• ÝzEdebiyat > Öykü > Aný |
301
|
|
|
|
Tüm saçlarýmý kaybetmiþim gibi. Aniden kel olmuþum gibi. Tüm çocukluðum sýfýra vurulmuþ gibi... Aðlýyordum.
|
|
302
|
|
|
|
"ve seni görüyorum yine
yumuþuyor adiliðin ve uçmazlýðýn ben bakýnca,
yumuþuyor insana uyuþmazlýðým sert kayada ,
... |
|
303
|
|
|
|
"Býrak Þenol be þu hikayeyi, masalý. Bize askerlik anýlarýný anlat. Nerede yapmýþtýn askerliði, Erzurum da deðil mi?" diye sorunca þok olmuþtum."Hayrola beyler canýnýz sýkýldý herhalde" diye sordum. Balýkçý Ýrfan dayanamadý."Ya Þenol yanlýþ anlama bizi. Diyorum ki kitap falan bastýrsana, yani bizim aramýzda meþhur olamazsýn öyle deðil mi? Vallahi bize artýk gýna geldi. Seni kýrmamak için aylardýr dinliyoruz numarasýna yattýk hala farkýnda deðil misin? Yeter ama acý bize!" dediðinde aklým baþýma geldi.
|
|
304
|
|
|
|
Singapur'dan Kuala Lumpur'a bir tren yolculuðunda... |
|
305
|
|
|
|
O köyü sevdim
Ve der ki dilimin ünlü ozaný
Parmak üzümü tadýnda þiirlerin yazaný
Cahit Külebi:
"Orda, derenin içinde
Ýki üç akçakavak
Tekerler döner, baþým döner
Kavaklar yeþeriyor, dön geri bak"
|
|
306
|
|
|
|
aat 10.00'a kadar gelen giden olmadý. 10.00'u biraz geçe kapýda görevli bir genç belirdi. "1 Numara!" diye baðýrdý. Ve "Benim" diyen kiþiyi kapýnýn önünde beklemeye aldý. 5-10 dakika sonra doktor geldi. Saat tam 10.15. Sakin bir þekilde sýramýzýn gelmesini bekledik. |
|
307
|
|
|
|
Hukukta hukuksuzluðu savunanlara, adalet yuvalarýnda adaletsizliðin tarafýnda olanlara sitemdir. |
|
308
|
|
|
|
Bol yýldýzlý bir yayla gecesi, taþlarýn arasýna çamur konularak yapýlan binalar... Bizimkisi yöresel faþizim oldu bazý yerlerde özelikle kuzeyde karadeniz kýyýlarýnda kütükleri üst üste koymak suretiyle yapýlýr evler.
|
|
309
|
|
|
|
Onlarýn arasýndan, kendimize yýldýz seçip, her akþam ayný yapraklarýn arasýndan yýldýzýmýzýn bize görünmesini beklerdik. Gelmeyince ya da gecikince "baþka yapraklarýn arkasýna mý saklandýlar acaba" diyerek, bu kez, onlarý biz aramaya çýkardýk bakýþlarýmýzla...
|
|
310
|
|
|
|
Gözlerine hayret ediyorum, canlý ama mat, koyu bir sarý ile kahverengi arasý... Alýþýlmadýk, simetrik üçgen bir yüzün ortasýnda uysal uysal bakýyorlar. |
|
311
|
|
|
|
El eleydik birlikte olduðumuz her dakika da, her saniye de… Birbirimize dokunmak nefes almak gibi gerekliydi, zorunluydu adeta bizim için, hayat buluyorduk birbirimizin gözlerine derinlemesine bakmaktan, doyulmaz bir haz alýyorduk dudak dudaða konuþmaktan… Aþk-sevgi denilen þeyin ta kendisiydi yaþadýðýmýz, hem de görenleri kýskandýran, nazarlara davetiye çýkaran türden bir sevgi ve aþktý… Ben bazen bundan endiþelenir ve sana söylerdim, sen de bana aklýna getirme getirirsen baþýna gelir derdin, haklýsýn derdim ve getirmemeye çalýþýrdým, sonra bu endiþemi unutur yeniden kaybolurdum mutluluðun kollarýnda seninle…
|
|
312
|
|
|
|
Genç kadýnýn bir suçlu gibi piþmanlýk içersindeki bu ruhsal görüntüsü karþýsýnda bende meraklanmýþtým. Yine de onu teselli etme gereðini duyumsadým: |
|
313
|
|
|
|
Bir iþ dönüþüydü…
Güneþ Sarayburnu’na doðru uzanmýþ, havayý hafiften kýzýl rengine boyamýþtý. Beþiktaþ’tan taþýnýp Cihangir’in o sokaðýna alýþmaya çalýþtýðýmýz günlerden biriydi. Dar ve dip dibe eski Rum evleri sokaða tarihten kalmýþ görüntüsü çiziyordu.
|
|
314
|
|
|
|
Bardan grup halinde çýktýk. Tolga,Tanz,Buket,Öztürk,Ülkü,Pelin…vs.Yolda yürürken hafif yalpalýyor,sonra tekrar dengemi saðlýyordum.Uykumu yenmiþtim.Bara girdik ve içerisi çok kalabalýktý.Kapalý bir mekan deðildi allahtan.Havuz kenarýndaydý herkes.Kendime fazla güvenemediðimden havuzdan uzak durdum.Bara doðru seyirttim ve bir soðuk bira istedim.
Sonra kenarda bir yerlerde durup dans edenleri izledim çakýrkeyf gözlerle.Buket sokuldu yanýma…Tuvaleti gözüme daha hoþ gözüktü.Neden olmasýn ki dedim kendi kendime.Neden?
|
|
315
|
|
|
|
Kurban bayramý gelmekteydi. Komþularýmýz aldýklarý kurbanlýklarýn sýrtlarýný ve alýnlarýný kýnalamýþlar bahçelerinde, sokakta dolaþtýrýrken biz iki kardeþ onlara gipta ile bakýyorduk.
Aklýmýzdan geçen “acaba babam bizede kurbanlýk alacakmý ?” sorusuydu. |
|
316
|
|
|
|
zorlanýyorum.Kaðýt ve kalem bu kez çok farklý geliyor bana…Birþeyler engel oluyor sanki,kocaman þehirde yalnýzlýðýmý paylaþacak bir dost bir arkadaþ arýyorum.Boþ kaldýrýmlar çekilmez geliyor artýk…Soðuða aldýrmadan yürüyorum caddeler boyu…Sizin hiç kalabalýðýn içinde yalnýz kaldýðýnýz derdinize ortak olacak bir dost bulamadýðýnýz oldu mu?Sanýrým teyzemin ölüm anýný anlattýðým için oluyor tüm bunlar.Sevdiðiniz birinin ölümünü yazmak gerçekten kolay deðil. |
|
317
|
|
|
|
Rahmetli dedem ilginç bir adamdý. Yaþar Kemal'in "Yer Demir Gök Bakýr" adlý romanýndaki Koca Halil gibi neredeyse köyün hepsine küserdi |
|
318
|
|
319
|
|
|
|
Aþýk Ömer'in köyünde neler yaþanýyor.Burasý neresi |
|
320
|
|
|
|
Gezi hikayelerinin ilki.Eðer beðenilirse,gerisini getirmeye söz! |
|