Seni Özledim
Uzakta olmanı isterken en yakınım ol diye dua ediyorum...
Beni sevdiğin zaman senden uzak,yokluğunda senle yaşıyorum..
Uzakta olmanı isterken en yakınım ol diye dua ediyorum...
Beni sevdiğin zaman senden uzak,yokluğunda senle yaşıyorum..
bazı gerçekler vardır saklanması lazımdır, bazı değerler vardır kaybetmeyi göze alamayacağınız... hayatda hiç birşey gözüktüğü gibi değildir, önemli olan gizemin arkasındaki gerçekleri göre bilmektir...
Sevmek sana ulaşmak mı ? yoksa...
sen mutluyken mutlu olmak mı?yoksa...
...
cinsellik sonrası evlilik nasıldır. işte bunu anlatan bir öykü. bu konuyu hiç düşünmüşmüydünüz?
bir acayip gündü. bir iki gün önceki güzel günlere inat, yağmur yağıyordu kıskanç kıskanç...kadıköy pusluydu, kadıköy ıslaktı ve kadıköy`den ayrılırken gözlerimde öyle...kırmızı bir gül ve gravatımla iskeledeydim.iş çıkışı bir toplantıdan gelmiş olmanın y
Gelmeyeceksin biliyorum; sorgulamıyorum hayatı,nedenini aramıyorum gidişinin,şahit olduğum tek şey durdurdun zamanı ve güneş artık ısıtmıyor bu kenti...
Tanık olduğum en naif aşk sanırım onların ki.En çıkarsız, yalansız-dolansız, ihanetsiz( en azından şimdilik öyle), şiddet içermeyen, incinmelerin ve kalpte cam kırıklarının olmadığı bir aşk.
insan bazı şeyleri öncen hissediyor sanki. yoksa bu şarkı mutlu günlerimdeyken de canımı böylesine yakamazdı…
Beklentiler sadece zaman içerisinde çürümüş muhabbetlerde kalıyor. Çıtımı bile çıkarmıyorum. Sen, şaşkın gözlerle bana bakıyorsun. Aslında sen de ne yapacağını bilemiyorsun. Belki sen de bir aşk yaşıyorsun şu anda.
Perdeler davetsiz bir yelle salındı, dışardan hanımelleri geldi ve Semiha'nın gözlerini bahar şefkâtiyle usulca sildi.
Sezsiz limanlar aradım umutsuzca içimdeki fırtınaya,bir boşluğu doldurmasını istedim tuttuğum ellerin,yalnızlığımı boş gözlerle doldurdum,hayallerimi bilinmeyen uzaklara giden trenlere yükledim,sancılarımı hastane koridorlarının duvarlarına yazdım...kanatlarını yeni çırpmaya başlayan bir kuş misali döküldün dudaklarımdan,kalemim hayat verdiğinde sana sen vazgeçilmezim oldun.işte böyle bişey benim için yazmak ve yazdıklarımı paylaşmak.
Bir aşkın öyküsü bu;Hayatın savurduğu insanların ,rüzgara karşı durup geriye döndüklerinde yakaladıkları ve oradan devam etmeye çabaladıkları acımasız bir aşk öyküsü.
Aşk yüzünden başı derde giren Nefise'nin, o günden bu yana kalbi boştu. Boş olmasına boştu; ama kalbine girmek için can atanlar da yok değildi. En başta çiftlik kâhyasının oğlu... Son bir aya kadar. kendisine az kur yapmamıştı. Yüz bulamayınca da çekip gitmişti. Kendisini ne sanıyordu? Tamam! Yakışıklılığına bir
Saat ona inat edercesine yavaş ilerliyordu... Oysa o aksın, geçsin, gitsin ya da gelsin istiyordu aslında...O gelsin...
Birlikte mutlu geçirebilecekleri sayılı durakları sessiz bekleyişle tüketmek ne acı. Kaç durak birlikte gidebilirlerdi ki bir arada. Elbet biri inecekti birazdan. Ve devam eden yeni birisini bulacaktı. Eskisini hemen unutarak. Sessiz, uzun bekleyiş.
Sonunda gelmişti beklenen, hayallerinin en güzel yerinde gelmese olmazdı zaten...