Velhasıl...
son bir sanş verilmeyi herşeye...
son bir sanş yalnızlığa;son bir sanş sevgiye...
"Şiir yazmak kolaydır; ama sonra onu bastıracak para bulmak... İşte asıl sanat o!" – Charles Bukowski (kurgusal alıntı)"
"Şiir yazmak kolaydır; ama sonra onu bastıracak para bulmak... İşte asıl sanat o!" – Charles Bukowski (kurgusal alıntı)"
son bir sanş verilmeyi herşeye...
son bir sanş yalnızlığa;son bir sanş sevgiye...
Şimdi dar bir koridoru tırnaklıyor düşlerim. Bir başında ben,diğer ucunda sen varsın. Ben hep buradayım,sen hep oradasın. Bu rüzgarı bir köşesinde oturduğun odamın kırılmış penceresinden çekiyorum saçlarına....
Bir Şarkı çalıyordu...O an durup kaldı orda iki tırnak arasında sığdırabildi ancak...Yaşamı aslında o şarkıda gizliydi,şimdi o şarkıyla başlayan ama iyleşmeyen yaraların şerefine vurmak için hayatın dibine oda kelimelere can verdi işte şimdi bu yazıda atan kalp ...
Gece'nin duyguları açığa çıkaran gizemli karanlığı...
Kalabalıklar arasında keşfedilen duygular.
Sevdan başlangıcım olsun istiyorum,sonra ardından üç nokta(...)koymak istiyorum. Bir kaz daha görüyorum aynalarda parladığını gözlerimin veyansımamı tüm gülen gözlerde , sen bilmesende..
Bir maske takıp yüzümüze…
Sevginin çıplaklığını örtsün diye…
Katılırız akan zamana yine de…
Bu tüyoları benden aldığınızı kimselere söylemeyin. Aman efendim ne demek; teşekküre değmez. Dostluk öldü mü?
Ben Cennet kokulu sevdama sonunda kavuştum. Ölümün, son olmadığını; vuslatın ve hayallerin bir gün gerçekleceğini gördüm. Ben hayallerimde büyüttüm kızım Elif'le vuslata gidiyorum. Kızımla Ahiretin en güzel köşelerinde zemzem denizlerinde yüzen balıklarına resim yapmaya ve Cennet kokulu sevdalı sevenler için yıldızlardan evler yapmaya gidiyorum.Artık zaman, KAVUŞMA ZAMANI. BEN
Nedir dost, dost?
Dost, ona “yağmurun hiç bitmesin dostum” diyebildiğindir.
Kalbindeki cennette çalan iki notalık tınının eşliğindeki dansın coşkusuyla, daha yükseklere uçarsın ve sevgi sarhoşluğuyla sızar kalırsın. Bir süre sonra uyandığında içindeki perdeler yanar ve bir masal ya da bir öykü bitiverir en olmadık yerde.
En son ne zaman sevimli Pinokyo gibi yalan söylemekten burnunuz uzadı ve en son ne zaman yalancı çoban gibi insanları kandırma teşebbüsünde bulunup yalnızlığa itildiniz, sonrasında acı bir hüsrana uğrayıp zavallı bir durumuna düştünüz. En son ne zaman...
Bedava sahiplenmelerin kaybetme kaygısı, erken birlikteliklerin geç anlaşılan mecburiyete bulaşmış sevdası.
Çok kez giden bir sevgilinin geri dönmesi için ağıt yakar yürekler... Dilekler, dualar ona yeniden kavuşmak içindir. Oysa benim yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var, sevgi de olsa, aşk da olsa, eğer size acı veriyorsa, silip atın hayatınızdan...