Görev
yollar da bilmelidir nerede duracağını, nerede gideceğini!.de mi yani!..:)
"Yarın, bildiğim kadarıyla, bugünden daha az mükemmel olacak. Ama en azından bir 'yarın' var." - Terry Pratchett"
"Yarın, bildiğim kadarıyla, bugünden daha az mükemmel olacak. Ama en azından bir 'yarın' var." - Terry Pratchett"
yollar da bilmelidir nerede duracağını, nerede gideceğini!.de mi yani!..:)
Bazı insanlar için bir yaşam tarzıdır şiir, yaşama sebebidir. Belki de hayatın ta kendisidir, öznesidir. Şiir, yaşam sevgisinin berrak pınarıdır. Hayatı idame ettirebilmek için nefes gibidir. Şair söyleyecek sözü olandır. Şairlik en zor zamanlarda bile dik, diri ve iri durmaktır. Sözcüklerin gücünü güç edinmektir. Bir duygu işçiliğidir şiir.
YZ
Farkında mısınız, insanlar akıllı cep telefonları ve bilgisayarların başında vakit geçirmekten doğallıklarını yitirdiler, halada yitiriyorlar... Geçenlerde Kızılay Durağından bindiğim metroda yanımda oturan delikanlıya yan gözle baktığımda oyun oynadığını gördüm. Son durağa kadar başını kaldırmadan, sağa sola bakmadan oyun oynadı arkadaş...
Nurdan Gürbilek
Başka bir isimle de anmak isterseniz Maganda da diyebilirsiniz... En büyük özelliklerinden birisi ki aslında müthiş bir özellik olup şimdiye kadar onlardan başkasında da görülmemiştir, evet sıkı durun söylüyorum Okumadığı ve araştırmadığı halde her şeyi biliyor olmak. Bu özellik şimdiye kadar onlardan, yani kırolardan başkasında görülmemiştir...
Şair, Yaşar Aydınlık, şiir ve sanatın dışında emeklilik yaşamını tarım ve arıcılık yapar sürdürüyor. Bahçe tarımı ile uğraşmayı zevk haline getiren şair, sebze yetiştirerek vakit geçiriyor. Bunun dışında saz çalmayı da bilen şairimiz müzikle çok az da olsa ilgileniyor. Belki de bu nedenle birçok şiiri bestekarlarımız tarafından beğenilerek
Türk şiirinin tartışmasız yaşayan en büyük ustalarından biridir Arif EREN. Bu büyük söz ustasıyla ilgili bugüne kadar çeşitli araştırma-inceleme çalışmaları yapılmıştır. Fakat bunlara yeni halkalar eklemek kültürel bir ihtiyaçtır. Zira Arif Eren'in şairliği birkaç kitaba sığmaz. Her yeni eser onun hayatına ve şiirine yeni açılımlar ve zenginlikler getirir.
Sonra biri çıktı dedi ki; CHP gibi demokrat bir başka parti varsa gösterin ona oy verelim
Vatanından yirmi yıl gibi uzun bir süre ayrı olan şair, vatanına olan özlemini, ailesine karşı duyduğu hasretliği dile getirir. Annesine, babasına, kardeşlerine duyduğu özlemleri ve sevgileri anlatır. Yirmi yıl onlardan hiçbir haber alamamaktadır. Yaşayıp yaşamadıklarını dahi bilmemektedir. Kamplara mı götürülmüşlerdir? Esir mi edilmişlerdir? Yoksa fırınlara atılıp diri diri
Çoğumuz Ben olsam ne yaparım? sorusu ile bir şekilde muhatap olmuş ve ardından yapacaklarımızı sıralamışızdır. Aslında bu soru, bilimsel bir çıkış değildir ama verdiğimiz cevaplardan yola çıkarak çoğu insanı harekete geçirmeyi başarmıştır.
Milli Eğitim Bakanlığı hükümet politikası olarak benimsediği eğitim çalışanlarını itibarsızlaştırma çabaları medya namussuzluğuyla birleşince, şimdi yaşanan öldürme olayları da artık meşrulaşmaya başladı. Yarın hükümet ya da bakanlık yetkililerinden biri çıkıp da "öğretmen şunu yapmasaydı, öldürülmezdi" derse şaşırmayın. Çünkü bu günün yöneticileri gözünde öğretmen artık halk ve öğrenci düşmanı.
Oğlum da geldi dışarı. Kızım yoktu. Ayça nerede? dedim. Odasındaydı dedi. Sallantı artık durmuştu. Yaklaşık 15 saniye kadar sürdü. Hayat normale dönmüştü. Biraz sonra kızım da aşağıdaydı.
Niye inmedin? diye sordum. Masanın altına girdim dedi. Ya kızım, ev yıkılsaydı, masa sağlam kalacak mıydı? dedim. O da
Dünyanın hiçbir ordusunda yüreği seninkinden daha temiz ve daha sağlam bir askere rast gelinmemiştir.(1921)
Fikret Başkaya