Varlık - 3
Hayat çift taraflı madeni para gibi. Bir tarafında değeri yazıyor, diğer tarafının ise değeri ölçülemiyor. Fiyatı bilinenlerin öyküsü. Rahatlık içinde yetişip, hayatı tanıyamayanların.
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
Hayat çift taraflı madeni para gibi. Bir tarafında değeri yazıyor, diğer tarafının ise değeri ölçülemiyor. Fiyatı bilinenlerin öyküsü. Rahatlık içinde yetişip, hayatı tanıyamayanların.
"Biz, koşu bittikten sonra da koşan atlarız..."
Sezai Karakoç
Bende “Sıhhatler olsun” derdim. “Sağ ol delikanlı” der demez elini cebine atar bir on kuruşu elime sıkıştırırdı...
Bir tesadüf değildi aslında onunla tanışmak. İnternette dolaşırken bir sitede yazdıklarını okurken keşfetmiştim onu. Yazdıkları karma karışık, okuyanın zihninde bir sürü soru işareti bırakan, her ne kadar anlamlı olsada sanki yazının içinde şifrelenmiş bir şeyler var gibiydi. Yazdığı diğer yazılarıda inceledikçe farkına vardım ki bu bir dünyalı olamazdı
Kendisi bilmediği bir yolun yolcusu olmuştu..
-Ya neydi o kar tatilleri ilkokulda, özledim ya. Ve Salih ekledi,
\-
-Baksana Ayşe daha Ahmet ilkokuldan çıkamamış, kar tatili istiyor
Gözlerimi açtığımda hastanedeydik. Baş ucumda canım annem, eşim, ablam ve eşi vardı.,.
Hayalindeki ateşi söndürürken, öbür ateşin, somut, gerçek ateşin yayılıp genişlediğini,
brr, brrr diye sesler çıkaran kedinin, ölü yavrusunu kaptığı gibi,
aralık duran kapıya doğru fırladığını görmedi.
Robert Sabatier / İsveç Kibritleri
Yıllar önce Turna denilen bir kent vardı. Bu kent ilime bilime öyle önem vermişler ki,astroloji,tıp,botanik vb bilimlerde çok ileri gitmişlerdi. Bu şehir kültür ve ticaret şehriydi. Ve sık sık savaşlar oluyor karışıklar çıkıyordu. Yine bir kış günù büyük bir orduyla gelerek Timur devleti taş üstünde taş,baş üstünde baş
Annesi sürekli "kurtulacaksın" diyordu.
Bir süre sonra annesini de duyamaz oldu.
Çok küçüktü o zaman anlamadı.
Kurtuldu.
Büyüdü, büyüdükçe anladı.
Ü… Duygusal bir kızdı, hassas ve kırılgandı, kimseye kötü bir söz söylemez, söylenen yerden de uzaklaşırdı. Yumuşak, nazik davranışlarıyla herkese kendini sevdirmişti. Çok anlayışlıydı. Onun gülümsemesine herkes hayrandı. Çünkü gülümsediği zaman oradan kötü olan her şey uzaklaşıyordu. Bir huzur basıyordu her yeri…
'' bulutsuz bir dipte susuyorum denizin köşe başlarını''