Aðzý laf yapan herkes kýsa sürede bir cemaat kurup örgütlenebilir. Camia ilk ortaya çýktýðýndan itibaren bir Amerikan projesi. Batýlý akýl hocalarý ve dostlarýnýn destekleriyle hem devlette hem özel sektörde ve toplum içinde büyük bir nüfuz elde ettiler. Bunlar kendileri gibi düþünmeyen dini guruplara da düþmanlýk ediyorlar. Ülkedeki her insanýn inancýný yaþama ve anlatma hakký olmalý bana göre. Kýsýtlanan her fikir daha sonra ülkenin baþýna bela olur. Ýstihbaratta bu guruptan olduðu halde içki içen, namaz kýlmayan, oruç tutmayan yani dini hayatý olmayan insanlar var. Kriptolar her kurumda benzer þekilde çalýþýyorlar. Bu Ýslam dininin temel felsefesine aykýrý Hakký. Ýslam dininin temel kurallarýna ve felsefesine aykýrý davranan kiþinin dini argümanlarýna nasýl inanayým?
-Efendim bu adamlarýn argümanlarýna inanan o kadar çok kiþi var ki inanamazsýnýz.
-Ýnanýrým Hakký. Ýnsanýmýz söz konusu ise her þeye inanýrým. Bu adamlar tezgahý saðlam yere kurdular çünkü. Risale-i Nur olarak bilinen kitaplarý okuyarak baþladýlar. Saðlam bir temel üzerine bina kurmaya baþladýlar anlayacaðýn. Meslek hayatým sýrasýnda Bediüzzaman Said Nursi’nin hayatýný inceleme imkâným oldu. Geldiðimiz durumda Said Nursi ile bu adamlarýn alakalarý yok. Ama algýyý öyle oluþturduklarý için herkes bunlarý nur cemaatinden zannediyor. Said Nursi hayatý boyunca resmi görev almamýþ birisi. Midesine devletin parasý girmemiþ. 1925-1950 arasý hayatý cezaevi ve sürgünle geçtiði halde devlete karþý muhalif bir söylemde bulunmamýþ. Bilinenin aksine Þeyh Said isyanýna destek vermemiþ. En meþhur sözlerinden birisi “Euzü billahimineþþeytanirracim ves siyasete” yani Þeytanýn ve siyasetin þerrinden Allaha sýðýnýrým olan bir din aliminin yolundan gittiðini iddia eden camianýn geldiði durum tam anlamýyla içler acýsý. Camia küçük bir gurup iken bu günkünden farklýydý. Ama iþin içine para girdi. Camianýn tabaný üstünden çok farklý. Tabanda ki ibadet ve samimiyet tavanda ihanet ve servete dönüþmüþ durumda. Adalet camiasýndakilerden biliyorsundur.
-Biliyorum efendim. Ortaðým Murat mesela. Ben de dini hassasiyetimin olduðunu söyleyemem, ama Murat benim kadar bile hassas deðil. Ama camianýn içinde. Sýk sýk toplantýlarýna gider, baðýþ toplar, bunun karþýlýðýný elbette ki para olarak alýyor. Yemesi, içmesi ve yaþayýþýnýn camianýn bilinen imajýyla alakasý yok. Takiyye denilen þey bu olsa gerek.
-Aynen öyle Hakký. Sen bilgi toplamaya devam et. Þu anda yapabileceðimiz tek þey bu zaten. Elimizdeki bilgilerle siyasi iradeyi ikna edebilirsek her þey farklý olacak. Biraz geç ama her þeyin istediðimiz gibi olmasýný ummaktan baþka çaremiz yok. Bana bir þey olursa…
     Hakký Aslan masanýn üstüne parmaðýyla vurdu.
-Ömrünüz uzun olsun efendim, böyle konuþmayýn. Siz olmasanýz halimiz n’olur?
-Su akar yolunu bulur Hakký. Bana bir þey olursa ne yapacaðýný biliyorsun.
-Emredersiniz efendim. Tatlý alýrýz deðil mi?
-Ýyi olur Hakký. Buranýn sütlacý güzeldir.












      30 Eylül 2013 Savcý Aytekin Tuncay’ýn evi. 20,20

     Aytekin Tuncay çoðunluðu Adliye ve Emniyet mensuplarýnýn oturduðu bir sitede yaþýyordu. Zil çalýnca giriþteki kýrmýzý düðmeye basýp apartmanýn dýþ kapýsý açtý.
     Kapýyý açýp bekledi. Asansörden inenleri bekliyordu. Asayiþ Þube’den Komiser Abdullah’ýn beraberindeki eski tip bürokrat býyýklý orta yaþlý adam selam verip elini uzattý.
-Merhabalar sayýn savcým. Ayhan. Ýstihbarattan.
-Merhaba Ayhan Bey.
-Ýyi akþamlar Savcý Bey.
-Ýyi akþamlar Komiser. Buyurun.
     Komiser Abdullah salona geçmeden seslendi.
-Komiser bize kahve yapabilir misiniz? Sýcak su hazýr.
     Salona geçip istihbaratçý Ayhan’ýn karþýsýndaki koltuða oturdu.
-Sizi dinliyorum Ayhan Bey. Komiser bana çok önemli þeyler söyleyeceðinizi söyledi. Merak ettim. Niçin adliyede deðil de evimde görüþmek istediðinizi söyleyerek baþlayabilirsiniz.
-Adliye’ye gelemezdim savcý bey güvenli olmazdý. Ýstemediðim herkesin haberi olurdu.
-Adliye’den bahsediyoruz Ayhan Bey. Kurumumda herkesin istemediði kiþiler vardýr. Hâkimler ve savcýlar. Sizin istemedikleriniz kimler merak ettim.
-Konuþmamýzýn ilerleyen sürecinde bahsedeceðim savcý Bey. Öncelikle baþ saðlýðý dileðimi kabul edin lütfen. Ýki ay kadar önce niþanlýnýz bir kazada ölmüþ.
-Teþekkür ederim Ayhan Bey. Evlilik hazýrlýðý yapýyorduk. Kaza iþte. Ne yapabiliriz ki?
-Baþlamadan bir soru sormak istiyorum savcý bey. Vereceðiniz cevaba göre konuþmaya devam edeceðim. Camia hakkýnda ne düþünüyorsunuz?
-Soruyu soranýn zihniyeti ve sýfatýna göre deðiþir Ayhan Bey. Merakýnýzýn sebebini öðrenebilir miyim?
-Siyasi fikrim yok savcý bey. Son nefesine kadar devletin bekasý uðrunda ve yasalar çerçevesinde görevimi yapan bir istihbaratçýyým. Sorma sebebimi anladýnýz. Düþüncenizi öðrenebilir miyim?
-Mesleki olarak bir düþüncem yok Ayhan Bey. Ben kanunun suç saydýðý fiiller ile ilgili olarak yapýlan þikâyetler veya re ’sen çalýþýrým. Sorduðunuz gurup hakkýnda bir þikâyet dosyasý yok. Gazete haberleri ve bazý televizyon kanallarýndaki konuþmalarý kast ediyorsanýz soruþturmanýn temeli delildir. Kiþisel görüþlerle kiþi veya guruplara dava açýlamaz. Araþtýrma yapýlamaz.
     Aytekin Tuncay’ýn aðzýndan çýkanlar Küçük Aða’nýn her zaman savunduðu ve asla karþý çýkmayacaðý fikirlerdi.
-Kiþisel görüþünüz nedir savcý bey?
-Ülkenin genel durumunu göz önüne alýrsak dini guruplar hakkýnda kiþisel görüþ belirtmem uygun olmaz. Resmi olarak yasak olsa ve geçmiþte dini propagandayla ilgili bir ceza maddesi olsa da dini guruplar ülkemizin bir gerçeði. Prensip olarak dini guruplar hakkýnda fikir beyan etmem.
     Konuþma Küçük Aða’nýn istediði yöne doðru gidiyordu.
-Kendilerini camia, hizmet gibi adlandýran bu gurup felsefe olarak dini bir gurup olmaktan çoktan çýktý savcý bey. Çok büyük bir suç örgütüne dönüþtü desem.
-Sadece gülerim Ayhan Bey. Delilsiz suçlama ne sizin ne benim iþim deðil.
-Delilsiz deðil savcý bey. Kiþisel görüþlerimle kimseyi suçlamam. Peki, size bir hýrsýzlýk çetesinin bu gurup tarafýndan üç yýldýr korunduðunu, emniyette ki gurup üyelerinin uyuþturucu ve silah kaçakçýlýðýna göz yumduðunu söylersem.
     Yanýnda getirdiði plastik dosyayý sehpanýn üstüne koydu.
-Bu dosya yaklaþýk üç ay önce tarafýmdan hazýrlandý. Ýstanbul’a uyuþturucu ve kaçak silah sevkiyatýyla ilgili bilgiler emniyet birimlerine ulaþtýrýldý. Dosya içeriðini incelerseniz plaka ve fotoðraflar iddiamý ispatlar. Ama emniyet gönderdiðimiz istihbaratý ciddiye almadý.
     Aytekin Tuncay istihbaratçýlarý pek sevmezdi.
-Bu kadar mý?
-Bu gurubun, üyelerinden, üye derken dernek üyeliðinden bahsetmiyorum savcý bey, iþe yerleþtirdikleri emniyet personelinden düzenli olarak baðýþ adý altýnda para topladýðýný biliyorum. Baðýþ toplama iþi bütün kamu kurumlarýnda yapýlýyor. Adliye bu kurumlara dahil.
-Maksadýnýzý aþýyorsunuz Ayhan Bey.
     Küçük Aða ýsrarcýydý.
-Maksadýmý aþmýyorum savcý bey. Biliyor olmalýsýnýz. Ýstihbarat görevlilerinin banka hesabý yoktur. Maaþýmýzý elden alýrýz. Çalýþtýðým kurumda her maaþ günü bazý çalýþanlardan nakit para alýndýðýný biliyorum.
-Kim alýyor?
-Karabulut kod isimli istihbaratçý topluyor. Cuma günü akþam üstlerine teslim ediyor.
     Aytekin Tuncay bir anda algýlayamadý.
-Üst? Bölge Baþkaný’na mý?
-Hayýr, savcý bey Arnavutköy taraflarýnda bir köyde ikamet eden birine teslim ediyor. Her hafta Cuma günü mafya örgütlenmelerinden alýnan paralar ayný köye götürülüyor. Bu baðýþ toplama iþi her iþ kolunda yapýlýyor. Net miktarý bilmiyorum. Arnavutköy’de toplanan paralar belirli aralýklarla camianýn bankasýna naklediliyor.
-Komplo teorilerinden bahsediyorsunuz Ayhan Bey.
     Tecrübeli istihbaratçý inanýlmasý zor þeylerden bahsettiðinin farkýndaydý.
-Söylediðim hiç bir cümle komplo teorisi deðil savcý bey.
     Küçük Aða gerilmeye baþlamýþtý.
-Mesela niþanlýnýzýn öldürülmesi komplo teorisi deðil.
-Niþanlým trafik kazasýnda öldü. Öldürülmedi,
-Herkes böyle düþünüyor ama ben gerçekleri biliyorum savcý bey.
     Ýki aydýr yaþadýklarýndan sonra Aytekin Tuncay tüm dikkatini Küçük Aða’ya yöneltti.
-Þimdiye kadar duyduðum en saçma komplo teorisinin hem devamýný, hem sahibini bilmek istiyorum.
-Niþanlýnýz olan Kadýn Doðum Uzmaný Doktor Þule Albayrak kullandýðý arabayla kaza yaptý ve kurtarýlamayarak hayatýný kaybetti. Olay yeri incelemenin ilk bulgularýna göre kaza arabanýn fren sisteminde ortaya çýkan bir arýza sebebiyle olabileceðiydi. Ýlk incelemeye göre fren sistemindeki hortum ve kablolardaki çatlama sebebiyle fren hidroliði boþaldýðý için araç sefer halindeyken fren boþaldý. Þule Albayrak aracýn kontrolünü kaybederek kaza yaptý. Bilirkiþi raporu anlattýklarýmý destekliyor. Yanýlýyor muyum?
-Yanýlmýyorsun Ayhan Bey. Arabanýn fren sistemindeki arýzanýn gerçek sebebi araþtýrýlýyor. Fren sistemindeki parçalarýn kalitesiz malzemeden yapýlmasýnýn kazanýn asýl sebebi olma ihtimali üzerinde duruluyor. Rapor bu yönde verilirse satýcý üretici ve satýcý firmayý dava edeceðim.
     Küçük Aða emin olduðu konularda net konuþurdu.
-Arabanýn fren sistemindeki bütün parçalar orijinaldi ve bir arýza falan yoktu savcý bey. Kýz arkadaþýnýz bir suikasta kurban gitti.
     Aytekin Tuncay iyice gerilmiþti.
-Konuþmalarýn iddianýn çok ötesine geçti Ayhan Bey. Ýspatlayamadýðýn iddialarýn iftira olduðunu ve suç teþkil ettiðini biliyor olmalýsýn.
-Biliyorum savcý bey. Ýstihbaratçý olduðumu söylemiþtim. 32 yýllýk meslek hayatýmda ispatlayamadýðým bir iddiada bulunmadým. Gönlünüz rahat olsun.
-Seni dinliyorum Ayhan Bey. Adli Týp ve Olay yeri incelemenin bulamadýðý delillere nasýl ulaþtýðýnýzý söyler misiniz?
-Savcý Bey eðer birisi kýz arkadaþýnýzýn arabasýnýn fren sistemiyle oynadý ve bazý deðiþiklikler yaptýysa, mesela orijinal hortumu çatlak bir hortumla deðiþtirdiyse… Diyelim ki ben olay öncesi bazý görüntülere ulaþtým.
-Kim yaptý bunu?
-Artýk yaþamayan sabýkalý bir oto tamircisi savcý bey. Murat Dalaman adýndaki tamirci, kýz arkadaþýnýzýn ölümünden kýsa bir süre sonra faili meçhul bir cinayete kurban gitti.
-Kendini savunacak canlý birine iftira atsan daha mantýklý olurdu Ayhan Bey.
-Murat Dalaman sað kalmayý baþarsaydý itiraf kasetini önünüze koyardým ancak sahipleri erken davrandýlar.
-Klasik istihbaratçýsýn Ayhan Bey. Kafanda komplo teorileri cirit atýyor. Þule’nin tüm hayatý doktorluktu. Düþmaný olmayan bir doktoru kim, niçin öldürtsün ki? Saçmaladýðýnýn farkýnda mýsýn?
-Laptopunuz var mý savcý bey? Gözünüzle görün.
     Aytekin Tuncay yatak odasýndan getirdiði laptopu sehpanýn üstüne koyup açtý. Küçük Aða’nýn verdiði flash diski takýp izlemeye baþladý.
-Bu görüntüler için izin belgeniz var mý?
-Görüntüler yasa dýþý savcý bey. Gizli kamera baþka bir takip için oraya konulmuþtu. Tesadüfen haberdar olduk.
-Bu görüntüleri bana seyrettirmekle suç iþlediniz Ayhan Bey. Hakkýnýzda iþlem baþlatacaðým.
-Siz bilirsiniz savcý bey. Kimi takip ettiðimi sormayacak mýsýnýz?
-Sormayacaðým Ayhan Bey. Mahkeme izni olmadan kayýt yaptýrdýðýnýz için suç iþlediniz ve cezasýný çekeceksiniz.
-Benim iþim bu savcý bey. Þüphelendiðim herkesi gizli takip etmek. Gizli bir soruþturmayý deþifre etmenin en kolay yolu resmiyettir. Gizli kamerayý bir savcýyý takip etmek için koymuþtuk otoparka.
Yýllardýr dedikodusu yapýlan bir eylemi birinci aðýzdan duymak Aytekin Tuncay’ý þaþýrttý. Bu ne cüretti böyle?
-Sen bana savcýlarý takip ettiðini mi söylüyorsun?
-Adliye baþta olmak üzere üst düzey devlet görevlilerini takip etmek kurum içi bir prosedür savcý bey. Malum rüþvet hem ülkemizin hem de dünyanýn bir gerçeði. Merak etmeyin sizi takip etmiyoruz. Sosyal ve mesleki hayatýnýzda merak edilecek bir durum yok. Geçen sene niþanlýnýzla Antalya’da tatile gittiniz. Otel ücretini cebinizden ödediniz. Yakýnlardaki baþka bir otelde baþka bir savcý kaldý. Tatil parasýný baþkalarý ödedi. Ayný savcýnýn bir haftalýðýna Dubai’ye tatile gittiðini biliyoruz. Tatil parasý yine camiaya yakýn iþ adamlarý tarafýndan ödendi. Bu savcýyý tanýyorsunuz. Ergenekon’un kudretli savcýsý.
-Baþsavcý vekili Zekai Savcý?
-Evet. Savcý Bey, Zekai Savcý niþanlýnýzýn arabasýna müdahale edildiði gün hastanedeydi. Kýz arkadaþý niþanlýnýza muayene olurken özel arabasýnýn içinde otoparkta bekledi. Zekai savcý gibi Ahmet, Sadri ve Halil savcýlar da temiz deðiller savcý bey. Camia olarak bilinen Amerikan projesi örgüt için çalýþýyorlar. Bu söylediklerim, ayný zamanda sayýn Müsteþar’ýn yani kurumumun görüþüdür. Söylediklerimi ciddiye alýr ve araþtýrýrsanýz bana hak vereceksiniz. Ýsterseniz Savcý Ahmet Doðanalp’i camiaya girecekmiþ gibi yoklayýn. Bakalým neler olacak? Unutmadan savcý bey Komiser Abdullah Bey benim için çalýþan bir deðildir. Rica edince sizinle görüþmem için yardýmcý oldu sadece. Tekrar benimle görüþmek isterseniz Abdullah Bey bana ulaþýr. Aylýk Emniyet brifinglerinde görüþüyoruz kendisiyle. Müsaadenizi istiyorum. Ýyi akþamlar.