..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Paul'un Peter hakkında söyledikleri, Peter'den çok Paul'u tanımamızı sağlar -Spinoza
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yüzleşme > Ömür İsfendiyaroğlu




29 Nisan 2004
Tak Oğlu Tak, Bir Tek "Aşk"ı mı Buldun Takacak!  
Bu Perşembe de yazamazsam rahat edemem...

Ömür İsfendiyaroğlu


Yazmak ya da yazmamak üzerine bir eleştiri...


:BFAA:

Yazmak lazım.
Yazmam lazım.
Artık yazmalıyım.
Sanki niye taktımsa,
niye taktınsa...
Onca takılacak şey varken...
Yani diyorum ki, illa takmak istiyorsan kredi kartı borçlarını tak,
havanın yağmurlu olmasını,
tepende sürekli dolaşan gri lanet olası bulutları tak,
en iyi arkadaşının erkek arkadaşı ile olan problemlerini,
bütün gün masa başında oturmaktan sıkılan ruhunu,
bakımsızlıktan kırılan tırnaklarını,
ilk aldırdığın zaman ki şeklini unuttuğun güzelim kaşlarını,
kız kardeşinin mezuniyette ne renk giyeceğini tak.
Tak oğlu tak o kadar çok şey var ki takacak.

Senin ruhunda var biliyorum takmadan rahat edemezsin birşeyler batar,
beynin havada kalır uçan balon gibi süzülür durur boşlukta...
Tamam takmana birşey demiyorum,
desem de takarsın biliyorum ama niye bu kadar taktın şu yazma işine anlamıyorum.
Yani bir öykü yazacaksın da ne olacak.
Hem bu kadar zor olmamalı öykü yazmak. Baksana herkes birşeyler yazıyor.
Bu kadar çok yazar olduğunu bilmiyordun değil mi çevrende...
Rüyalarında herkes elinde kendi kitabı üzerine üzerine geliyor biliyorum.
Senin ise hala bir basılı kağıdın bile yok noterden tasdikli.
Öykü yazacaksın da ne olacak?
Valla o bile zor değil bu devirde...
Önce elinle koymuş gibi bir konu bulman lazım.
Tamam zaten hep elinin altında değil miydi? Tam orada işte sağ elinin baş, işaret ve orta parmaklarını yavaşça kaldır; “Aşk” oraya biryerlere sıkışmış olacak.
Sen böyle konuları çamaşır dolabının en dip köşe kısımlarına kaldırmazsın.
Aşk her zaman yanıbaşında durur. Arasıra gider, gelir bir yerlere.
Kimi zaman, “Bıktım; bundan sonra evde bırakacağım öyle heryere gelemez benimle” dersin ama sonra kalbin o kadar yumuşamıştır ki, bir iki dakika önce söylediğin sözü gerisin geri tepersin. Konuyu buldun daha sonra karakterlere ihtiyacın var tabii.
Öyle bol malzemeli bir salata yapacak değilsin.
Şöyle iki karakter yeter.
Konumuz aşk olduğuna göre,
bir kız - bir erkek,
bir erkek- bir erkek,
bir kız – bir kız gibi çiftlere ihtiyacın olabilir.
Yok, insanlarla uğraşmaktan sıkıldım diyorsan,
Tanrı aşkını tasavvufi konuları işle ama sana göre değil o konular biliyorum.
Tasavvuf hakkında ne biliyorsun ki yazacaksın?

Haa, “Aşk hakkında biliyor muyum? diye sorarsan herkesin bir çift lafı vardır, şu aşk denen şey hakkında, ilişkiler hakkında...
Konumuzu bulduk, karakterleri de seçtiğine göre, boşlukları doldurmak kalıyor.
Mekan,
duygular,
tasvirler,
hüzün,
mutluluk,
heyecan boşlukları doldurmada birebir...


Eee, en baba konuyu bulmuşsun işte, yazsana...
Yürü be koçum kim tutar seni!



29.04.2004
Perşembe



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yüzleşme kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hayata Dokunmak
Düşümün Öte Yanı

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hayatımda İlk Kez Bir Kadın İçin Heyecanlanıyorum
Nilüfer'e, Nilüferime...
İstanbul Calling, İstanbul Embracing
Nişa Oyunu
Meleklerin Gözyaşı
Yaşam Mucizedir
Bir Rüya
Şimdi
Yıldızlar
Mentollü Umutlar

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bulmaca [Öykü]
Pulkanatlı Öykü [Öykü]
İçinden bir isim tut [Öykü]
O Pity Pity Karamela Sepeti [Öykü]
Servi [Öykü]
Buluşma [Öykü]
Seni Seviyorum... [Öykü]
Maskeli [Öykü]
Sinek [Öykü]
Düşmek [Öykü]


Ömür İsfendiyaroğlu kimdir?

Kişiliğimin tam anlamıyla gitmek istediği yoldan gitmek ve bunu yaparken de başkalarının bam tellerine dokunabilme isteği çoğu zaman hissettiğim. Yaşamımın hiçbir evresinde yazı olmadan yaşayabileceğimi düşünmüyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
Okuduğum her kitaptan, her satırdan, her cümleden kısacası; yaşamın sözcüklerinden etkilenirim


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ömür İsfendiyaroğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.