• ÝzEdebiyat > Deneme > Yaþam |
1701
|
|
|
|
Kütahya Altýntaþ ilçesi baþbakaný ( þu an sað deðil ) Allah cc rahmet eylesin. |
|
1702
|
|
|
|
Ýnsan, psikolojisi gereði hayatýnýn hep tek düze olmasýný yani hep iyi ve olumlu geçmesi hayali ve
beklentisi içindedir. Ýnsan genelde mutsuzluðu, stresi, bulanýmý, sýkýntýlarý ve sorunlarý kendine
yakýþtýramaz. Özellikle bunlarla mücadelle karþýsýnda insanlarýn yaþadýðý yetersizlik duygusu, insanýn
en zayýf ve acýnacak halini ortaya çýkarýr. Bu da insanýn kendisine olan güvenini sarsarak, insaný
çaresiz duruma düþürür. Halbuki hayatýn iki yönünü görmesi gereken insan, nedense hayata tek yönlü
bakmayý alýþkanlýk haline getirir. |
|
1703
|
|
|
|
Geçenlerde siyasetin nabzýnýn attýðý yerde, Türkiye’nin ikinci büyük þehrinde, bozkýrýn ortasýndaki cennette, yani Ankara’daydým. Ankara; yetiþme çaðýndaki genç bir kýz misali ne kadar da büyümüþ, geliþmiþ, serpilmiþ... 13 Ekim 1923’te baþkent olan Ankara’nýn o zamanki nüfusu yirmi bin civarýndaydý. Bugün bir metropol haline gelen Ankara, o zamanlar adeta bir Orta Anadolu kasabasý görünümündeydi. Günümüz Ankara’sýnýn nüfusu dört milyon sýnýrýný zorlamaktadýr. Dünden bugünü büyük bir hýzla geliþen Türkiye’nin baþþehri Ankara, bozkýrýn ortasýnda bir güneþ misali karanlýklarý aydýnlatmaktadýr. Artýk Ankara bir hüzün kenti deðil, bir sürur ve gurur kentidir. Bu güzel baþkent, geleneksel ve modern çizgileri taþýyan birbirinden güzel yapýlarýyla baþkent olmanýn onurunu iliklerine kadar hissettirmektedir.
|
|
1704
|
|
|
|
Bir yýl daha bitiyor. Hayat yolculuðumuza bir yýl eksik olarak devam ediyoruz. Geriye dönüp baktýðýmýzda bizde çýkan koku gül kokusu mu insanlarý mutlu eden, yoksa bir hiç mi?...
Çýktýðýmýz her basamakta öðreneceðimiz çok þey var, gönüllerini kazanacaðýmýz bir çok insan..
|
|
1705
|
|
|
|
Amasra... Bir balýk lokantasýndayýz.Babama sarýlmýþým, tüm þýmarýklýðýmla ve hiç büyümemiþliðimle.Yüzümün hüznünü bir tek ben anlýyorum bakýnca resme.... |
|
1706
|
|
|
|
Ýþte hayat sen;senaryosu drama olan tek perdelik bir oyunsun... |
|
1707
|
|
|
|
Her þeyin bir sonu vardýr bilirim ama unuttuðumdan deðil de, baþýný özene özene yazdýðým hayallerimin gelememiþ bir türlü nihayetleri. Ýllaki bulacaksam bir yerlerde kabahat, ezeli olduðunu bildiðim ebedi olmamasý için dua ettiðim þanssýzlýktandýr. |
|
1708
|
|
|
|
''Karþýlýðýný veremeyecek birine bir iyilik yapmadýkça, mükemmel bir gün geçirmiþ sayýlmazsýn''
(JOHN WOODEN)
|
|
1709
|
|
|
|
Geliþen olaylar karþýsýnda bazen nefesimin daraldýðýný hissediyordum.
Kimseye söyleyemezdim.
Bunu sýzýsýyla sýkýca yaþamaya çalýþýyordum. |
|
1710
|
|
|
|
Sabahýn ayazýnda üþüyor ellerim, buz kesmiþ yýrtýk ayakkabýlarýmýn deliklerinden fýrlayan parmaklarým… Güneþ bulutlarýn arasýndan kýsýk aydýnlýðýný gösterse de deðmiyor zamana yenilen ve zamanla ezilen bedenime sýcaklýðý… Güneþ aydýnlatamýyor biriken karanlýklarýmý. Ben gözlerimi dünyaya açalý beri gönül heybemde karanlýklar biriktiriyorum. Bu benim tercihim olmasa da hayattan payýma düþen karanlýklardan gayrisi deðil.
|
|
1711
|
|
|
|
Sevgi, onur gibi kavramlar insaný kendisi yapar, bu kavramlar yitince "kendisi" kalýr mý? |
|
1712
|
|
|
|
"Birkaç yýl önce, Babalar günü ile ilgili hiç bir þey okumama kararý almýþken; bugün elimden geldiðince hiç bir babalar günü yazýsýný okumadým.
Gel gör ki; gazeteler, internet, çeþitli internet paylaþým siteleri, buna engel oluyor. " |
|
1713
|
|
|
|
Düþünceler gizli kapýlarýmý çalýyor birer birer. Ama her kapýya cevap olarak içerde oturan BELÝRSÝZ bakýyor... |
|
1714
|
|
|
|
iftarlar vardýr ramazaný ramazan yapan...iþte onlarý anlattým arkadþlar arasýnda.... |
|
1715
|
|
|
|
Þu an hayattayýz belki ama yarýn, haftaya, önümüzdeki yýl bu dünyada olup olmayacaðýmýzý asla bilemeyiz. Ýþte bu nedenle, hayata hep yi tarafýndan bakmalý, |
|
1716
|
|
|
|
Birini sevmek zalimce bir þeydir. Tutkudan gözünüzü kör eden o vahþi duyguya elinizi verip de nasýl bir bedenmiþ gibi kalabilirsiniz. Artýk bir suret olmak ya da zalimlerden zalim olmaktýr elinizdeki, ne elinizdekiyle mutlu olacaksýnýzdýr, ne elde edemediklerinizle.
|
|
1717
|
|
|
|
Say ki öyle! O zaman al bu sohbetleri sayfana ve iþle hayat sayfalarýnýn herbirinin sonuna…Ya da sen bilirsin kalsýn, kitaba baþlandýðýnda unutulmak üzere arka kapakta… |
|
1718
|
|
|
|
Düþlerimizi süsleyen dünyanýn gerçek yüzüyle karþýlaþtýktan sonra gelen hayal kýrýklýðý... |
|
1719
|
|
|
|
Ýnsanýn gülen ve sinirli hallerine dair |
|
1720
|
|
|
|
Ruhum gene bir iç çekiþte, aklým anlama yarýþýnda, bedenim kalbimi yaþatma savaþýnda... |
|