..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Kürtaj sadece kendileri bir zamanlar doğmuş insanlar tarafından savunuluyor. -Ronald Reagen
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yüzleşme > Ömür İsfendiyaroğlu




30 Ekim 2001
Hayata Dokunmak  
Ömür İsfendiyaroğlu
Hayata dokunmak, yaşamı tam dokunduğumuz yerden yakalamak belki de... Yaşamda bizim için çok önemli olduğunu belkide farkedemediğimiz bir duyuyu yüz üstüne çıkarmaktı tüm isteğim


:CEAH:
İnsan yaşamı boyunca anlamamıştır belki, küçük bir dokunuşun değerini.
Ne yazıya dökülen sözcükler, ne ağızdan çıkan bir iki kelime, hiçbiri kafi gelmez küçük bir sarılışı tarif etmeye…

Bir yemek tarifi gibi ölçülerini veremezsiniz bardakla, kaşıkla…yada bir terziye verdiğiniz gibi santim, santim, metre, metre hesap veremezsiniz.

Hayat daha birşey hissetmemişken, ilk onunla başlar. Tanımadığınız birinin elleri arasında buluverirsiniz kendinizi bu sizin için ilk temastır.
Belki de daha önce; tekmelerinizi duymak için, ilk dokunuşu yaşatmıştır başka biri kimbilir.
Doğum sancılarının yorgunluğuyla, yatağa yığılıp kalmış olan anneniz size ilk dokunuşuyla unutmuştur tüm acılarını….

Çocukken, sanki kulaklarımız, duymaz, gözlerimiz görmek istemez.
Dokunmadan bilemez küçük aklımız sobanın acı veren sıcaklığını.
Yarar, yaramaz ortalıkta koşuşturup, büyük bir gürültüyle odanın camını indirdiğimizde, küçük bir cam parçasının delice dokunuşu hatırlatır bize, camın ne kadar keskin olduğunu.
Derinin içine iyice işlemeden anlamayız anneannemizin cam kenarına koyduğu kaktüsün bize ettiğini.
Büyüklerimizden gördüğümüz gibi iki parmağımızı birbirine sürterek parmağımızı şıklatma işinde de zorlanmıştır bazılarımız.

Mavi beyaz gökyüzü, yemyeşil çayırlar, masmavi deniz kendilerine öylece bakılmasını sevmez, belki de onlarda hep dokunulmak isterler.
Yosun kokularını doyasıya içine çekmeniz, bıkıp usanmadan dalga seslerini dinlemeniz kafi gelmez.

Bir dokunuş olmadan sanatta olmaz belki de bir kalemle, temas eder parmakla, beyaz sayfaya değmeden hareket edemez ellerimiz, resimde boyayla sevişir eller, dansta tenler birbirine kavuşur, bir pianonun tuşlarına dokunmadan hayat bulamaz notalar öylece durduğu yerde.

Ne yediğin balığın tadı vardır; şöyle kollarını sıvamadan, ne içtiğin demli çayın; ince belli bardağın beline sarılmadan…

Tek başına saatlerce ağlaman bile yavan kalır, bir dostun sıcak kolları arasında ağlayan bir diğerinin yanında.

Sevgi ancak dokunarak anlamını bulur hayatında; küçük kardeşine sıkı sıkı sarılmadan anlayamazsın onu ne kadar sevdiğini… öyle sıkı sarılırsın ki sanki içine alacak, gibi.



Bir öpüşme, sımsıkı sarılma, aşkına yardım eder, ellerin kenetlenmesi bir daha açılmamacasına. Öpüşürken kokusunu duyarsın, hala orda olup olmadığını bilmek istermişcesine, arada bir bakmak istersin …gözlerini açma! Dakikalarca bakmasan da yüzüne; sevgilin darılmaz korkma.

En yaşanası duygudur, birbiri için yanıp tutuşan iki bedenin kavuşması, ne bir sözle ne de bir resimle anlatılabilir. Tüm bunları yalnızca dokunarak yaşamak gerekir.

Sanal dünya dokunuşun katilidir, sinsi acımasız, tatlı tatlı süzülür, ekranın arkasından odalarımıza…dokunulmazlık duvarları öreriz kolayca dört bir yanımıza, eksilen her temas, bir tuğla daha ekler bizim o masum duvarlarımıza…

Teknoloji desen yanıbaşında duran, güleryüzlü bir canavar. Ne telefondaki ses ne mesaj kutularını doldurup doldurup taşıran sevgi sözcükleri, yerini alamaz içten bir sarılışın. Bir yere kadar seni mutlu eden mesajlar, yıllardır cüzdanında bakmaya doyamadığın fotoğraf , nasıl alabilir yanıbaşında duran sevginin yerini.

Gün gelecek belkide, tüm bedenin aralarında anlaşıp; küçük bir oyun oynamaya kalkacaklar sana.Gözlerin eskisi gibi göremeyecek, sevdiğini, hatta kulakların duymakta nazlanacak, sevgi sözcüklerini. Ama bu anlaşmaya bir tek karşı çıkan ellerin; son nefesine kadar yanında kalacak, artık bumburuşuk olsalar da…



Ömür İsfendiyaroğlu
02.05.2001




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yüzleşme kümesinde bulunan diğer yazıları...
Düşümün Öte Yanı
Tak Oğlu Tak, Bir Tek "Aşk"ı mı Buldun Takacak!

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hayatımda İlk Kez Bir Kadın İçin Heyecanlanıyorum
Nilüfer'e, Nilüferime...
İstanbul Calling, İstanbul Embracing
Nişa Oyunu
Meleklerin Gözyaşı
Yaşam Mucizedir
Bir Rüya
Şimdi
Yıldızlar
Mentollü Umutlar

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bulmaca [Öykü]
Pulkanatlı Öykü [Öykü]
İçinden bir isim tut [Öykü]
O Pity Pity Karamela Sepeti [Öykü]
Servi [Öykü]
Buluşma [Öykü]
Seni Seviyorum... [Öykü]
Maskeli [Öykü]
Sinek [Öykü]
Düşmek [Öykü]


Ömür İsfendiyaroğlu kimdir?

Kişiliğimin tam anlamıyla gitmek istediği yoldan gitmek ve bunu yaparken de başkalarının bam tellerine dokunabilme isteği çoğu zaman hissettiğim. Yaşamımın hiçbir evresinde yazı olmadan yaşayabileceğimi düşünmüyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
Okuduğum her kitaptan, her satırdan, her cümleden kısacası; yaşamın sözcüklerinden etkilenirim


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ömür İsfendiyaroğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.