Düşler ve Düşüşler...
Demlenmiş duygularım, belki yine uyanırım... Çakılırım en derin boşluğuma, belkide acı tebessümle aynada suretimi izlerken yine yanılırım.
Uyu...
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
Demlenmiş duygularım, belki yine uyanırım... Çakılırım en derin boşluğuma, belkide acı tebessümle aynada suretimi izlerken yine yanılırım.
Uyu...
Her insanda yeni bir aşka mı başlıyorsunuz, yoksa öyle olduğunu mu sanıyorsunuz? (Banu'ya...)
günlük tarzında aklıma gelen iç seslere anlık verilen cevaplar. Bir direniş yazısı bence bu.
Durup durup ellerin vuruyor bugün aklıma. Bembeyaz, bakımlı ellerin.. tombul beyaz bileklerin.. ve o kokun.. göğsüne yattığımda, bana tüm dünyayı unutturan kokun.. Sen benim kokumu unuttun mu?
Sen kendi dünyasında Aşk’a aşık, aşkı tek bir şeyde değil her yerde her şeyde arayan deli bir adam. Ben aşkı sen de bulduğunu sanan kör bir aşık.
Yaşam böyle mi gerçekten? Yani gerçeklerle yaşayamayanların sığındığı
yer gölgeler dünyası mı? Asıllarının sürekli dinlendiği, gölgelerin ise hep çabaladığı bir dünya...
ne zaman yaşanır ki bunca sevda...
hangi emeğin karşılığı,hangi hüzünlü baharı ardında kalan...
hangimiz sevmediyse,okumasın!!!
şimdi bir başlangıcımız oldu..oturduk sahil kenarına açtık kalpçiklerimizi domates yiyoruz balıklardan damarımıza damarımıza!
İçimde bir bahar ötesi hüzün
Mecnun’a Leyla’dan haber mi bilmem
Hangi gurbet sende bu hangi yüzün?
Meryemce düşlerin hazan mı bilmem
Eskiden,çok eskiden kızıl güller açarmış her yerde.Uçsuz bucaksız ovaların,gökyüzüne uzanan kibirli dağların en güzel süsüymüş güzeller güzeli kırmızı güller.
Uzun ve zorlu bir ayrılıktan sonra gelmişti eve. Yokluğu öyle oturmuştu ki içime, ona dokunduğuma, yanımda olduğuna inanamıyordum.
Yazın bu sıcak günlerinde yürüyen adam, onu bir yağmur gibi beklediğini anlatır.
Cılız bir kalbi yaşıyorsam ve onu dünyaya emanet ediyorsam bana borçlu olan çok hayat var.
Ayaklar iğrençtir aslında bazı zamanlarda. İnsanı hatalara götüren, akılsız başın derdini çeken et yığını ucu bir beşlik edilmiş ama değeri yerine göre bin beşlik eden ayaklar. Ayrılık zamanlarında insanları taşıyan, o anda bir kere olsun yolunu şaşırmayan, o anda dünyanın en gereksiz beden uzuvlarından biridir işte.
Selim İleri