Yukarıdaki kelimeyi okuyup hemen psikolojik bir kavram deyip peşin kararlı olmayın sakın. Yine ruh halimiz ve psikoloji ile alakalı bir kavram ama bu kez dolaylı olarak. Sayın Sezin Kanmetin Kuruşçu Hanım efendinin yazısını okuyana kadar bu kavramdan bizimde haberimiz yoktu diyebiliriz. Tamam mikroplar ve bağışıklık sistemi hakkında bazı şeyler biliyorduk ama sayın Kuruşçu’ nun yazısını okuyunca pekte bir şey bilmediğimiz ortaya çıktı doğrusu. Günlük yaşamda her an yüzlerce olay yaşıyor, bir o kadarda insanla karşılaşıyoruz. Her olay ve her insan karşısında verdiğimiz tepkilerin aynı olmadığını biliyoruz. Beynimiz her durum karşısında ayrı bir kimyasal madde salgılıyormuş. İşte bu beyin kimyasallarına tıpta “ Nöropeptit “ deniyormuş. Nöropeptit’ ler sayesinde bağışıklık sistemimiz, duygusal diyalogları algılayıp ona göre tepki veriyormuş. Yani bağışıklık sisteminin sağlığı düşüncelerinizin de sağlıklı olmasına bağlıymış. İşte bu yüzden olumlu düşünmek Nöropeptit’ leri dolayısı ile de bağışıklık sistemini sağlam tutmanın en önde gelen şartlarından biriymiş. Şimdi bazıları bu hayat şartlarında nasıl olumlu düşünüp Nöropeptit’ leri sağlıklı tutalım diye söylendiklerini duyar gibiyim. Benden yazması uymak ya da uymamak size kalmış.