..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yaşamın her anı hakkını ister. -Goethe
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İlişkiler > FUNDA BİLGİLİ




25 Haziran 2008
Hiç Bir İlişki Tekrarlamaz Kendini!  
FUNDA BİLGİLİ
Aşkta ne mutlu olmak şarttır ne mutsuzluk! Kendi bildiği yollarla gelip yerleşsin hayatımıza, bize katacağını katsın ve gitmek istediği zaman da lütfen bırakalım gitsin. Zorla elde tutulmaya çalışılan her şey gibi, aşk da, baskıyla yüreğe oturtulduğunda anlamsızlaşıp değersizleşiyor.


:CBGB:


Sürekli ilişkiler üzerine konuşulan, tartışılan, sonuçlara varılmaya çalışılan bir zaman dilimini yaşar olduk son günlerde. Bir ilişkiyi sürdürebilmek için neler yapılmalı, neler yapılmamalı? Kadın olarak hangi taktikleri kullanmalı, nelerden kaçınmalı? Ya erkekler? Bir kadın nasıl baştan çıkarılır ya da bir ilişki başarıyla nasıl sonlandırılır? Bu tartıştıklarımız yaşamımızın bu alanında bizi nereden alıp nereye sürüklüyor acaba?

Standart kalıplara sokulmaya çalışılan ilişkilerin karşısında oldum hep. Beraberlikleri kendi içinde sınıflandırmak ya da isimlendirmek bana çok anlamlı gelmiyor. Hatta inanıyorum ki; aynı insan bile iki farklı ilişkide tamamen farklı davranabilir, farklı kişiliklere bürünebilir. Dinamiği ayrıdır tüm birlikteliklerin. Çünkü; kişi, karşısındaki insanın değiştiğini zannederken her yeni ilişkide aslında değişen kendisidir. Sevgi adına bir şeyleri bölüşmeye çalıştığımız tüm paylaşımlarda, kendimizden bir parçayı ortaya koyarız. Kimi zaman kadın yanımızdır ortaya sürdüğümüz, kimi zaman içimizde bir türlü büyütemediğimiz küçük bir kız çocuğu. Kimi zaman şehvetin tenimizi yakan, alev rengine bürünüp ateşe kayan yanı ön plana çıkar, kimi zamansa dostluk adına elimize uzanacak bir eldir beklentimiz. Aslında, doğru yerden bakmayı başarabilirsek belki de kendimizi tanımanın en sağlıklı yolu bir ilişkiyi yaşama hatta belki de bitirme biçimimiz.

Beklentilerin farklı olduğu ikili ilişkilerde, tek tip tanımlamalarla yol göstermek, yarar değil zarar getiriyor. Bir başkasında başarılı olan yol, sizi yanlış yerlere sürükleyince sorgulamalar yapıcı değil yıkıcı bir hal alıyor aniden. Aslında irdelenmesi gereken; denenip başarılı olduğu iddia edilen ilişki kalıplarını alıp ilişkiye aynen uyarlamak yerine; kendimizden ve karşımızdakinden beklentilerimizi sağlıklı bir harmanlamayla özümseyip kendi içsel yolculuğumuzda yeni bir yol açabilmek.

Dayatmalarla, kurallarla, standartlarla yönlendirilen insanların; tek tip ilişkilerin içine sokulmaya çalışıldığı tuhaf bir mecraya döndü aşk. Oysa farklılıktır aşkın temeli. Eğer, herkesin yaşadığını düşündüğünüz bir ilişkinin içindeyseniz şöyle bir durup kendinizi dinlemenin zamanı gelmiştir derim ben. Heyecanların bile formülle sunulduğu, tutkunun siparişle katıldığı, sevginin acıyla sınandığı ilişkiler sorgulanmalı artık. Bırakalım bu aşık olmanın ve aşkı korumanın en iyi yollarının anlatıldığı safsataları. Her birimiz kendi doğrularımızla, kendi beklentilerimizle, kendi kişiliğimiz ve hatta o anki gelişimimizle uyum sağlayacak aşkları yaşayalım. Aşkta ne mutlu olmak şarttır ne mutsuzluk! Kendi bildiği yollarla gelip yerleşsin hayatımıza, bize katacağını katsın ve gitmek istediği zaman da lütfen bırakalım gitsin. Zorla elde tutulmaya çalışılan her şey gibi, aşk da, baskıyla yüreğe oturtulduğunda anlamsızlaşıp değersizleşiyor.

Benim önerim; bırakın kendi bildiği zeminde aksın sevgiler yaşamda. Başka ellerin çizdiği yollarda kayboluyor anlamı ilişkilerin. Herkesin kendi seçtiği ve şekillendirdiği ilişkiyi yaşama özgürlüğü vardır ve olmalıdır. Her beraberliği kendi dinamiği ile kabullenirsek, her şey çok daha kolay olacak! Değişimse eğer yaşamın gerçeği, hiçbir ilişki tekrarlamaz kendini!



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Seni, Seninle Paylaşamayacak Kadar Çok Seviyorum...
Tensiz Sevişmeleri Bilir misin Birtanem?
Otuzlarında Bir Kadın...
Hangi Kışın Karını Haziran'a Sakladın?
Sakın Seni Seviyorum Deme Bana!
Ben Seni Hiç Sevmedim Ki…
İyi ki Doğdun Üzüm Gözlüm
Aşkı Tanıyan Bir Kadın Asla Aşktan Azına Razı Olmaz
Eksik Sevdaların Sabıkalısı
Hesapsız Aşkların Kadını

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Sana Uyandım Bu Sabah [Şiir]
Nasıl Borçluysan Beni Yaşamaya, Öyle Mecburum Seni Yaşamaya [Şiir]
Konuşulmayan Bir Dil Gibisin Coğrafyamda... [Şiir]
İzmir'e Sığmayan Aşk... [Şiir]
Rüya Kaçkınım [Şiir]
Sökmüyor Çivi Çiviyi... [Şiir]
Aşk Doğdu [Şiir]
Darmadağın [Şiir]
İki Gülücüğün Kırmızı İzi [Şiir]
O Adam [Şiir]


FUNDA BİLGİLİ kimdir?

www. fundabilgili. com fundabilgili@hotmail. com MİNİK BEBEĞİM “İMZAMI BIRAKTIM TENİNDE” KİTAPÇILARDA! Yazan insanların yazmaktan aldıkları en büyük haz; okuyan insanların yüreklerine dokunmayı başarabildiğini düşünmektir. İzedebiyat’ta yıllardır yazıyorum. Her yazı eklediğimde aynı heyecanı yeni baştan yaşıyorum. Yeni paylaşımlar, yeni yorumlar, dokunulan yeni yürekler… Türkiye’nin en iyi yazar ve okur kitlesinin buluştuğu bu site benim bir parçam haline geldi zamanla. Eksik hissettim kendimi satırlarım buradaki gözlerle buluşmayınca. Şimdi yeni bir gündoğumunda kelimelerim. İki kızımdan sonraki üçüncü çocuğumun doğum sevincini yaşar gibiyim. “İmzamı Bıraktım Teninde” adını verdiğim minik bebeğim artık kucağımda. Bu güzel doğumu paylaşmak istedim sizlerle. Çünkü beni destekleyen, bana yazma gücü veren dostlar sayesinde kavuştum bu kitaba. Okuduğum, beni okuyan, yorum yapan, yazılarımı kütüphanesine alan tüm İzedebiyat dostlarına teşekkürler!


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2023 | © FUNDA BİLGİLİ, 2023
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.