Öküzün rengini dışında, insanın rengini içinde ara. -Mevlânâ |
|
||||||||||
|
Bizler neden hayatımızı büyük bir saygı çerçevesi içine alma çabasına girmiyoruz? Çevremizde gördüklerimiz, bizim hayatımızı bu büyük çerçeve içerisine almaktan alıkoymamalıdır. Her daim bu büyük çerçeve içinde kalınmalıdır.Uzak kalmamamız lazım gelen çok önemli bir konudur saygı çerçevesi içerisine hayatımızı almak. Hayatımızı saygı çerçevesi içine almamamız, büyüklerimizin tabiri ile kantarın topuzunu kaçırmamız demektir. Yani ölçüyü kaçırmamız, hiç kimsenin yanında saygınlığımızın kalmayacağı anlamına gelmektedir.Bu da bizim her daim zararımıza olan önemli bir durumdur.Bizim zararımıza olan her ne varsa, hayatımızdan kalıcı olarak çıkarmamız gerekmektedir Hayatımızın saygı çerçevesinde kalması bizim en önemli düsturumuzdur.Bu düsturu her zaman ön planda tutmamız bizim için büyük önem arz etmektedir.. Değerli okurlarım, hayatımızın saygı çerçevesinde kalması için lazım gelen gayreti göstermemiz gerekmektedir. Kendimizi bu çerçeve içerisine sokmazsak karşımızdaki insanlardan da saygınlık beklemeye hakkımız olmaz. Eğer karşımızdaki insanların bizlere saygılı davranmalarını istiyorsak, bizim de davranışlarımızı saygı beklediğimiz insanların davranışlarına göre ayarlamamız gerekmektedir. Hayatımızı büyük bir öneme sahip olan saygı çerçevesi içerisine almamız lazım gelmektedir. Yukarıda bahsetmiş olduğum kantarın topuzunu kaçırmama gayretine girmemiz, hatta karşımızdakilerin de bu ölçüyü kaçırmamaları için uyarılarda bulunmamız gerekmektedir. Bahsetmekte olduğum uyarılar dikkate alınmadığı zaman ise ortaya hiç de hoş olmayacak sonuçların çıkacağının bilinmesi gerekmektedir. Ortaya çıkmasından zarar göreceğimiz bu sonuçlar, hayatımızın büyük olumsuzlukların içine sürüklenmesine sebep olur. Saygımızı kaybetmeden saygıyı hak etmenin ne kadar büyük bir önem arz ettiğini bilmemiz lazım gelmektedir. Eğer buna kanaat getirmeyip, tek saygılı olunacak kişi siriyetine bürünürsek kaybettiğimiz anımız bu anımızdır. Bizim yapmamız gereken şudur; ilk önce kendi hayatımızı saygı çerçevesine alıp bu çerçeve içerisinde kalabilmektir. Bahsettiğim bu çerçevede kalamamak hayatın gerçekleri ile yüzleşememektir. Bu gerçeklerle yüzleşebilirsek saygınlığın en üst derecesine erişmiş oluruz.Yüzleşmekten korktuğumuz gerçekleri lehimize bir güzellik olarak çevirmemiz ve bu güzellikleri herkesin görebileceği bir hale getirmemiz lazım gelmektedir.Bu güzelliklerin başında ise saygı erdem gelmektedir.Saygınlığa ulaşabilmemiz için saygısızlığı bir tamam elden bırakmamız gerekmektedir. Ben yazımın başından bu yana hayatımızın büyük bir saygı çerçevesine alınması gerektiği konusunda yapmamız gerekenleri anlatma gayretine girdim ve elimden geldiğince bir başarıya ulaşmaya çalışıyorum. Benim bu uğraşım biz insanlığa lazım geleni göstermektir.Bunu da yazımın bir tanesinde bahsettiğim ucuz kahramanlıklarla değil,elime almış olduğum kalemimle yapmaya çalışıyorum. Ucuz kahramanlıklarla hiçbir zaman, hiçbir yerde saygının, saygınlığın elde edilemeyeceği düşüncemi siz değerli okurlarımla paylaşıyorum. Saygı çerçevesinin kaybolması demek başarısızlığa atılan ilk adım demektir.Saygı çerçevesinde kalabilmemizin en önemli şartı yukarıda yazdığım gibi ölçülü davranmak, bizim karşıdan beklemekte olduğumuz saygıyı kusursuz olarak bizim de karşımızdaki insanlara göstermemizdir. Ancak bu vasıta ile beklediğimiz büyük başarıya ulaşmış oluruz. Sonucuna katlanamayacağımız bir hatamızın bizleri nerelere ,nasıl bir şekilde sürükleyeceğini gözümüzde kestirmemiz ve o hatayı yapmamak için uğraşlar vermemiz lazım gelmektedir. Bahsetmekte olduğum hatalardan bir tanesinin de saygısızlık olduğunu bir an bile aklımızdan çıkarmamamız şarttır. Bu şartı yerine getirirsek hayatımızı büyük ölçüde saygı çerçevesi içerisine almış oluruz. Yok, bu şartı yerine getirmez, saygısızlıkların devamını getirirsek ,değil hayatımızı saygı çerçevesine almak, hiçbir zaman adam hesabına bile alınmayız. Bunun büyük sorumlusu da yalnızca kendimiz oluruz. Unutulmaması lazım gelen bir husus da şudur: Hayatımızın saygı çerçevesi içinde kalabilmesi için büyüklerimizin her zaman dile getirmekte olduğu şu sözleri dikkate almalıyız:’ Kendine yapılmasını istemediğin hiçbir şeyi başkalarına da yapma.’ Saygı duyulmak istiyorsan, saygı duymayı bil ;bilmiyorsan öğren .Hayatını bu büyük çerçevenin içerisinde tutabilmek istiyorsan, tek yolu bu bahsedilenlerden geçer. Değerli okurlarım, sizlerden istediğim şudur; sizler de hayatınızı büyük bir saygı çerçevesi içerisinde tutmak istiyorsanız önce karşınızdaki kişilere saygı duyun. Sonra karşınızdakilerin sizlere saygı duymalarını bekleyin. Bu bahsettiklerimi dikkate almazsanız hiçbir zaman hayatınızı saygı duyulan bir insan olarak yaşayamazsınız. Ölçüyü hiçbir zaman kaçırmayalım, kaçırmamamız lazım gelen ölçümüz her daim saygı olsun. Hayatımızın bu yazımın her kelimesinde ele almış olduğum büyük bir saygı çerçevesi içerisinde olması gerektiğini bir an olsun unutmayın. Unutulursa yukarıda bahsetmiş olduğum kantarın topuzu kaçar; sizler ne kadar kovalarsanız kovalayın bir daha kaçan topuzu tutturamazsınız. Onun için diyorum ki; saygısızlığı hayatımızın her zerresinden söküp çıkarmanın yollarında emin adımlarla yürüyelim. Bizler ,saygıdan bihaber olmadığımızı göstererek karşımıza çıkan insanlara saygıda kusur etmeyelim. Karşımızda saygı beklediğimiz insanlardan da saygıyı hak edelim. Saygıdan bihaber olanları da saygı yoluna girmeye davet edelim.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Hüseyin İbiş, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |