İçinden Çocukluk Yaralarının Geçtiği Birkaç Otobüs Durağı Tanıyorum.
Tanrım, annem bu akşam beni okuldan almaya lütfen gelmesin dedirten öylesi zamanlar işte
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
Tanrım, annem bu akşam beni okuldan almaya lütfen gelmesin dedirten öylesi zamanlar işte
Karargah çadırının içinde, sabırsızlık hakimdi. Askeri yetkililerin dışında, siyasi yetkililer ve hukuk temsilcileri de bulunmaktaydı...
Hastane binalarının karanlık koridorları el ele uzanmış mezar taşlarını andırıyordu. Küçücük bedenlere gizlenmiş hastalıklar o koridora girince kafese tıkılmış bir maymunmuşçasına ürkek ve kararsız davranıyordu. Aylarca orada yaşamak zorunda kalan çaresiz çocuklar adeta güneş görmemiş meyveler gibi eksik ve yaralı olarak olgunlaşmak zorunda kalıyordu.
Serkan Karaismailoğlu
İlkokul iki veya üçüncü sınıftaydım. Okumayı öğrenmiştim. İlk heveslerimden biri, her çocuk gibi resimli kovboy kitapları okumaktı.
Bekle deseydim bekleyecekmiydin sanki?
Bekle demedinki bekleyeyim seni.
Beklemeyeceğini bile bile neden bekle diyeyim ki sana?
Nerden biliyorsun ki beklemeyeceğimi?
Ne zaman bekle dediğim de bekledinki?
Kadın artık göz yaşlarına hakim olamıyordu…
Ü… Duygusal bir kızdı, hassas ve kırılgandı, kimseye kötü bir söz söylemez, söylenen yerden de uzaklaşırdı. Yumuşak, nazik davranışlarıyla herkese kendini sevdirmişti. Çok anlayışlıydı. Onun gülümsemesine herkes hayrandı. Çünkü gülümsediği zaman oradan kötü olan her şey uzaklaşıyordu. Bir huzur basıyordu her yeri…
Annesi sürekli "kurtulacaksın" diyordu.
Bir süre sonra annesini de duyamaz oldu.
Çok küçüktü o zaman anlamadı.
Kurtuldu.
Büyüdü, büyüdükçe anladı.
Sonbahar rüzgârları başladığında annesinin sıcak nefesini hissetmek, ona sokulmak mutlu ederdi genç kızı, içi ürpererek daha bir sokulurdu annesine.
Ne güneşin doğuşunu görebilmişti nede yatağında huzurlu bir uyku uyuyabilmişti, öylece kalakalmıştı pencerede, yalnız yapayalnız, yorgun, çaresiz, uykusuz, mutsuz, huzursuz ama rüyalar aleminde düşler perisiyle birlikte en güzel rüyaları görecekti belkide
“Bayıldımdı ! Annem üstelemeseydi yanına gelmeyecektim bile.”
“Beni gönderen de babam. ‘Arkadaş arkadaş diyordun , haydi git bakalım,’ dedi.”
Hiç bu hayatta boğulduğunuzu hissettiniz mi? Çevrenizden, insanlardan hatta bu dünyadan tamamen kurtulmak? Belki de sadece özgür olmak? Hikayemizde bütün bu hisler arasında kurtulmak için çırpınan Bayan Hiç kimse bir gün gizemli bir tabloya giriyor ve hayatını değiştiriyor.
Füruzan