1.
atı alan üsküdarı geçti.gün ise atın sırtından düştü.adalardan modalardan soğuk rüzgarlar eserken bindiğimiz dalı kesiverdik.
bir gün hükümsüzlüğün dağlarında destan yazacak bir peri edasıyla sakallı bir yoksunluk.tüm kuşaklara pervane olacağız.uçak olacağız.motorları kırmızıya süreceğiz.
damak tadı bozulan her güne bir şamar atmış gölgelerin kontu.sayı saymış.resmi geçitte saldırgan tüm tümcelerin kulaklarını sağır etmiş borozanla.
zan altında kalan tüm dostlar gündelik hayatın bu gölge kontunu sevmiş.
zaman reklama girmiş.yaşam ise kapsama alanı dışına.
2.
kapsama alanı dışındaki tüm özgün yaşamların kontrolü ükümetçe yapılır.kaçan kaçmaz şaşan alır.şaşı bakan zanda kalır.briç iki zonda biterken kifayetsiz sayılar yine gölgelerden uzar.telekedi g3 mekanizmasını kapatırken dünyanın suratına hüzünler işer.tavuskuşunun gagaladığı her toprak parçası faziletli bir coğrafyanın kanına kokar.
bir kokarca rakuna eylemsel bir edaylan yaklaşır ve hardal bombasını bırakır.oysa rakun ayıdan bile korkmaz.çapraz sorgu bu olsa gerek.anaonimsel bir kısır döngüde yüzen ve kıyıya çıkamayan ükümetsel yazgılar sezgilerce serbest bırakılır.
karanlık anlatımın işlev bozukluğu renginden bellidir.adı rengin kaçmaz olan bir bayan spiker ise politikacıların gardrobuna tükürür.
geceler çapraz ve geceler ayazdır.heceler hep inancın koynunda geceler.bir gagalama sonucu düşler ırmakta yıkanır,aklanır.zaman saatlerce taktaklanır.kontrole tabii tutulan tüm özgün yaşamların tuvalette sifonu çekmemeye direndiği köşelerde açıklanır.
birileri biryerlerde hep kaşıklanır.yazılar bitmez.eda olur.aydınlık anlatımın fonksiyon bozukluğu ishal olmasından bellidir...