BİLDİĞİMİZ YOLDA YÜRÜMEYE DEVAM EDELİM
Yolumuzu neden kendimiz çizmiyoruz, neden başkalarının çizdiği yolda yürümekte ısrar ediyoruz? Değerli okurlarım , başkalarının çizdiği yolda yürüyerek kazanacağımızı sanıyorsak aldanıyoruz demektir. Ben her zaman şunu düşünürüm, kazanacaksan da kaybedeceksen de kendi yolunda yürümelisin. Başkasının çizdiği yolda bırak yürümeyi, koşmana bile izin vermiyor başkaları. Bu da demektir ki sen o kadar gayreti boşuna göstermişsin. Onun için diyorum ki kimsenin senin başarısız bir insan olduğuna inanmasına ve hiçbir gayesi yok bu adamın demesine müsaade etme.
Boşuna dememiş atalarımız, en iyi yol bildiğin yoldur, diye. Bir yol çizelim ve o yolu emin adımlarla yürüyerek başarılı bir şekilde sonlandıralım. Ben azmi ve kararlılığı ile tanınan bir insanım çevremde. Tanıdığım herkese anlattığım şudur: Ben bir yola çıkarsam yolumun başkaları tarafından çizilmesine izin vermem.Ne pahasına olursa olsun çıktığım o yolun sonunu bir şekilde getiririm,pes eden birisi olmam.İnsana yakışan ayaklarımı sağlam basarak yolun sonuna ulaşabilmektir.
Bir başkasından fikir almak farklıdır, o insanın seni kendi yoluna çekmesi daha farklı bir şeydir. Fikir al ama sadece fikir aldığınla kal. Onun çizdiği yola direksiyonu kırma, ola ki şarampole yuvarlanırsın seni kurtaran bulunmaz.
Bana birisi ‘Sen sadece kendi düşüncelerini doğru görürsün, hiçbir zaman tersini düşünmezsin.’ Ben de şu cevabı vererek o şahsı susturdum:’ Ben tersini düşünmediğim için böyle dimdik ayaktayım Allahın izni ile.’
Yine söylüyorum değerli okurlarım ,en iyi yol bildiğimiz yoldur. Gerisi boştur.
Sizlere çok sevdiğim , saygı duyduğum bir ağabeyimin bana verdiği bir örneği anlatacağım ve konumuzun ne kadar önemli olduğunu bu güzel örnekle vurgulamaya çalışacağım.Ben bu bahsettiğim ağabeyimle benim yazılarım ve şiirlerim üzerine istişare ederken vermişti bu güzel örneği.
Bir gün bir ressam, öğrencisini yanına çağırarak ‘Artık senin burada kalmana gerek yok, sen istediğim kıvama ulaştın . Sen bir ressam oldun.Bir resim yaparak duvarın bir tanesine as ve altına şu notu yaz’ diye söylemiştir.’Bu resimde gördüğünüz yanlışlıkları bir yuvarlak içine alın.’
Öğrencisi hocasının söylediğini harfiyen yapmış ve bir resim yapıp bir duvara asmış. Ertesi gün gelip bakmış ki resmin her yeri yuvarlaklar içinde kalmış. Hemen hocasına giderek, yok be hocam ben daha olmamışım, demiş. Yaptığım resmin her tarafı yuvarlaklarla dolmuş, diyerek sözüne devam etmiş.
Bunun üzerine hocası tekrar bir resim daha yap ve altına şu notu yaz:’ Resimde gördüğünüz yanlışlıkları bir yuvarlak içine alın.’ Hocasının bu isteğini de yerine getirmiş ve resmi yapıp aynı yere asıp beklemiş. Ertesi gün gidip resme baktığında hiçbir şey görmemiş ve hocasına tekrar gitmiş ve hocası şu öğüdü vermiş: Eğer yaptığın işi birilerinin baltalamasına izin verirsen, bildiğin yolda yürümeyi seçmezsen hiçbir zaman hiçbir şey olmazsın.’
Bu örneğin de akıllarda kalmasını istedim. Ne yazık ki bizim insanımız kendi yolunda yürümeyi seçmiyor, her zaman başkalarının çizgisinde yürüyor.
Çizdiğimiz çizgiyi kaybetmeden yürüme gayreti içerisinde olalım.Yolumuzun umutsuzluklarla kapatılmasına izin vermeyelim, işlerimizin başarımıza engel olmak için baltalanmasına olanca gücümüzle karşı koyalım.
Önümüze çıkan zorluklara karşı olan savaşımızı kaybetmeyelim, dimdik ayakta duralım ,ümitsizliğin yolumuzu kapatmasına müsaade etmeyelim.
Pes edip kararlılığımızdan ödün vermeyelim .Söylediğim gibi dimdik ayakta kalabilmek için olumsuz düşüncelere kalbimizde, beynimizde yer vermeyelim. Bildiğimiz yolun dışında önümüze çıkan yolları her daim görmezden gelelim.
Adım adım yorulmadan umuda mutluluğa huzura yürüyelim.