İnsanlığı tanımak insanları teker teker tanımaktan kolaydır. -La Rochefoucauld |
|
||||||||||
|
- Merhaba ! Nerden böyle ? SIDIKA: Bizim Murat’ a genç odası bakmaktan geliyoruz şekerim. Ay hiç birini beğenmedi. Üç gündür mobilyacıları dolaşıyoruz. Amcamın oğlu, İtalya’dan bakıversin artık dedik. - Murat’ın sınavı nasıl geçti ? SIDIKA: Çok iyi çok, kesin dereceye girer. Yarın Kanarya Adaları’na gidiyor tatile. İki ay tatil yapsın zavallı, çok yoruldu. Hayatım, siz ne zaman gidiyorsunuz tatile ? - Biz bu yıl gidemeyeceğiz yine. Malum, ekonomik sebepler. SIDIKA: Bizim yazlıklardan birine gönderelim sizi canımcı'm.. Bodrum’ mu, Datça mı, Kuşadası’ mı, Alaçatı mı; siz karar verin. Biz bu yıl Marmaris’t eki yazlığa gidiyoruz nasılsa. - Teşekkürler. Gitmiş gibi oldum. Teklif etmeniz bile yeterli. SIDIKA: Kızın spor arabası serviste, oğlan da ferrarisini arkadaşına vermiş; biz de kaldık şu külüstür mersedese. İki yıllık araba . Baksana, boyası bozulmuş. - Biz de ikinci el bir araba alacağız inşallah. SIDIKA: Bizim fabrikatör olan dayım arabasını satacak, size alalım onu. - Yok yok, ona gücümüz yetmez...Buyrun eve gidelim, kahve içeriz. SIDIKA: Bizim beyle yemeğe çıkacağız yine. Her akşam bir yerdeyiz. Evde yemek yemeyi unuttuk ayol. Kardeşimin oğlu okulu birincilikle bitirmiş. Yemekten sonra onlara uğrayıp tebrik edeceğiz.- - Ne güzel. SIDIKA: Bizim damat dersen, kızımı Amerika’ya götürüyor doğum günü hediyesi olarak. Daha Paris’ ten yeni geldiler. Çok seviyorlar gezmeyi. Kızımla vedalaşmam gerek. Senin anlayacağın, bugün çok işim var şekerc'im. - Ben de çocuklara bir şeyler dikiyorum. Gideyim de bitireyim dikişlerimi. SIDIKA: Ben de Kral Giyim’ e diktiriyorum. Bir eteği 200 YTL’ ye dikiyorlar. Ama , etek de etek hani. Geçen bir kürk diktiler, Hayrünnisa Hanım’da bile yok öylesi. Süper! - Hadi hoşça kal. Görüşürüz. SIDIKA: Biraz zor görüşürüz canım. İki gün sonra Avrupa gezisine çıkıyoruz. Gezi dedim de aklıma geldi, gezi için alışverişe çıkmam gerek. Daha yaz gardrobumu düzemedim üstelik. Hoşça kal cicim. Şu Safinaz' a telefon edeyim de gelsin, çantaları taşısın. Alooooo ! Safinaaaaaaz ! Ne halt etmeye cevap vermiyo'sun şu mendebur telefona ? Valla gelirsem yanına, senin ağzını burnunu kır........
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Kâmuran Esen, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |