Yukarýdaki dizelerle baþlayýp biten þiiri hepimiz biliriz. Abidin’ e bu soruyu soran Türk þiir ustasý Nazým Hikmet'ten baþkasý deðildir. Mutluluk tartýþmalý bir konu olsa da mutluluk üzerine kafa yormayanýmýz yok gibidir. Kimi raký þiþesinde balýk olmayý mutluluðunun niþanesi sayar kimi para da pulda arar bazýlarý eriþir mutluluk mertebesine çoðu bu yolda heder olur gider heyhat. Oysa beyin bilimcisi Jeffrey M. Stibel mutluluðun öðrenilebilir olduðunu düþünüyor. Ona göre birkaç basit adým atarak mutlu çalýþanlar yaratmak mümkün.

Bana ilginç geldi paylaþmak istedim.

1- Gülün: Gülmenin mutlulukla doðrudan bir iliþkisi var. Bu iliþki bir korelasyonla baþlamýþ olabilir ancak beyin zaman içerisinde ikisi arasýnda baðlantý kurdu. Bana inanmýyorsanýz þunu deneyin: Yüzünüze kocaman ve güzel bir gülücük oturtun ve negatif bir þey hakkýnda düþünmeyi deneyin. Ya gülmeyi býrakacak ya da olumsuz düþünceyi aklýnýzda tutmayý beceremeyeceksiniz.

2- Endiþelenmeyi býrakýn: Endiþe insanlýðýn en iyi özelliklerinden biridir. Öngörü, planlama ve tahmin yeteneðinin arkasýnda bu duygu yatar. Endiþeleniriz çünkü henüz gerçekleþmemiþ bir olay belirsizdir ve endiþe duygusu o iþi nasýl ele alacaðýmýzý düþünmeye baþlamak için bizi teþvik eder. Sorun örneðin ekonominin gidiþatý gibi kontrolümüz dýþýnda geliþen olaylarla ilgili çok fazla endiþeleniyor olmamýzda. Ruhsal birçok hastalýðýn tetikleyicilerinden biri de endiþe. Bugünlerde endiþelenecek çok konu olduðu bir gerçek. O yüzden derin bir nefes alýn ve küçük þeylerle ilgili endiþelenmeyi bir kenara býrakýn.

3- Mola verin: Özellikle geliþmiþ ülkelerde insanlar çok fazla çalýþýyor. Fazla çalýþmak çaðýn “bilgi iþçileri” için ters tepen, amaca zararlý bir durum. Bu kiþilerin bitkin düþecek kadar çok çalýþmasý onlardan verim almaya çalýþmanýn en kötü yoludur. Mola vermek düþünüp taþýnmak ve kendini dinlemek için iyi bir fýrsat yaratýr ve böyle zamanlarda en iyi fikirler, en derin içgörüler açýða çýkar. Öðle yemeklerinin mutlaka ofis dýþýnda yenmesi konusunda ýsrar ediyorum. Adýna ‘siesta’ ya da mini tatil deyin, fark etmez. Tek baþýna bu bile daha mutlu insanlar yaratmak için oldukça iþe yarýyor.

4- Ýþleri farklý yöntemlerle yapýn: Birçok çalýþan için sorunun bir parçasý da can sýkýntýsý ve býkkýnlýktýr. Ofisten girdiðimiz andan itibaren defalarca ayný þeyleri yaptýðýmýz bir rutine sýkýþmýþ gibiyiz. Ýþleri farklý yollardan icra ederek heyecan ve hevesinizi yeniden kazanýn. Her adýmý öðrenmek, büyümek ve kendinizi zorlamak için atýn. Daha fazla sorumluluk alýn ve daha önce becerebileceðinizi tahmin bile etmediðiniz yeni bir þeyler yapmayý deneyin. Eðer sorumluluklarýnýz esnekliðe çok fazla müsaade etmiyorsa var olan sorumluluklarýnýza farklý bir yaklaþým getirmeyi deneyin.

5- Yönetmeyi býrakýn liderlik edin: Eðer yönetim ekibindeyseniz çalýþanlarýnýzý motive ve teþvik etmenin yollarýný bulmalýsýnýz. Ama nasýl? Beyinlerini esnetin. Onlara daha fazla sorumluluk, karar verme gücü ve özerklik vererek ekibinizi güçlendirin. Kapsayýcý olun ve onlarý süreçlere dahil edin. Þirketin genelinde neler olup bittiðini çalýþanlarýnýza açýklayýn ve onlara yaptýklarý iþin, þirketin genel operasyonunu nasýl etkilediðine dair daha geniþ bir perspektif verin.

6- Delege edin: Küçülme dönemlerinin en yýkýcý ve ters tepen yan etkilerinden biri de korkudur. Çoðu yönetici kendilerini kullaným dýþý býrakacaðý korkusuyla kontrolü elden býrakmaktan korkar. Eðer böyle düþünüyorsanýz çoktan devre dýþý kalmýþsýnýz demektir. Kontrol etmek fiziksel ve ruhsal saðlýðýnýz için kötü olmasý yanýnda iþin kendisi için de kötüdür. En iyi liderler kendilerinden daha iyi, daha akýllý ve yetenekli insanlarla çalýþmayý tercih eder.

7- Eðlenin: Eðer yaptýðýnýz iþi beðenmiyorsanýz o iþi yapmayý býrakýn. Hayat eðlenceyi bir kenara atmak için çok kýsa. Sevdiðiniz iþi yapmalý ve onu sevmekten vazgeçmeye baþladýðýnýz an baþka bir iþe yönelmelisiniz. Bu ekonomik ortamda bile eðer yaptýðýnýz iþte iyiyseniz ve üstelik o iþi yüzünüzde bir gülümseme ile icra edebiliyorsanýz her zaman sizi talep eden þirketler olacaktýr.

Bunlar bana göre deðil derseniz siz bilirsiniz, uygular da mutluluða ererseniz eðer, haber edin bizde sizin mutluluðunuzdan kendi mutluluðumuza düþen payý alalým sayeniz de.

Kaynak: Hüsniye GÜNGÖR, husniye.gungor@sabah.com.tr