1 Eylül 2013 Öz Ayhanlar Çay Bahçesi saat 24

Bekir Özayhan ve Ali kapalý mekanýn karanlýk köþesinde çay içiyorlardý. Bekir özellikle býrakmamýþtý.
-Ali. Kardeþ. Bir ay önce amcam görüþte bir arkadaþýnýn geleceðini yardýmcý olmamý emretti. Amcamýn selamýyla gelen kimseyi geri çevirmem. Akþamýna biri geldi. Amcamýn yanlýþ adamlarla iþi olmaz, gel gör ki normal adamlarla da iþi olmaz. Gelen adam-birkaç kere görmüþlüðüm var- ordudan istifa eden bir hemþerisinin bana geleceðini, iþ ayarlayana kadar yanýmda kalmasýný ve soru sormamamý rica etti. Tamam dedim. Bir aydýr yanýmýzdasýn. Allah biliyor. Senden zarar görmedik. Bilakis çok faydaný gördük. Bu gün bana 5000 dolar getirip diyorsun ki: Hediyem olsun, hediye kabul etmem dersen borç, o da olmaz dersen ortaklýk payý olsun. Bizim âlem de meraklý olmak iyi deðildir. Sen kimsin Ali, bu para neyin nesi?
-Ordu’dan seni biz atmayalým sen istifa et dediler üniformamý çýkardým Bekir. Disiplin soruþturmasýnda sivillere orantýsýz güç kullandýðým kanaatine varýldý. Bu iþleri bilirsin. Güvenlik için kimlik deðiþtirme falan. Ýþ bulmak için Ýstanbul’a geldim. Sana minnet borcumu ödeyemem Bekir. Delikanlý adamsýn. Paraya gelince, bu gün Karaþahin Holding’de iþe baþladým. Mülakat diye çaðýrdýlar. Bildiðin sokak dövüþü yaptýk. Kazandým. Helin Karaþahin benim üstüme oynadý. Kazandýðý parayý bölüþtük. Sana verdiðim para kazandýðým para. Sözümün ardýndayým. Ýster hediye, ister baðýþ ister ortaklýk, nasýl istersen. Ýstemezsen parayý geri almam bilesin. Tuðrul Ercan’ý tanýr mýsýn?
-Biraz. Yasa dýþý dövüþ organize eden paragözün biri diye biliyorum. Ne iþ? Parana çöktüyse...
-Yok Bekir. Bugün kaybetti.
-Tuðrul para kaybettiyse dikkatli ol derim Ali. Ev kuracaksýn, sana lazým olan parayý bana neden verdiðini merak ettim.
-Bana yardým ettin Bekir. Þirketten avans verecekler zaten. Rýzalý paradýr sýkýntý etme.







Suphi Tekin’in Ofisi

     Köprü altlarýnda geçen kötü bir çocukluk ve gençliðin ardýndan “sektörün” zirvesine çýkan “Bijon” Suphi Tekin yakýn adamý Piç Rýza’nýn geldiðini görünce tahsilat defterini kapattý.
-Gel Rýza. Ne var?
-Aydýn Bey aradý aðabey.
-Aydýn Bey kim Rýza?
-Beyefendi dediðin adamýn yardýmcýsý aðabey. Kravatlý mafya diyorsun ya.
-Ne diyor?
-Baðýþlarý artýk sen götürmeyecekmiþsin, kendileri gelip alacaklarmýþ.
-Caner niye su koy vermiþ ki lan?
-Bilmiyorum aðabey sadece minibüsün plakasýný verdi.
-Allah Allah! Durduk yerde al baþýna dert. Caner baþýmýza iþ açmasýn lan!
-Caner kim aðabey? Bir halt edemez.
-Öyle deme Rýza. Bizi himaye edenler Caner’in adamlarý. Yoksa oðlunun yediði haltlarý mý duydu bu adam?
-Duysa ne olacak aðabey? Bizimle ne alakasý var? Caner oðluna sahip çýksýn.
-Bir Caner’e bak bir oðluna. Düþman baþýna. Oðlan her türlü pis iþe gözü kapalý atlýyor adam beþ vakit namazýnda. Caner oðlunu bizim azdýrdýðýmýzý düþünmesin de.