Bir Gecelik Aşk
Toparlandı, soba sönmüş, odanın içerisinde soğumuştu.
‘’Hepsi rüyayıymış, keşke gerçek olsaydı’’ deyip, yorganının altına girdi ve derin bir uykuya daldı.
"Benim için eleştiri, bir düşmanın dostlukla yaptığı şeydir." - Oscar Wilde"
"Benim için eleştiri, bir düşmanın dostlukla yaptığı şeydir." - Oscar Wilde"
Toparlandı, soba sönmüş, odanın içerisinde soğumuştu.
‘’Hepsi rüyayıymış, keşke gerçek olsaydı’’ deyip, yorganının altına girdi ve derin bir uykuya daldı.
Bir aşkın öyküsü bu;Hayatın savurduğu insanların ,rüzgara karşı durup geriye döndüklerinde yakaladıkları ve oradan devam etmeye çabaladıkları acımasız bir aşk öyküsü.
Veda Tepesi ndeydik, denizin kıyısındaki uçurumun kenarında, büyük zeytinin gölgesindeydik. Sen nasıl gideceğimi sorguluyordun gözlerinle, ben nedenler arıyordum, zamanın akmaması için.
Ali içerideki kanepeye uzanmıştı... Kalbinde değişik bir sızı vardı. İçin için yanıyordu. Kim bilir, Elif şimdi nasıldır ve ne yapıyordur? Tam o sırada kapı yavaşça açıldı. İçeriye usulca birisi girdi. Bu Eliften başkası değildi Ali'nin kalbi hızla çarpmaya başladı. Nasıl oldu da geldin Elif? diyecek oldu, soramadı. Kelimeler
Kalbin ta derinlerinden gelmiş bir kaç damla göz yaşı,
bir kaç damla haykırış...
Ne olursun sev beni...
Fehmi, telefondan gelen sesle birlikte kendinden geçti. Her şeyi unutmuş, telefondan gelen ses ve iniltiler, kendinden geçmesine yetmişti. Selda sürekli neler yaptığını en ince ayrıntısına kadar anlatıyor, Fehmi sessizce dinliyor, zaman zaman kendisi de b
Bir tarafım seni deliler gibi özlerken diğer tarafım otur diyor kendinle baş başa kal FAYDASIZ!!!
Bir ülkeye savaş ilân eder gibi, bütün hesaplarımı gözden geçirmiş, cephaneliğimi kontrol etmiş, bütün hazırlıklarımı tamamlamıştım. Birkaç defa yutkunup boğazımı çalıştırdım. Gereksiz biçimde öksürdüm. Derin bir nefes alıp verdim, ancak tam en iyisini seçtiğime karar verdiğim o büyülü sözleri söyleyecekken nedense son anda karar değiştirdim ve ağzımdan şu
Birlikte mutlu geçirebilecekleri sayılı durakları sessiz bekleyişle tüketmek ne acı. Kaç durak birlikte gidebilirlerdi ki bir arada. Elbet biri inecekti birazdan. Ve devam eden yeni birisini bulacaktı. Eskisini hemen unutarak. Sessiz, uzun bekleyiş.
Yasin Usta şekerleme faslını geçip derin uykuya kavuşmak üzere. Çırak, elini hafifçe omzuna koyuyor. Yavaşça sıkıyor. Usta, aralıyor göz kapaklarını azıcık daha uyusa, kafasını eğmiş olduğu sol omzu ıslanacak ağzından akan sularla. Sersemliyor önce, mavi gözlerini kocaman açıp hiddetle soruyor:
Hülya, arkadaşının sözünü tuttu. Bir daha Ahmet ile görüşmedi ama, onu her zaman ilk gün ki gibi sevdi. İstem dışı oluşturduğu ortam, onu sevdiği, unutamadığı ama kendisinden sadece yararlanmak için yaklaşan Ahmet’i aklına getirdi.
Çatlamaya yakın,yıllanmış bir şişeyim.Ruhum ise sonsuzluğundan sonra ki ilkbahar kadar sensizliğe muhtaç...