..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Benim yaradılışımda fevkalade olan birşey varsa, Türk olarak dünyaya gelmemdir. - Atatürk
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > eylül




12 Şubat 2011
Sevgi ile  
eylül
Bazen buz tutmuş olsa da o pencere, inanmaktan vazgeçmedim, sıcacık bir ateşin alevleri vardır diye içinde bir yerde...


:BBGB:


Yaşlanmak dendiğinde bedenin yıpranması düşer aklıma. Farklı kelimeler ile ifade edilse de bu durum, aynı kapıda buluşulur. Herşeyin ortasında bir durumdur yaşlanmak, bence. Gittikçe yabancılaşır insan aynalara, bakışlara, diğer yandan yalancı, ketum bir huzur yakıştırılır ona.
Çocukluğumdan bu yana yaşlılığın bilge tarafına çok takılmışımdır, hatta merak edip görmek, dokunmak istemişimdir. Gözümde büyütür, dünyada ne kadar sır varsa hepsini bildiklerine inanırdım. Aslında hala inanırım... Sokakta, sahilde, herhangi bir yerde karşılaştığımda, gözümün ucu ile ruhlarını görebilmek için bakarım onlara. Sessiz, şaşkın telaşları, yorgun isyanları, en derinimden sarsan hüzünlü yanlızlıkları ile üstümden geçip kanatıyorlar beni, her defasında. Her defasında elimi uzatıp dokunmak gelir omuzlarına, sonra, zamanın çizgileri kazınmış ellerini öpüp sarılmak isterim, küçük bir çocuğu teselli edercesine. Kimbilir, tüm kainata öfke duyuyor olabilirler belki, elimden hiçbir şey gelmese de başımı eğerim yine o an, kendilerine kavuşmaları için tüm kalbimle dua ederim.

Hayranlıkla seyrettiğim ilk yaşlı insan büyükbabamdı. Gerekli olmadıkça konuşmazdı, hani öyle insanlar var ya, sessiz ve sakindir lakin doldurduğu yer çok fazladır, öyle
biriydi. Anneannem, beni sabahları erkenden uyandırdığı için içimden çocukça isyan ettiğim, uzun boylu, endamlı, sessiz bir kadındı. Onlarla pek de zaman geçirdim
sayılmaz, sadece ömrümün ilk birkaç yılı...
Yalnız bir çocukluğun rengi farklıdır, sesi ve yankısı da. Hiç gerçekleşmeyeceğini bilsem de hep kalabalık bir ailemin olmasını isterdim. Özenirdim kalabalığın patırtı
gürültüsüne, çok kurmuşumdur bitmek bilmez şamatanın ortasında olmanın hayalini. Tüm bunların içinde, nedense, çocuk cıvıltısı, oyun oynamak değil de pamuk saçlar, kırışmış yüzler, titrek, şefkatli kucaklaşmaların özlemi olurdu. Daha bir güvenli gibi görünürdü büyükbabamın eli, anneannemin kucağı. Masallar daha gerçekçi, ninniler daha güzel, hayat daha kolaydı...

Yaşlanmak, eskimek gibi, acı veren bir eskimek. Geriye çekilmek, kabullenmek, içindeki sonsuz ilkbaharı hücreye tıkmak, sessizce acı çekmek gibi eskimek.
Bu yüzden ben sadece gözlerine bakarım insanların, kalplerinin penceresinde gerçek kendilerini görmek için. Bazen buz tutmuş olsa da o pencere, inanmaktan
vazgeçmedim, sıcacık bir ateşin alevleri vardır diye içinde bir yerde...
Yaşlanmak, vazgeçmek diye sanılsa da aslında sessiz bir bekleyiştir. Bastırılan bir haykırışın duyulması bekleyişi. Hapsolan bir ruhun ızdırabı. Eğer bırakıldıysa o
çığlık, incecik bağları kopartır, bulut karanlığı çöker insanın yüreğine, yıpranan bedenin yüküne karışır somurtkan bir kaçış, nafile. Yıpranmış beden zırh olur susturulan ruha, bedbaht bir öfkeye sığınır, yüreği kabuk bağlar.
Yaşlanmak, uzaklara sürülmek, sahneden inmek gibi. Kelimelerin duygusunu kybettiği anlara şahit olmak, yaşamak ve yutkunmaktır, ne yazık. Oysa o titreyen eller,
dermansız ayaklar, kırışmış yüzler bir çocuğun, bir delikanlının, genç bir kızın aslında... gönül eskimez ki... Tıpkı senin, benim gibi fark edilmek, hatırlansın ister,
gitmek üzere olduğundan değil, var olmuş olduğundan.

eylül



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Araf’ta
Bir Hayat Nasıl Ysşanılmaz Kılınıri
İnsanım Ben
Bir Hayat Nasıl Yaşan (Il) Maz
Sonu Gelmeden İnsanlığın
Ruh Hali
Kimi Suçlayacaksın?
Ruhun Yarası
İyilik Daima Kazanır
Otobüs

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hikayeler
Eksik
İnsan
Hayat/zaman
Eksik Olan
Yol Bitene Kadar
Eksik Olan
Sayfa Boş
Prologue
Kendini Nasıl Öldürürsün

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Eylül [Şiir]
Şimdi Aşk [Şiir]
Bir Şey Daha... [Şiir]
Teselli [Şiir]
Derin Hikayeler, Kısa Karşılaşmalar [Öykü]
Yusuf'un Şarkıları [Öykü]
Gülümseme Çiçeği [Öykü]
Vurgun [Öykü]
Gecenin İçinden Gelen Sesler [Öykü]
Salkım Söğüt Hayat [Öykü]


eylül kimdir?

yolcu

Etkilendiği Yazarlar:
insan, hayat


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © eylül, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.