Sıra dışı bir vali…

“Sıra dışı bir vali” şeklinde bir cümleyle başlasam yazıma sizde nasıl bir çağrışım yapar?
Eminim çoğunuzda; Ayşe Kulin’in yazdığı “Köprü” romanını çağrıştırır…
Veya Kulin’nin romanından, Ahmet Yurdakul’un senaryolaştırdığı Köprü filmini
Yani 2003 yılında geçirdiği şaibeli bir trafik kazasında hayatını kaybeden Vali Recep Yazıcıoğlu’nu…
Ama ben, başka bir validen bahsedeceğim…
“Köprü”deki validen de sıra dışı bir valiyi yazmak istiyorum bu günkü yazımda…
Yazsam/yazabilsem öyle seveceksiniz ki…
Tıpkı “Köprü” deki “Vali”ye hayran kaldığınız gibi…
Çünkü ben bilirim içinizi…
Siz “ben” ben, “siz”im de ondan bilirim sizi.
Yani hepimiz Türkiye’yiz/Anadolu’yuz…
Biz ki; bu güne kadar, sokakta gezerken etrafına selam veren valilerle karşılaşmamıştık.
Biz ki; bir kunduracı dükkânına dalıp saatlerce esnafla sohbet eden valileri duymamıştık.
Biz ki; bu güne kadar halktan biri gibi halkın arasına karışıp, gezen, gören, dinleyen ve paylaşan valileri görmedik.
Çünkü biz, “Vali” denilince, kapalı kapılar ardındaki devletin soğuk yüz-ü, çatık kaş-ı ile aklımıza geldi hep.
Ama ben size; kapılarını ardına kadar halka açan, farklı bir validen bahsetmek istedim…
“91.000 Dev Öğrenci Projesi” ile isminden bahsettirdi…
Bu proje, başta “Önemsiz ve basit” gibi geldi bize.
Kimi; “Böyle proje mi olurmuş” dedi, kimisi de “Öğrencilere dilencilik yaptırıyorlar” şeklinde eleştirilere kadar götürdü işi…
Ama o yılmadı…
Kararlıydı, kararından taviz vermedi…
Adını Malatya il merkezindeki öğrenci sayısından alarak çalışmalarına tam hız devam etti…

Ve proje kapsamında gerçekleştirilen yüzlerce faaliyet sonunda elde edilen kaynaklarla Malatya’mıza; “91.000 Dev Öğrenci İlköğretim Okulu, Öğretmenler İlköğretim Okulu, Polis Amca İlköğretim Okulu... gibi 3 ilköğretim okulu ve “Beyaz Birlik Anaokulu” ile “Kamu Görevlileri Anaokulu.” nu kazandırdı…
Ben burada size “91.000 Dev Öğrenci Projesi” kapsamında yapılan çalışmaları uzun uzun anlatacak değilim çünkü yazmakla buraya sığmayacak kadar uzun bir proje bu…
Kaldı ki, “91.000 Dev Öğrenci Projesi” si, Sayın Vali’nin sadece bir -ana- projesi…
Hani geçtiğimiz günlerde Amerika Birleşik Devleti Başkanı Barack Hüseyin Obama Türkiye gelmişti ya…
Ziyareti sırasında, bir toplantısında kayısıdan bahsedince...
Bir dünya liderinin –sevsek de sevmesek de- kayısıdan bahsedince/söz konusu kayısı olunca bizim Vali durur mu?
Sayın Vali, fırsattan istifade; bizim “günkurusu” kayısının ismini “Apricobama” koydu…
Hani günkurusu kaysının teni de Obama’nın ki gibi kavruk ya…
Sayın Vali, Malatya kayısısının tanıtımı için elinde gelen her imkânı değerlendiriyor…
Mesela, “2009 Eurovision Şarkı Yarışması” na bile kayısı gönderiyor.
Uluslararası tanıtım amaçlıyla dağıtılacak olan bu kayısıların bir kısmını Malatyalı kayısıcılar tarafından karşılanamaz mıydı?
Ama kayısıcılarımız buna bile duyarsız kaldılar…
Bilmem yanlış mı düşündüm…
Sürç-ü lisan ettiysek bu konuda; Sayın Valim H. İbrahim Daşöz’ün şairane yüreğiyle affola…