..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bilmek kadar kuşku duymaktan da zevk alıyorum. -Dante
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > Funda BİLGİLİ




2 Ağustos 2005
Başın Sağ Olsun Şehit Eşi  
Funda BİLGİLİ
Pek çok insanın, sadece cilalı kabuğunu gördüğü bir dünyanın çekirdeğinde yaşananların küçücük bir özeti bu yitiriş. Hani pek çok insanın çok özendiği sahte ışıltılı bir dünyanın gerçek yüzü bu işte.


:BDFH:
BAŞIN SAĞ OLSUN ŞEHİT EŞİ...
Bir gazete sayfasının kocaman puntolarının arasına sıkışıp kalan bir resim. İki siluetin mutluluğu sinmiş sanki fotoğrafın derinliğine. Geleceğe dair umutların pembe rengi, gökyüzünün düğüne şahit şenlik mavisini hissedebilmek öyle kolay ki kahkahalar atan gözbebeklerinde...Haberin kara bir ses gibi benliğimize kazıdığı ölümle hiç örtüşmeyen bir bahar havası işliyor iliklerimize bir gazetenin soluk çizgilerinde.

Gencecik bir kadın düştü gözümün önüne bir fotoğraf karesinden. Sevdiğiyle paylaşacağı kocaman bir yaşamın pırıltıları yerleşmiş gözbebeklerine. Gelinliğinden daha beyaz, gelinliğinden daha saf düşleri. Kenetlenen bir geleceğin simgesi birbirinin avuçlarında eriyen parmaklar.Gençliğin önünde durulmaz coşkusunun verdiği enerjiyle, sanki fırlayıp çıkacaklar gibi bir fotoğraf karesinden...Yitirilen bir geleceğe inat, asla yitirilmeyecek bir geçmişin sahibi bu iki gencecik insan...Asla yok olmayacak, asla yıpratılamayacak, asla zamana yenilmeyecek bir aşkın ölümsüz ev sahipleri...


İki insanın, dünya üzerindeki aşka ortak milyarlarca çiftten sadece birisinin hikayesi belki bu. Yarım kalan, tamamlanamayan ve eksikliği yürek yakan bir yarım kalmışlık hikayesi...Kırılan, dökülen, parçalanan bir bedenin ; paramparça bir yürekteki izlerinin sızısının öyküsü. Yolun başında genç bir kadının, yolun sonunda yaşlı ve yaslı bir acıya dayanmasının öyküsü belki bu...

Bu pırıl pırıl gencecik iki insanı tanımadım hiç. Ne seslerini duymuşluğum, ne yüzlerinde tanıdıklığı buluşturmuşluğum, ne de anılarımda veya anılarında yer bulmuşluğum var. Ama yaşanmışlıklarına tanık olmaya gerek yok onları anlayabilmek için. Benim için aşık iki insanın öyküsü bu. Acılara uzak, ama acıyı anlamaya uzak olmamanın iç yakan döngüsünde bir seyirciyim ölümün kıyısındaki aşka...

Kaybetme korkusuyla yaşamanın ne demek olduğunu bilen bir kadınım sadece. Üniformalarını giyip göreve, operasyona giden binlerce askerin eşi gibi gecenin güne, günün geceye kavuşmadığı zaman dilimlerini yaşamıma ekleyen bir kadınım. Yüzünde sahte güçlü kadın gülüşlerini bir maske gibi taşırken, yüreğinde küçük bir çocuğun herşeyini yitirme korkusunu saklayan bir kadın...Çığlıklarını sessizliğiyle örten bir kadın...Umudu aşılamak isterken canının öbür yarısına, canı çok hem de çok yanan bir kadın...Bir kadın, sadece sevdiği adamı, bilmediği bir dünyaya gönderen kadın. Gözbebeklerinde göremezsiniz yaşadığı gelgitleri bu kadının. Güçlü olmak, güçlü durmak zorundadır yarınlarına karşı. Asker eşi olmanın yüklediği tüm sorumlulukların getirmesi gereken kamburu göremezsiniz sırtında. Yüreğiyle, onuruyla, umuduyla dimdik uğurlar eşini bilmediği yarınlara...


Pek çok insanın, sadece cilalı kabuğunu gördüğü bir dünyanın çekirdeğinde yaşananların küçücük bir özeti bu yitiriş. Hani pek çok insanın çok özendiği sahte ışıltılı bir dünyanın gerçek yüzü bu işte. Orduevlerinde eğlencenin tavana vurduğu zannedilen muhteşem baloların müziğidir aslında yitirme korkusu...Deniz mavi değildir hiçbir askeri kampta. Yitirme korkusudur rengi - ki -sadece bizlerin görebildiği... Güzelleştirirken bedenimizi bir askeri tesiste, yitirme korkusu siner tenimizin her yerine. Kaybetme korkusuna mahkum ürkek kadınlar yaşar bu ülkede bir yerlerde... Acının en koyu renginde tadarken ölümü, “ gurur duy, sen şehit eşisin” denen kadınlar. Bir fotoğraf karesinden, bilmediği geleceğine inat neşeyle gülümseyen, gözyaşlarını yarınına akıtan, hatta akıtamayıp saklayan kadınlar...Tıpkı Şehit Teğmenin eşi gibi, eşi kadar asker yüreğe sahip kadınlar...Başın sağ olsun genç ve güzel kadın...Daha fazlasına yetmiyor gücüm. Süslü kelimeler hafifletmez acını. Sadece şunu bil gencecik şehit eşi; yangınının alevi pek çok yüreği alazladı...Başın sağ olsun...


Funda BİLGİLİ


.Eleştiriler & Yorumlar

:: Hepimizin acısı içimizde duruyor...
Gönderen: Ali BİLGİLİ / Kars/Türkiye
28 Kasım 2005
Yıl 1995 eylül-ekim ayları çok sevdiğim bir abim henüz evliliğinin ikinci haftasında mardinde şehit edildi. Acı olan ne biliyormusunuz bizler bu vatan için canımızı vermeye hazırken birilerinin bizim sırtımızdan siyaset yapıp bir yerlere gelmeye çalışması ve başarması...Beddua etmeyi sevmem ama Allah sadece bize bu acıları çektiren kanlı terör örgütünün değil bütün bunlara göz yuman devletimizi idare edenlerinde acısını bize göstersin...

:: Duygulandırdınız Beni
Gönderen: Orkun Levent BOYA / Ankara/Türkiye
12 Ağustos 2005
Yazınızı okurken boğazım düğümlendi... Yüreğinizden kaleminize akan duygulara sonsuz teşekkürler... Sevgilerimle...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
İyi ki Doğdun Üzüm Gözlüm
Acılar Asla Eskimiyor Annem...

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Seni, Seninle Paylaşamayacak Kadar Çok Seviyorum...
Tensiz Sevişmeleri Bilir misin Birtanem?
Otuzlarında Bir Kadın...
Hangi Kışın Karını Haziran'a Sakladın?
Sakın Seni Seviyorum Deme Bana!
Ben Seni Hiç Sevmedim Ki…
Aşkı Tanıyan Bir Kadın Asla Aşktan Azına Razı Olmaz
Eksik Sevdaların Sabıkalısı
Hesapsız Aşkların Kadını
Şah Damarındaki Üç Beş Sarı Saç Teli

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Sana Uyandım Bu Sabah [Şiir]
Nasıl Borçluysan Beni Yaşamaya, Öyle Mecburum Seni Yaşamaya [Şiir]
Konuşulmayan Bir Dil Gibisin Coğrafyamda... [Şiir]
İzmir'e Sığmayan Aşk... [Şiir]
Rüya Kaçkınım [Şiir]
Sökmüyor Çivi Çiviyi... [Şiir]
Aşk Doğdu [Şiir]
Darmadağın [Şiir]
İki Gülücüğün Kırmızı İzi [Şiir]
Şehirlere de Aşık Olunurmuş Hesapsızca / İzmir'im Özlemim Sana... [Şiir]


Funda BİLGİLİ kimdir?

www. fundabilgili. com fundabilgili@hotmail. com MİNİK BEBEĞİM “İMZAMI BIRAKTIM TENİNDE” KİTAPÇILARDA! Yazan insanların yazmaktan aldıkları en büyük haz; okuyan insanların yüreklerine dokunmayı başarabildiğini düşünmektir. İzedebiyat’ta yıllardır yazıyorum. Her yazı eklediğimde aynı heyecanı yeni baştan yaşıyorum. Yeni paylaşımlar, yeni yorumlar, dokunulan yeni yürekler… Türkiye’nin en iyi yazar ve okur kitlesinin buluştuğu bu site benim bir parçam haline geldi zamanla. Eksik hissettim kendimi satırlarım buradaki gözlerle buluşmayınca. Şimdi yeni bir gündoğumunda kelimelerim. İki kızımdan sonraki üçüncü çocuğumun doğum sevincini yaşar gibiyim. “İmzamı Bıraktım Teninde” adını verdiğim minik bebeğim artık kucağımda. Bu güzel doğumu paylaşmak istedim sizlerle. Çünkü beni destekleyen, bana yazma gücü veren dostlar sayesinde kavuştum bu kitaba. Okuduğum, beni okuyan, yorum yapan, yazılarımı kütüphanesine alan tüm İzedebiyat dostlarına teşekkürler!


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © Funda BİLGİLİ, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.