..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Doğallık sahip olunan değil, kazanılması gereken bir erdemdir. -Cervantes
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İtiraflar > Ömür İsfendiyaroğlu




21 Ocak 2002
Haziran Sevişmeleri  
Ömür İsfendiyaroğlu
Yalnızlığın özgürlüğe beşten bile çok bastığı zamanlardı onlar…Öyle zamanlardı ki, ağlamaklı bir özlem duyuyordum her yerimle.İçeride, nedenini bilmediğim kavgaların olduğu, bir türlü birbirini anlamayan duygular;belki de büyüyünce anlayac


:AIEG:
Yalnızlığın özgürlüğe beşten bile çok bastığı zamanlardı onlar…

Öyle zamanlardı ki, ağlamaklı bir özlem duyuyordum her yerimle.
İçeride, nedenini bilmediğim kavgaların olduğu, bir türlü birbirini anlamayan duygular;
belki de büyüyünce anlayacaklar.

Her sevişmenin üzerine beyaz bir çarşaf çekme isteğim vardı duygularımı korumak adına…


Biz onunla az yaşamış ve bir o kadar çok yalnız kalmıştık birlikteyken.

Terleri birbirine karışan Haziran sevişmeleriydi yaşadığımız. Haziran olması şart olmayan, garip rüzgarlar estikçe mevsim mevsim yaşanan.

Onun bir tek dudaklarını sevdiğimi ve elini hiç bırakmak istemediğimi o gittiğinde anladım.
Bende kalan kokusuydu, bunu kolayca anlamamı sağlayan…
Beklentiler denizinde tam boğulurken tutup beni çıkaran, ve yine o karmaşık iç dünyama salan da yine aynı koku…

Bazen en yapmacık haliyle bile , öyle güzel sevgi sözcükleri dökülüyordu ki ağzından ben duymakta zorlanırdım.

Söyleyemediğim sözcüklerin birikimiydi ondan aldığım cevaplar…

Nefret ediyordum içilmenin mecbur olduğu sabahlamalardan. Normal zamanlarda onlardan çok daha sarhoş olduğuma kimseyi inandıramıyordum. Ben ayyaşlığın yüksek mertebe olduğu gecelerde, yüksek yerlere çıkıp yıldızları seyretmeyi sevdim. Onlar beni bir intiharın kenarında sandılar; oysa ben yıldızların balkonundan, dünyaya sarktım taa belime kadar.

Bir oyun oynadık. Bahçedeki çocuklar gibi…belki de daha sessiz.

Küçüklüğümde her oyunun kahkahayla bitmediğini hatırlatan, oyunlar…

Heyecanın doruklara çıktığı, korku tünelinin stresinin yaşandığı, atlı karıncanın çok uzun kalındığında sıkıcı gelen dinginliğinin fazlasıyla hissedildiği anlar yaşadık, tıpkı Lunaparktaki gibi.

Zaman zaman mahalleden topladığı arkadaşları, misketlerini oyunumuza karıştırdığında, ben onu onlarla başbaşa bırakıp, mızıkçılık yapıp, bebeklerim olmadan, cebimde saçma sapan misketlerle evin yolunu tuttum.İçinde hep ikimizin olduğu bir oyun istediğimden.

Ve yine içinde hep ikimizin olduğu bir oyun istediğimden, sustum belki de…


Geçmiş zamanda yaşanan yıpranmışlıklara rağmen, onun yanında olmamı sağlayan, sadece mavi cam misketler olsa da ; bir kez daha el-alem’e özgürlüğün tadının yalnızlıkla değil de delikanlı gibi dostlukla çıkacağını gösterdik.



4 Temmuz 2001

Ömür İsfendiyaroğlu



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Hayatımda İlk Kez Bir Kadın İçin Heyecanlanıyorum
Hayata Dokunmak
Nilüfer'e, Nilüferime...
İstanbul Calling, İstanbul Embracing
Nişa Oyunu
Meleklerin Gözyaşı
Yaşam Mucizedir
Bir Rüya
Şimdi
Yıldızlar

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bulmaca [Öykü]
Pulkanatlı Öykü [Öykü]
İçinden bir isim tut [Öykü]
O Pity Pity Karamela Sepeti [Öykü]
Servi [Öykü]
Buluşma [Öykü]
Seni Seviyorum... [Öykü]
Maskeli [Öykü]
Sinek [Öykü]
Düşmek [Öykü]


Ömür İsfendiyaroğlu kimdir?

Kişiliğimin tam anlamıyla gitmek istediği yoldan gitmek ve bunu yaparken de başkalarının bam tellerine dokunabilme isteği çoğu zaman hissettiğim. Yaşamımın hiçbir evresinde yazı olmadan yaşayabileceğimi düşünmüyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
Okuduğum her kitaptan, her satırdan, her cümleden kısacası; yaşamın sözcüklerinden etkilenirim


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ömür İsfendiyaroğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.