..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dünyayı isteyen bilime sarılsın, ahireti isteyen bilime sarılsın; hem dünyayı hem ahireti isteyen yine bilime sarılsın" -Hz. Muhammed
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Toplum > Kâmuran Esen




5 Kasım 2008
Dün Gece Bir Rüya Gördüm - 4  
Rüya mı gerçek mi?

Kâmuran Esen


Saçma bir rüya işte.


:AHJD:
Dün gece bir rüya gördüm yine. Bir tavşanlar ülkesi var rüyamda. Ben de bu ülkeye tatile gidiyorum motorsuz uçakla. Rüya bu ya, baştan sona saçmalık dolu. Ülkenin başbakanı, cumhurbaşkanı, bakanları da var.Var olmasına var ama, bu unvana sahip tavşanlar ülke yönetiminde pek söz sahibi değiller. Boyunlarında, ucu kaplanın elinde olan bir ip var. Böyle acayip bir rüya.

Kaplanlar Ülkesi’ nde yaşayan megaloman kaplan, tavşanları uzaktan kumanda ediyor, onlara her dediğini yaptırıyor. Kaplanın haberi olmadan zavallı tavşanlar havuç, lâhana bile yiyemiyorlar. Kaplan ne derse, o oluyor. Kaplan; tavşanların evini bile gözetliyor, kendisinin aleyhinde konuşan tavşanları dinliyor, sonra da akla gelmeyecek cezalar veriyor. En son da atıyor sağlı sollu pençelerini. Zavallı tavşanlar sakat kalıyorlar bu saldırılar yüzünden. Üstelik, acayip bir korku dağları sarıyor. Tavşanlar toplantı yapamaz, eğlence düzenleyemez, sohbet edemez hale geliyorlar. Rüyanın şu saçmalığına bir bakın hele.

Bu durumu başbakan tavşana, bakan tavşanlara iletiyorlar. Biz bu kaplandan şikâyetçiyiz diyorlar. Taaa Kaplanlar Ülkesi’ nden bizi idare ediyor. Hani bizim demokrasimiz, hani bizim özgürlüğümüz diye bas bas bağırıyorlar. Onlarla beraber ben de bağırıyorum. Bunun üzerine başbakan tavşan, cumhurbaşkanı tavşan, esip gürlüyor. ” Kimse bizim iç işlerimize karışamaz. Burası demokratik bir ülke, bizim Allah’ tan başka kimseden korkumuz yok. Kimseye ümüğümüzü sıktırtmayız .” diyorlar. Sonra da korkak, endişeli gözlerle etraflarına bakıyorlar. Buralarda bir gözetleme evi, gizli kamera var mı acaba diye her yeri kontrol ediyorlar. Aslında ben de korkuyorum, hatta titremeye başlıyorum. Rüya bu ya, saçmalık işte.

Vatandaş konumundaki tavşanlar, bu kaplandan kurtulmanın yollarını aramaya başlıyorlar. Gecenin karanlığında sessiz miting düzenliyorlar. Hiç sessiz miting olur mu ! Rüyada oluyor işte. Kaplanın saldırılarından sakat kalan zavallı yüzlerce tavşan ön sıralarda saf tutmuşlar. Her biri tekerlekli sandalyede. Korkularından bağıramıyorlar ama, içlerinden ve topluca ” Kaplan kaplan ! Yeter artık, yeter; yat da geber ! ” diye geçiriyorlar. Hatta bazıları, bu cümleyi çok yavaş fısıldamaya bile cesaret ediyor.

İşte, zavallı vatandaş tavşanlar bu haldeler rüyamda. Kaplandan kurtulmanın, bildikleri bir yolu yok. Daha doğrusu, bildikleri yoldan gitmelerine cumhurbaşkanı ve başbakan olan tavşan izin vermiyor. O kaplan bizim çok eski dostumuz. Hem onu kızdırmaya gelmez. Bir kızarsa, dünyamızı başımıza dar eder diyorlar.

Ama, günlerden bir gün Allah tavşanların sesini duymuş olmalı ki; zorba kaplan yaşlandığı için, yerine genç bir kaplan geçiyor. Bizim salak tavşanlarda bir sevinç bir sevinç, anlatılır gibi değil. Zorba kaplandan kurtuldukları için, üç gün üç gece eğlence düzenliyorlar. Sevinçten göbeklerini kaşıyorlar. Tonlarca havuç, lâhana yiyorlar. Ben de katılıyorum aralarına, tavşanlarla birlikte çiftetelli oynuyorum.

Birkaç gün sonra, göreve yeni gelen kaplan tavşanlara – güya - dostluk ziyaretine geliyor. Kaplanın yakışıklısı olmaz ama, rüya bu ya, çok yakışıklı bir kaplanmış. Kaplan, şöyle bir bakıyor tavşanlara. Siz ne diye dört ayak üstünde yürüyorsunuz, sizin neden bıyıklarınız var, ön ayaklarınız neden kısa diye önüne gelen tavşana saldırıyor. Çıkıp üstlerine tepiniyor. Pençeleriyle tavşanların yüzünü – gözünü yırtıyor. Ben de kaçacak delik arıyorum korkudan. Genç olduğu için çok güçlü olan kaplan, birkaç dakika içinde onlarca tavşanı yaralıyor, kimini de sakat bırakıyor. Şaşırıyorlar zavallı tavşanlar. Yedikleri tekmelerin, aldıkları pençelerin etkisiyle yere kapaklanan tavşanlar, saatler sonra güçlükle yerlerinden doğruluyorlar. Ağız birliği etmişçesine şu cümle dökülüyor dudaklarından :
“ AH ! YANDIM ANAM ! KAPLAN FARKLI AMA, PENÇESİ AYNI. ”

Zavallı tavşanların ağlama sesiyle uyanıyorum. Bir bakıyorum, sıcak yatağımdayım. Haberleri izlemek için tv’yi açıyorum. Ağzı kulaklarında bir muhabir, mutluluk dolu bir yüzle konuşuyor : “ Amerika’nın yeni Başkanı Obama, seçmenlerine teşekk…….”
Çat kapatıyorum televizyonu.

.Eleştiriler & Yorumlar

:: ...........teşekkürler
Gönderen: Emel Sude Serence / , Türkiye
5 Ocak 2009
sanki obama Tüm Amerikan politikalarını sıfırlayıp yeni düzen kuracak...neden bu sevinç bu kurban kesimleri vs vs anlam veremiyorum ...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplum kümesinde bulunan diğer yazıları...
Benim Hiç Sevgilim Olmadı
Balkonlara Asılmış Biberler
Okulsuz - Öğretmensiz Bırakılan Köylerimiz
Atasözlerimiz Üzerine / Yeni Düzenleme
Fatma Nine'nin Günlüğü - 3
Bayramda Anıtkabir Ziyareti Şart Mıdır?
Mudurnu'lu Fatma Nine'nin Günlüğü / Bugün Guşlar Gibiyim
Bir Kadın Kimdir Aslında
Mudurnulu Fatma Nine"nin Günlüğü / Paralel Bir Ürya Gördüm
Mudurnu'lu Fatma Ninenin Günlüğü / Mudurnu"da Şiir ve Türkü Gecesi

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Güzel Dilimiz Türkçe
Kızım Sen Avukat Ol!
Atatürk'e Mektup
İstanbul Sizin Olsun
Ben Birazcık Deli miyim?
Öğretmenler Günü
Mudurnu'da Bir Günlük Gezi
Yeğenime Yaptığım Peynirli Börek Tarifi
Bişim Efde Heykes Bi Asayip...
Kaybedecek Hiçbirşeyi Olmayana / Ölüm...

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Dönüşü Olmayan Gidiş [Şiir]
Seni Özlemenin Kitabını Yazabilirim [Şiir]
Bensiz Yaşamaya Alışacaksın [Şiir]
İşte Gidiyorsun [Şiir]
Gelseydin Eğer [Şiir]
Ne Zaman Seni Düşünsem [Şiir]
O Beklenen Hiç Gelmeyecek [Şiir]
Çek Beni İçine Bir Nefeste [Şiir]
Sığınacağım Başka Yürek Yok [Şiir]
Uykularında Sev Beni [Şiir]


Kâmuran Esen kimdir?

Okumak ve yazmak bir tutkudur benim için. Yazdıklarımı okuyucularla paylaşmak amacıyla buraya gönderiyorum. Yıllardır, yerel bir gazeteye haftalık köşe yazıyorum. Mudurnu Belediyesinde gönüllü kültür müdürü olarak çalışıyorum. Yayımlanmış Kitaplarım: -Şiirlerle Öyküler - şiir / Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yazarlar Dizisi ( 1988). . . . . . . . -Sevgi Yumağı - şiir ( 1997 ). . . . . . . . . -K. Esen'in Kaleminden Mudurnu - derleme / Mudurnu Kaymakamlığı Kültür Hizmetleri Dizisi ( 2002 ). . . . . . . . . . . -Oynatmayalım Uğurcuğum- deneme , anı / --Senfoni Yayınları ( Haziran / 2004 ) -Mudurnulu Fatma Nine'nin Günlüğü - Baskıya hazırlanıyor

Etkilendiği Yazarlar:
Okuduğum her yazardan veya yazıdan etkilenirim. Bende bir etki bırakmayacak, herhangi bir şey öğretmeyecek bir yazı düşünemiyorum.


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Kâmuran Esen, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.