"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."

Öykü > Modern

karışık

Nedime

İkilemler içinde geçen zamanlar...Kaybedilen canlar ve yeni bir sevinç uğruna harcanan emek...Nedime,özel bir kadın...

nostaljik

Didem'in 3. Doğumgünü

Tek satırlık post modern bir hikaye... üçüncü doğumgünümüzün tatlı hatırasından bizi kim ve ne vazgeçirebilir ki ...

nostaljik

Beyaz Gül

Beyaz gülü asla koparmak istemedim… Ve yine aniden bir üzüntü döküldü dudaklarımın arasından; “Nereye”.… O!..O, çoktan uzun ve standart caddenin sonundaydı işte. Kumsalda bensiz yürümeye devam ediyordu artık.

umutlu

Gece

Aniden ay konuşmaya başladı. Dedi; “ Evet, aklından geçeni yapabilirsin. Korkma! ”. Rüzgar; “Sadece kendini bırakacaksın. Zor değil. Sonra bir daha acı çekmek yok, özlem yok. Pişmanlık, ümitsizlik, hayal kırıklığı… Hiç biri yok!

üzgün

Alkol Gecesinin Acısı

Sevdiklerimizi kaybetmek hayal bile olsa ürkütücüdür.İnsan daha bir savunmasız hisseder kendini.Ve çabuk uyanmak lazımdır bu hayallerden...

üzgün

Kayıp

“Ellerim boş dönüyor bana.” Bu sözleri sen söylemiş olabilir misin bana? Tarzı seninkine benziyor. Ne önemi var ki; dedim sonra.

üzgün

Camlar ve Çiviler

Gerçekten çok şaşırmıştım. Bir anda kendimi o kadar mutlu ve rahat hissettim ki; şimdi karşımda uzanan adamın bir doktor olduğuna inandım. Beyinlere çakılan cam parçacıkları ve çivileri çeken bir doktor.

üzgün

Tanrının Huzurunda

“Bu solcuların da ayrıcalıklı liderleri, dokunulmaz generalleri, söz söylenmez tanrıları yok mu? Polis örgütleriniz, hapishaneleriniz olacaksa, neden yaşamı kendime zehir edeyim ki?” Aynen böyle söylenmişti. “Sevgili Tuna’cığım” derken, Rus romanlarının o kibar, kadın karakterleri gibi içini dökmüştü. Bu konuşmalara kadar Nilüfer, benim için gülünç, sefih, ancak bir öyküde

üzgün

Sisler Altinda Bir şehir

İçindeki sızı ancak bu böyle uslanırdı. Bütün bunları hatırlamaya hiç gerek yoktu halbuki! Birazdan, buz gibi kaygan asfaltın üstünde bir oyana bir bu yana savrulup, demir bariyerlere çarparak duracaktı araba.

nötr

O

Kasada para üstü çevirirken, müşteriye biraz para veriyor, sonra “Oldu mu?” diyordu. Müşteri “Eksik” deyince biraz daha veriyordu. Kasada sık sık açık çıkıyordu.

olumsuz

Otuzüç kurşun

Bu dağ mengene dağıdır
Tanyeli atanda van'da
Bu dağ nemrut yavrusudur
Tanyeli atanda nemruda karşı

KİTAP İZLERİ

Sırça Köşk

Sabahattin Ali

Sırça Köşk: Yıkılmaya Mahkûm Bir Düzenin Alegorisi Sabahattin Ali, son eseriyle sadece bir öykü kitabı değil, aynı zamanda cesur bir veda ve sarsılmaz bir ithamname
İncelemeyi Oku
Başa Dön