Ölümden önce yaşam var mı? -Duvaryazısı |
|
||||||||||
|
Değerli okurlarım, genelde engellilerin çektiği zorlukları anlatmanın çabasındayım. Çünkü ben bir ilke edindim ve edindiğim ilke bunu gerektiriyor. Benim kanaatim şu olmuştur: Hayatın içinde engelliler değil, engeller olduğunu düşünürüm her zaman. Bunu neden düşünüyorum:Biz körlerin önüne bir sürü aşılması zor ama bir o kadar da kolay engeller konulmaktadır. Ama bizler bunları aşmanın bir yolunu arıyoruz ve davamızdan vazgeçmiyoruz, vazgeçmeyeceğiz. Örneğin araba kullanan vatandaşlar, bizim yürüyeceğimiz yolları arabalarını park ederek işgal ediyorlar. Bizler buna tepki gösterdiğimiz zaman ise hakarete maruz kalıyor, suçlu muamelesi görüyoruz. Bizleri aşağılayan ve bizlere suçlu muamelesi gösterenlerin şunu kafalarından çıkarmamalarını istiyoruz: Her vatandaş bir engelli adayıdır. Ama tam tersini yapıyorlar ve biz körlere suçlu muamelesi yapmaya devam ediyorlar. Sanki küçük dağları kendileri yaratmış havasına giriyor ve bizlerin de birer vatandaş olduğumuzu unutuyorlar. Birkaç gün önce arkadaşımın bir paylaşımını gördüm facebookta. Körler için yapılan sarı çizgilere arabasını park eden denge yoksunu vatandaşlardan bahsediyordu. Arkadaşın birisi de o paylaşıma bir yorum yaptı Saygı nedir bilmeyen bir kadının arabasına bastonla vurduğunu ve kadının arabadan çıkıp ’ Ne vuruyorsun be salak!’diyerek hakaret ettiğini ,kendisinin de şu cevabı verdiğini söylüyor ve o cevaptan sonra kadının pişkinliğini anlatmaya devam ediyor. Arkadaş kadına şunu söylüyor:’Asıl salak sensin.Burasının bir engelli rampası olduğunu bilmiyor musun?’ diyor ve kadından şu cevabı aldığını söylüyor:’Ben buranın bir engelli rampası olduğunu biliyorum.’ dediğini yazıyor. Ben şahsen kaldırımda duran arabaya bastonla vurmanın suç olduğunu düşünmüyorum. Çünkü biz o arabaya o bastonu vurmazsak ne bileceğiz önümüzde bir araba olduğunu .Kaldırımları ve körler için yapılan sarı çizgileri arabalarla işgal etmemeleri gerektiği anlatılmalı biz körlerden saygı bekleyen ,saygıdan bihaber olan vatandaşlara. Bunu bilerek pişkinlik yapmalarına izin veriliyor ve asıl suçlular değil, biz körlerin suçlu olduğuna dikkat çekilmek isteniyor. Sadece bunlar değil elbette engeller. Ailelerin düşüncesizce hareket etmeleri ,sokaktaki vatandaşların engellileri görmezden gelmeye devam etmeleri, onları ikinci sınıf vatandaş olarak görmeleri ve daha neler neler…. Bunları anlatmakla bitiremeyiz. Aileler düşünüyor ki bu kördür bir iş yapamaz.Otursun oturduğu yerde ortalıkta kalabalık yaratmasın.Evladının yada kardeşinin neler başarabileceğine inanmak istemiyorlar ve yapmak istediklerine engel oluyorlar. Şimdi diyeceksiniz değerli okurlarım sen sadece kendi grubundakileri anlatıyorsun. Sadece körlerin çektiği sıkıntılar değil elbette anlatmak istediğim. Hayır, duymayanların, tekerlekli sandalye ile hareket edenlerin ve diğer grupların da sıkıntıları var. Ben kendi gözümden onları da anlatacağım elbette. Duyma zorluğu çeken bir vatandaşın çektiği bir sıkıntıya da tanık oldum televizyonda, bir haber programında, birkaç ay önce. Bir vicdansızın işitme engelli bir çocuğun duymasını sağlayan cihazı çalıp , başına neyin, ne zaman geleceğini düşünmeden , cihazı satıp parasını cebine indirdiğini. Ben ,kör bir vatandaş olarak insanları sağduyulu olmaya davet ediyorum. Kör,sağır ya da topal fark etmez ,önümüze engel olmayın. Aksine bizim mücadelemizi destekleyin, yolumuza taş koyulmasına izin vermeyin. Kaldırımları arabalarınızla işgal ederken bir değil iki defa düşünün ve ona göre hareket edin. Gözünüz açıkken düşünemiyorsanız kapatın gözünüzü ,birde bizim gözümüzle düşünün. Bize yardımcı olun ve önümüzde aşılmayacak bir tek bile engel bırakmayalım. Önümüze konulan engelleri yok edip zirveye ulaşalım.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ay Işığı, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |