Öykü > Beklenmedik

olumsuz

Yaşlı Teyze!

Çok yoğun geçen bir gündü, bu bakımdan oldukça yorulmuştum, büroda işler yoğun olduğu için, eve saat 20.30 civarında gitmeye karar vermiştim.
Motoruma binerek, Erkilet bulvarından ilerliyordum,Sümer bez fabrikasını henüz geçmiştim, önümde beyaz renkli, fort marka bir otomobil ilerliyordu.

olumlu

Mor Menekşe

Ali, koşuyordu, hiç durmadan, ardına bakmadan. Nefes nefese kalmıştı , ama; durup dinlenecek zamanı yoktu.

olumlu

Umut ve Çocuk…

Çocuk sanki bir iskelenin tam ortasında bekliyordu.
Yere düşmüş başını kaldırıp doğruldu.
“Yaşamak çok güzel” dedi içinden...

üzgün

Gel Kendini Özletmeden

bazen tercihlerimizi kendimiz yapamayız.verdiğimiz kararları kendimiz verdik desekte çoğu zaman etrafımızdaki insanlardan etkileniriz; yada tamamen başkalarının karalarıyla hareket ederiz

nostaljik

Sultana Özür

O gün günlerden siyahtı. O gün yas günüydü. O gün ağıt günüydü. Ağıtların yakılması için sultanın bir emrini bekliyordu cellatlar. Yüzü gözükmeyen mahkumun kafasıyla gövdesini bir birinden ayırmak için sadece sultanın gözlerinin birkaç saniye kapanmasını bekliyordu cellatlar. Sultan nemli gözleriyle , buğulu bakışlarıyla mahkuma bakıyordu. Her zaman iki

üzgün

Bir Altın Halka Yarası

Parmağımdan çıktığında bu kadar kanatacağını bilmezdim bir altın halkanın.Yüzük izi gibi duruyor şimdi ince,beyaz parmağımdaki yara kabuğu...

olumsuz

Gonca Bir Güldü

Üç Numaralı odada balını yapmaya çalışan arı gibi çalışıyordu genç kadın. Ceyda diyorlardı ona. Henüz yirmi yaşlarındaydı. Servi boylu, ince belli, uzun kumral saçlı, ela gözlü bir afet. Kaşları yay, kirpikleri sanki bir ok. O servi boylu vücuttaki ince belin altında dolgun bir kalça, üstünde ise diri ve

karamsar

'' Zatenyoktu '' Laştırılan Adam

‘’ Hiçbir surat bunca mutsuz görünemez… ’’ diye düşündü; kalın kaşları düşmüş, birbirine yaklaşmış, arada boşluk kalmamış, iki koyu çizgi burun başlangıcına kadar uzanmıştı.

olumlu

Deniz ve Ben!

Akşam dükkânı kapatmıştık, herhangi bir mağazaya giderek Mehmet’e takım elbise alacaktık, birkaç yere baktık, sonunda bir yerden, beyaza yakın olan bir renk beğenerek, pantolonun hazır hale gelmesini bekledik ve nihayet aldık.

üzgün

Tek Çare

Gülbahar, yuvasından yavrusunu kaptırmış kuş gibi, çaresiz dönüp durdu eşinin başında. Aklına birden kayın validesiyle kayın babası düştü. Gecenin bu ileri saatinde -henüz üstünden çıkarmadığı-gelinliğiyle, kayın babasının yanına gitmek için hızla evden çıktı. Kocasını o halde tek başına bırakarak.

Başa Dön