İnsandaki gerçek güzelliği ancak yaşlandıkça görebilirsiniz. -Anouk Aimee |
|
||||||||||
|
04.09.2010 tarihinde Malatya'da Sümer Parkı’ında/Abdullah Gül Parkı’nda yapılan “Orduzu Gecesi”ne katılmadım ama “Vtv” de izledim. Orduzu’yu seven birisi olarak Orduzu Gecesi ne katılmadım çünkü davet edilmemiştim birçok Orduzuluların davet edilmediği gibi… Bilindiği gibi; Malatya Belediyesi Kültür A.Ş. tarafından, 2010 yılı Ramazan etkinlikleri çerçevesinde “Aspuzu’da Ramazan Geceleri” adı altında her akşam Abdullah Gül Parkı'nda değişik programlar yapılmakta olup, Malatya’da uyduda yayın yapmakta olan “Vtv” sayesinde de tüm dünyaya izletilmektedir. “Orduzu Gecesi” programını Orduzu’da olduğu halde yerinde değil de, televizyonda izlemek nasıl bir duyguysa bir Orduzu’lu için ben de öyle bir duygu ile izledim Orduzu Gecesi’ni. Programı; Orduzu Belediyesi mi, Malatya Belediyesi Kültür A.Ş Genel Müdürü Sayın Murat Nalçacı mı düzenledi, bilemiyorum. Kim düzenlemişse sağ olsun var olsun, baş tacıdır… Hem önemli olan programın kimin tarafından düzenlediği değil, önemli olan (söz konusu Orduzu olunca…) programın niteliği ve niceliğidir… Program nasıl mıydı? Otobüste -hasbel kader- gördüğüm afiş dışında “Orduzu Gecesi” programı Orduzu’lulara duyuruldu mu? Duyurulduysa; halkın rahat gidip gelmesi için araç tahsis edildi mi? “Aspuzu’da Ramazan Geceleri”nde programı izleyenler Orduzulular mıydı yoksa o mekanın potansiyel izleyicileri mi? “Orduzu Gecesi” derken amaç Orduzu’yu tanımak ve tanıtmak mıydı yoksa “Aspuzu’da Ramazan Geceleri”nde bir boşluğu doldurmak mı? “Orduzu Gecesi”nde çiğköfte mi ikram edilmeliydi, yoksa Orduzu’yı temsil eden bir içecek- yiyecek mi? Konuşmalara gelince… Sahneye çıkan konuşmacılarımız –Abdulkadir Artan da dâhil- sesini yükseltip bağırarak mı konuşmalıydı? Kur’an-ı Kerimi tilavet eden hoca efendi Orduzu’da bir camide imam olabilirdi lakin Orduzu’da Kur’an okuyup sesi ve kıraati daha düzgün hocalar dururken… Vaaz-u nasihat eden diğer hoca efendi; dersine çalışmadığı halde (çaktırmadan) önündeki defterden kopya çeken hantal bir öğrencinin ders anlattığı gibi önündeki metine bağlı kalarak konuşacağına irticalen konuşsaydı… Orduzu’nun yerli ses sanatçısı Hüseyin Kurtoğlu ve ekibinin performansı bu muydu? Sahnede oynayanlar, halay çekenler (iki kişi hariç) kolbastı mı oynuyorlardı, Orduzu halk oyununu mu? Sonra o kızlar/bayanlar da nerden çıktı? (Orduzu kültüründe bu var mı?) Hâsılı kelam; Orduzu Gecesi’nde Orduzu ne kadar vardı? Orduzu Gecesi’nde Orduzu ne kadar konuşuldu, tanıtıldı? Öve öve yüklere sığdıramadığımız, tarihçimiz Abdulkadir Artan beyefendiye ne demeli? Haydi; yetersiz organizasyon dolayısıyla her şey acemice ve gülünç oldu, ilahi Abdulkadir hocam sana ne oldu o gece? Mademki; Orduzu demek Malatya demektir. Mademki; Malatya’da her şeyin ilki (kayısıyı kükürtleyen islimler bile) Orduz’da başlarmış… Bir tarihçinin Orduzu ile ilgili söylenecek sözün hepsi o muydu? Orduzu Çarşıbaşı’ndaki tarihi çınar; Battalgazi’nin bastonu, öyle mi? Sizin söylediğiniz bu cümlenin aynısını, gelecek kuşaklara aktarsam, tarih adına iyilik mi yapmış oluyorum? “Orduzu Gcesi”nde tüm bu olup bitenlere rağmen elbette ki iyi şeyler de vardı… “Orduzu Gcesi”nde; Malatya Belediyesi Kültür Sanat Etkinlikleri ve Fuarcılık Hizmetleri Tic. A.Ş. - Mehteran Takımının gösterisi harikuladeydi… Tarihçi Abdulkadir Artan (Battalgazi bastonu mevzuu hariç) Orduzu tarihçesi ile ilgili çok güzel şeyler konuştu. Sayın Başkan Cumali Ekin (bağırarak konuştuğunu görmemezlikten gelirsek) bu güne kadar en güzel konuşmalarından birini yaptı. Sonra gecenin protokolünde (MÜSİAD Şube Başkanı Namık Şahin, Hanımınçiftliği Belediye Başkanı Abdulvahap Şerefhanlı… gibi ) isimlerin olması onur verici… Diyeceksiniz ki (muhtemelen diyorsunuz da) daha nasıl olmalıydı? Çiğköfte yerine, katılımcılara; klasik eşek arabası yükü ile bekletilen Orduzu’nun meşhur lahanaları mı ikram edilmeliydi? Yoook… O halde? Orduzu Gecesi’nde; her ne kadar Orduzu’yu yansıtacak kayda değer bir şey verilmemişse bile “Aspuzu’da Ramazan Geceleri”nde bizim de bir gecemiz oldu. Her ne kadar davet edilmemişsek de, gitmemişsek de bir gecemiz oldu… Aslında Orduzu Gecesi’nde her şey mükemmeldi. Benimkisi sırf patavatsızlık…
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Şevket Başıbüyük, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |