..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Paranýz varsa toprak alýn. Artýk üretmiyorlar. -Mark Twain
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Fantastik > Levent Ölçer




29 Haziran 2012
Althar'ýn Akýncýlarý: Altýngöl ve Ejderha (4. Bölüm)  
Kýlýçkasaba ve Kabukada kavgalarýna dair...

Levent Ölçer


"Baaah, bizim topçu hergeleler iyi iþ çýkartýyor, düþman epey seyrek dalgalar halinde gelecek. En azýndan þimdilik..."diyerek drekligine doðru güldü Shoku. Büyülü bir "çokludiyar" katmanlarý yaratýðý olan Çozz sadece kedice hýrladý ve hafifçe esnedi. Cüce melezi güldü.


:AFAB:
Kuþatma silahlarýnýn yaðdýrdýðý yüksek güçlü patlayýcý özellikteki mermilere karþýn Kristalköy'ün ana savunmasý ayaktaydý. Bununla beraber kuþatan koca ordunun hala takviye aldýðý ve her geçen saat güçlendiði de bir gerçekti. Limandan eski hýzla olmasa da hala fareadam gemileri dýþarý çýkýyordu ve süratle cephelere dönüp saldýrýlarý güçlendiriyordu.

Ulma bütün bu olanlar karþýsýnda çok düþünceliydi. Kristalköy bu saldýrýya bir süre daha sorunsuzca dayanabilirdi ama dayanmak yetmeyecekti. Bu kuþatmayý kýrýp daðýtmalý ve Derindere'ye yardýma gitmeliydi. Artýk hareketin yönü çok açýkça belli oluyordu. Derindere'nin hedef olduðunu görebiliyordu bütün Beþler.

Gilmos ve kaplanlar gibi dövüþen ordusu bir þeyler yapmaya baþlamýþtý bile. Kýlýçkasaba sözcüsü ve yöneticisi olan general ozan için durmak ve saldýrýya göðüs germek diye bir þey yoktu. Kuþatan dört kanattan ikisinin üzerine gizli saldýrý kapýlarýndan öyle þiddetli bir çýkýþ yapmýþtý ki ilk kuþatma lejyonu neredeyse anýnda ezilip geçilmiþti. Ýkinci kuþatma lejyonu zorlukla tutunmuþtu ama onlarýn morali de kýsa sürede diðer iki lejyonun kuþatma silahlarýndan yükselen patlama sesleri ile sarsýlmýþtý. Kýlýçkasabalý Gececiler... Bunlar iþlerinde çok iyiydi.
Hala üç koca kuþatma lejyonu olmasýna raðmen ve bunlar arkadan takviye almalarýna raðmen, Kýlýçkasaba artýk kuþatma silahlarýndan çok cýlýz ve gýdýklayan bir saldýrý alýyordu. Bu yine de gelen takviye ile süratle deðiþebilirdi ve buradaki korven ordusu da elli bin kiþilik koca bir gerçek olarak önlerindeydi.
Beyaz ýþýltýlarla yanan ve parlak zýrh ile kuþanmýþ beyaz cüppeli muhteþem bir grifonun üzerindeki savaþçý Gilmos idi. Muhteþem ve güzel yaratýðýn kahraman süvarisinin savaþ alaný üzerinde seçkin muhafýzlarýyla uçarak söylediði þarký, Kýlýçkasaba'nýn kýlýçlarýna güç verirken, düþman saflarýna korku ve kuþku çöküyordu. Gilmos'un kaplanlarý bastýrýyordu. Elinde ýþýldayan ak kýlýcý ile gökte vuruþarak kendilerine önderlik eden bu cesur komutan ile cehennemin dibine bile fetih yapmaya gidebilirdi bu ordu. Nitekim önlerindeki de cehennemdi.

Gilmos leþ kokusunu duydu ve muskalarý daha söylemeden güçlü büyücülerin yolda olduðunu biliyordu. Yönünü çevirdi ve on iki grifon, lider grifonu izleyerek yönlerini leþkanatlar ile etkanatlardan oluþan sürüye çevirdi.
Grifonlarýn kama düzenindeki dalýþýnýn ardýndan ýþýktan þimþekler ve karanlýk alevlerden bir patlama gökyüzünü inletti. Bir sürü etkanat ve yedi leþkanat yere cansýz savruldu. Bir grifon yere ölü düþerken yaralý süvarisi pelerininin büyüsü ile yere yavaþça inmeyi baþardý. Kýsa sürede etrafý etkanatlar ile çevrilse de grifon süvarisi bir dakika içinde çevresini temizlemiþti ve yaralarýna bir þifa büyüsü yapýyordu. Elgardin genç ama çok cengaver bir elf paladindi.

Leþkanat lideri ve beþ fedaisinin karþýsýnda ýþýldayan ak kýlýcý, muhteþem altýngüllü siyah kalkaný ile Gilmos vardý ve kara büyülerin karþýsýnda dudaklarýnda dua gibi okuduðu kadim ezgiler ile þarký söylüyordu. O söylerken karþýsýndaki karanklýk çatýrdýyor ve kaplanlarý daha bir þevkle vuruyordu.

Ordularýn kapýþmasýnda Kýlýçkasaba ordusu kuþatma tabyalarýna yavaþ ama karalý adýmlarla ilerliyordu. Testudo formasyonlarý ve falankslar yanýnda elmas ve kama düzenlerinden, içi okçu ve büyücü dolu çemberlerden oluþan bu aðýr yürüyen dev, önüne çýkan korven birliklerini bir filin karýncayý ezmesi gibi eziyordu. Sayýca bire beþ daha zayýf konumda olmalarý Gilmos'un Kaplanlarý için hiç sorun deðildi. Ýyi eðitimli, çelik disiplinli kahraman askerler mekanik bir mükemmellikle düzenli olarak ön saflardakileri yemek, içecek ve dinlenme için geriye çekerek döndürüyor, çelik ve büyü ile korunan arka saflarda tazelik kazanan askerler sýra tekrar onlara geldiðinde daha bir canlý dövüþüyordu.
Korven gücü bu denli cesur bir çýkýþa sadece zeplinlerinden gelen kýsýtlý destek ile karþý koyabiliyordu. Zeplinleri Kýlýçkasaba'nýn üç kalyonu tarafýndan sürekli hýzlý ve mesafeli saldýrýlarla taciz edilip parçalanan, orduya yerde destek veren güçlendirilmiþ etdevleri sistemli biçimde indirilen, savaþsürüleri büyücü ve silahþörlere yem olan korven gücü neredeyse kýrýlma noktasýndaydý. Cesur çýkýþ riskini alan Gilmos aldýðý riskin meyvelerini toplamaya çok yakýndý. Ama...

Gilmos üzerine çöken altý leþkanattan beþ tanesini parçalamýþ ve süvarilerinin de iþini bitirmiþti ama liderleri olan Kararahip kolay lokma olmamaya kararlýydý. Yaralý leþkanadýný yere indirmiþ ve üzerinden atlarken hýzlý bir dönüþtürücü büyü ile yaratýðý zehirli bir bombaya dönüþtürmüþtü. Gilmos iþi bitirmek için yaklaþýyordu bu esnada. Grifonun üzerine sinsice fýrlayan leþkanat, güzel yaratýkla havada boðuþup taklalar atmaya baþladýðýnda ozan bu kavgayý grifon dostuna býrakýp kendini yere atmýþtý.

Grifon patlayan leþkanat yüzünden yaralý ve acýlý biçimde az ilerde göl sularýnýn kenarýna yere düþerken Gilmos intikam yemini etti ve bir ölüm þarkýsý okumaya baþladý. Düþmana ölüm; Söylediði þarký buydu.
Elinde ateþten asasý ve çevresinde ýþýldayan yeþil uðursuz halesi ile kararahip ileri yürüdü. Güldü ve haykýrdý. Asasýný uzattý ve emretti. Asadan fýrlayan kocaman bir yeþil enerji mýzraðý Gilmos ile hemen buluþtu. Iþýk patlamasý kocamandý. Toz duman olmuþtu ortalýk. Ölüm þarkýsý sustu.

Iþýk azalýp toz duman aralandýðýnda orada elinde kalkaný ile gayet sakin duran bir Gilmos vardý. Kalkan saldýrýyý tutmuþtu. Rahip þaþkýnlýk ve korkuyla geriye bir adým atarken bir eliyle cüppesinin içinden iki kaya parçasý çýkardý. Gilmos ile arasýna savurdu. Büyülü sözcükleriyle emretti ve yer sarsýlýp gürledi. Toprak ve kaya toz duman ile patlayarak havaya savruldu.Yozlaþtýrýlmýþ iki toprak elementali topraktan koca kuleler gibi yükselirken rahip bir kez daha güldü. Bu iki koca yaþlý elemental Gilmos'u epey bir meþgul edecekti.
General koþtu ve kalkaný ile dört metrelik elementalin üzerine bütün gücüyle bindirdi. Hýzlý hareket gücü veren çizmelerinin, dað dayanýklýlýðý veren zýrhýnýn ve dev gücü veren eldivenlerinin sayesinde vurduðu darbe sonunda, elemental kendi özü olan topraða doðru sendeledi. Düþmedi. Toprak elementalini düþürmek zordu. Düþürmeyi de hedeflememiþti Gilmos. Kalkanýnýn yüzü ile deve arka arkaya üç kez daha vurdu ve dev bu üç vuruþun her defasýnda daha çok acý ile haykýrdý.
Rahip þaþkýnlýðýn pençesinde izlerken diðer elemental hamle etmiþti ama Gilmos dans ederek þarký söylüyor ve elementali çok kötü dövüyordu. Canavar sersemlemiþti ve kýlýcýný henüz kaldýrmamýþ ozana bir sürü açýk veriyordu.
Derken zamaný geldi ve fýrsat ortaya çýktý. Elementali sersemleten kalkanýn içindeki sýr bileþik sayesinde, ozan akateþle yanan kýlýcýný kaldýrdý ve elementalin göðsündeki özüne, tereyaðýna daldýrýlan kýzgýn bir býçak gibi, soktu. Akkor ak namlulu kýlýcýn vuruþu ile elemental anýnda silikleþmeye ve dokunulmazlaþmaya baþladý. Ýkinci elemental için kýlcýný kurtarmýþ ve hazýr olan Gilmos gülümsedi. Bu altýngül armalý siyah kalkaný seviyordu. Bu kalkanýn içinde çok güçlü bir kristal parçasý gizliydi ve o kristalin doðasý büyücülerin çok nefret ettiði çok kýymetli bir þey idi.

Diðer elementali yok etmek daha kýsa sürdü çünkü rahip artýk uyanmýþtý ve büyülerini hazýrlýyordu, Gilmos'un süratle bu rahibi bitirmesi gerekiyordu. Rahip bu durumun farkýndaydý. Gülümsüyordu.
Gilmos ona doðru koþarken bu fareadamýn gülümsemesindeki bir þeyden çok rahatsýz oldu. Ama bir an sonra onun yanýndaydý ve korven rahibini kýlýcýnýn ucuna geçirip kafasýný kesip atmýþtý. Bitmiþti.

General arkasýný dönüp yaralý grifonunun durumuna bakmaya yürürken yukarýdaki savaþta adamlarýnýn zor fakat iyi iþ çýkardýðýný görebiliyordu. Leþkanatlar daðýlmýþtý ve etkanatlar da Kýlýçkasaba'nýn þahinbaþlý kanatlý atlarýna binen büyü kullanýcýsý silahþörler tarafýndan acýmasýzca uzaktan indiriliyordu.
Ama bir þeyler oluyordu. Uðursuz ve karanlýk bir þeyler oluyor, lanetli bir soðuk savaþ alanlarýna doðru akýyordu. Gilmos ürperdi. Bu geleni tanýyordu!

Bir þarkýya baþladý kahraman ozan. Iþýða ve yaþama dair, mücadeleye ve fedakarlýða dair güçlü, canlý bir þarkýya baþladý.

***********

Düþmanlarýn Kabukada'ya kýyamet gibi bir karþýlamayla yaklaþmasýný izliyordu kocaman ve etkileyici silüet. Yanýndaki ejder ve kaplan karýþýmý gibi duran kanatlý vahþi kedisi -drekligi- ile kendi hareket planýný oluþturuyordu. Koyu mavi derili, bir at cüssesindeki yaratýk sinsice gölgeden gölgeye sýçrayýp süzülüyor ve karanlýklarda uçup etrafý kolaçan ediyordu.
Shokunami bir melez idi. Ýldar dünyasýndaki farklý ýrklarýn doðal yollarla, talihsiz yollarla ya da büyü deneyleri yoluyla melezleþmesi hiç de nadir bir þey deðildi. Çeþitli ýrklarýn yaþadýðý bu renkli diyardaki en ilginç melezlerden bir tanesi kuþkusuz cüce melezleri idi. Cüce ve insan melezi olan Shokunami bir avcýydý. Av Tanrýsý Kadjan'ýn kutsadýðý avcýlardan biri olan Shokunami çekik gözleri, esmer karanlýk teni, beline inen iki kol örülmüþ kara sakallarý ve dev bir cüceyi andýran bodur tipli; geniþ omuzlu, kocccaman kaslý, dayanýklý ve 1.80'lik görüntüsü ile dikkat çekici bir tipti. Siyah, kahverengi ve yeþil gri tonlardaki kolcu giysileri ve zýrhý kuþanmýþtý. Yýllanmýþ silahþör tecrübeli ve ünlü bir gezgindi.

Shokunami tepeden týrnaða silahlý haliyle gezinirken aklýnda karar verdiði en uygun pozisyona ulaþtý ve boynuna asýlý çapraz çantasýndan cephane kutularýný çýkardý. Ýlk üç kutuyu hemen önüne koydu. Bunlar süratli ilk saldýrýda hemen tükenecekti. Diðerlerini kontrol ettikten sonra çantasýna geri koydu. Belindeki baltasýný ve katan kýlcý ile katan kamasýný kontrol etti. Tüfeðinin dürbün kapaklarýný açtý.
Tüfeði çok sevdiði bir Baþýmduman Daðý özel üretimiydi. Nesinfey300 idi bu modelin adý. Çok pahalý ve dehþetengiz bir modeldi bu dumanyay. Riss kristali ve büyü destekli tasarým, büyü kullanýcýsý silahþörler dýþýnda bu silahýn kullanýmýný oldukça kýsýtlayan bir özelliðiydi. Shokunami için bu tasarým tam onun için biçilmiþ kaftandý.
Kabukada kalesindeki büyük ve uzun menzilli toplardan saçýlan mermiler yaklaþmaya çalýþan korven mavnalarýnýn üzerine isabetle yaðýyordu ama bu gemiler hala ilerliyordu. Üstelik lanet fareadamlarýn hepsi batan mavnalarla dibe gitmiyordu çünkü fareadamlar çok iyi yüzücülerdi. Yine de yaklaþan 200 parçalýk donanma epey bir sopa yiyor ve kaçýnma manevralarý esnasýnda sürat ve formasyon kaybediyordu. Daðýnýk öncüler kýyýya küçük guruplar halinde çýkarken savunucularýn mitralyözlerine ve kýlýçlarýna yenik düþmekte gecikmiyorlardý. Ama öncülerin arkasý kalabalýktý ve savaþ er ya da geç çýkartma faslýný geçip karaya dönecekti. Bunu geciktirmek için yaklaþan filoyu durmadan taciz eden mavnalara ve kadýrgalara raðmen sayý sütünlüðü hala çok büyüktü.

"Baaah, bizim topçu hergeleler iyi iþ çýkartýyor, düþman epey seyrek dalgalar halinde gelecek. En azýndan þimdilik..."diyerek drekligine doðru güldü Shoku. Büyülü bir "çokludiyar" katmanlarý yaratýðý olan Çozz sadece kedice hýrladý ve hafifçe esnedi. Cüce melezi güldü.

Yalnýz ve özgür doðalý kolcularýn yaþam felsefesi ile uyumlu bir saldýrý planýyla yol çýkmýþtý Shokunami. Tek baþýna ve genel savunma önlemlerinden baðýmsýz biçimde savaþmaya izni olan cüce, kuzeydoðu sahilindeydi. Sinsi saldýrýlarýn hedefi olmasý çok muhtemel bir sahil bölgesi seçmiþ ve o bölgeye tuzaklarýný kurup sinmiþti. Tam da beklediði gibi ilk sinsi gemiler ona doðru gelen rotalarýnda görülüyordu. Menziline girmelerini beklerken avcý gülümsedi. Ýþaret etti ve dreklig de ileri konumuna doðru sinsice yola çýktý. Mavi bir dreklig olan Çozz, yýldýrým ve hava unsurlarýnýn güçleriyle kuþanmýþ halde hedeflerine yaklaþýyordu.

Hedefte sekiz mavna vardý. Buðu ve ilüzyon büyülerinden destek alarak sinsice dolanmýþ ve ana saldýrýnýn arkasýnda kalan bir saldýrý rotasýndan doðu limaný yakýnlarýna çýkartma yapma amacýyla gelmiþtiler. Bu burada mühendis büyücüler ve pek muhtemelen çok sayýda gece avcýsý olduðu anlamýna geliyordu.
Sahip olduðu -çok güçlü büyülerle iþlenmiþ- dürbünden, ilk hedeflerini gözüne kestirirken bunun doðru olduðunu görüyordu Shokunami. Bunlar arasýnda üç mavna dolusu gece avcýsý vardý ve diðerleri et devleri ve piyadelerden oluþuyordu. Sesizleþtirici týlsýmla iþli namlu en gerideki ve diðer mavnalarýn en az gördüðü mavnayý niþan aldý. Niþan destek ayaklarý güzelce sabitlenmiþ koca Nesinfey300 sessizce ölüm þarkýsýný fýsýldamaya baþladý. Seri halde parmaðý týk týk týk diye tetiði çekerken Shokunami hiç ýskalamýyordu. Dümenci ve sonra da iki büyü kullanýcýsý ilk önce düþtü. Sonra yüzbaþýlardan biri ve iki çavuþ ile üç onbaþý onlarý izledi. Sonra yaylým ateþi gibi kalabalýk mavnanýn içini hedef aldý yarý cüce. Atýþlarý hiç ýskalamýyordu bu kalabalýkta ve bazen bir mermi iki korveni öldürüyordu.
Ýlk mavna uyanýp çýðlýklarla diðerlerini de uyandýrmaya baþladýðýnda avcý koca bir kýyým yapmýþtý. Yaklaþýk dört yüz korven alan mavnanýn güvertesinde canlý kalmamýþtý ve alt güvertedekiler de bir dolu kayýp verdikten sonra artýk kafalarýný kaldýrýp üst güverteye çýkamýyordu. Bu da onlarý öldürecekti. Shoku silahýnýn alttaki ikinci namlusundaki büyülü mermiyi zehir týlsýmý ile yükleyen rünü çalýþtýrdý. Niþan aldý ve ateþ etti. Mavnayý vuran mermi güverteyi delip içeri giren baþýndan renksiz ve kokusuz çok güçlü bir zehri içeriye pompalamaya baþladý.

Shoku kendisine karþýlýk geleceðini biliyordu ve elini çabuk tuttu. Henüz ne olduðunu tam anlayamamýþ genç liderler kendini hemen gösteriyordu ve bu yaþlanmalarýný önleyici bir hataydý. Shoku'nun seriye geçen keskin niþancý atýþlarý dört mavnanýn komuta kademesini ciddi ölçüde seyrettiðinde mavnalar karaya daha da yaklaþmýþ ve gizliliði býrakýp hýzlanmýþtý.

Zamaný gelmiþti. Shokunami patlayýcý atýþlarýný hazýrladý ve gönderdi. Önce bir ve iki derken üç ve dördüncü atýþlar ile iki mavnayý havaya uçurdu. Hala zamaný varken bir diðer mavnaya daha patlayýcý mermilerden iki tane daha gönderdi. Mermilerin etkisi çok inanýlmazdý çünkü bunlarýn faturasýný bizzat Kaptan Sözcü Tutez'in kiþisel bütçesi karþýlýyordu. Tutez yakýn adamlarýnýn sadece en iyisiyle kuþanmasýný isterdi.
Daha karaya ayak basamadan epey ciddi bir karþý koymayla karþýlaþýp ciddi kayýp veren mavnalar yine de ilerlediler ve sahile ayak bastýlar. Siyah kumlu uzun ve dar sahilin kayalýk duvar gibi onlara bakan cephesinde, yukarýlara giden patikalarý ve yollarý biliyordu gece avcýsý öncüler. Yol göstermek için atýldýlar ve birlikler onlarý izledi. Ama burada ölen çavuþlarýn ve yüzbaþýlarýn yokluðu artýk hissediliyordu. Eþgüdüm kaybolmuþtu ve daðýnýk, düzensiz bir ilerleyiþ vardý. Dürbünüyle ve yerleþtiridiði gözcü örümceklerinin gözleriyle izleyen Shokunami gülümsedi. Ýþler tam istediði gibi gidiyordu.

En arkadan gelen en kalabalýk gurubun baþýndaki büyücüyü gördü avcý. Etrafýndaki koruma halesini ve muhafýz silahþörleri de gördü. Umursamadý. Büyü kýrýcý güçlü mermisini hazýrladý ve niþan aldý. Tetiði çekti. Daha o mermi hedefe vurmadan ikinci bir mermiyi hazýrladý. Ve gönderdi. Faz mermisiydi bu giden. Patlayýcý mermilerden bile daha pahalý ve nadir bir oyuncaktý bu.
Ýlk mermi ile büyücünün bütün koruma büyüleri düþtüðünde silahþörler atýþ yapaný aramaya koyulmuþtu ve büyücünün önüne ellerindeki kalkanlarý ile siper oluyorlardý. Ama bu ikinci mermi bütün o korven vücutlarýný, zýrhlarýný, kalkanlarýný ve büyücünün kendi zýrhýný es geçti. Onlarý yok saydý. Ve büyücüyü tam kalbinden vurdu. Vurduðu yerde koca bir delik hemen oluþtu ve korvenin bedeni çarpýlýp bozularak ikiye bölündü. Güçlü mühendis büyücü iþte böyle öldü ve bu saldýrýnýn baþarýlý olabilmesinin yegane umudunu gece avcýlarýnýn ellerine býraktý. Onlar þimdi yarý cücenin öncelikli hedefiydi.
Shokunami ve Çozz artýk ava çýkmýþtý. Ýkili yarlarda ve patikalarda, çok iyi bildikleri oyun sahasýnda avlanýyorlardý. Çozz pençe ve diþleriyle gececileri ve yýldýrýmlý saldýrýsýyla da piyade guruplarýný acýmasýzca avlýyordu. Saçýlan misket vuruþlarýyla piyadeleri beþerli yirmi beþerli guruplar halinde tek atýþta bitiren Shoku da onun hemen yanýndaydý. Örümcek gözcülerin gösterdiði hedeflere süratle uçuyor, sýçrýyor, koþuyor ve avlýyordular.

Bir noktada artýk kalan korven güçleri birleþmiþti. Bu kalanlar kalabalýk bir kol halinde uzun, geniþ bir patikadan sahilden içerilere açýlan boðazýn eþiðine varýyorlardý. Cüce melezi orada önceden kurup gizlediði mitralyöz taretiyle onlarý bekliyordu.
Hepsinin olmasa da büyük bölümünün ölüm bölgesinden içeri girmesini bekledi ve sonra en uygun anda mitralyözün tetiðini asýldý Shokunami. Týlsýmlarla güçlendirilmiþ namludan ateþten oklar bir fýrtýna olup gürlemeye baþladýðýnda korven güruhu korkunç bir uluma ve ciyaklama ile kaçacak yer aramaya baþladý. Ön saflarýn düþmesinin ardýndan ortalar ve sonra onlarýn seyrekleþmesiyle de arka saflar mitralyözün gazabý ile tanýþtý. Bir dakika dolmadan bu uzun patikanýn üzeri korven leþlerinden küçük bir mezarlýða dönüþmüþtü. Mitralyöz sustuðunda tek tük inleyip kývranan birkaç fareadamdan baþka canlý yoktu yolun üstünde. Sað kalan bir avuç piyade olanca hýzlarýyla geriye, gemilerine doðru kaçýyordu.

Örümceklerin gözlerinden hareketi yakalamýþtý avcý. Üç korven vardý hala burada. Adanýn içlerine sýzan beþ taneyi sonra yakalayabilirdi ama önce bunlarý halletmeliydi. Varsýnlar bu gece avcýlarý onu avlarý zannetsindi. Salaðý oynayacaktý. Ölülerin arasýndaki hala inleyenlerin yanýna doðru yürüdü ve tüfeðinin süngüsünü kullanarak bu yaralýlara ölüm daðýtmaya baþladý. Üçüncü korveni öldürüp dördüncü yaralýya yürürken arkasýndan sinisice sýçrayýp üzerine çöküyordu gece avcýsý.

Süratle döndü ve kendini yana atarken silahýnýn süngüsünü yukarý ve saða doðru savurdu Shokunami. Normalde bu saldýrýyý savuþturabilecek olan gece avcýsý öfkeli ve gözünü kan bürümüþ duygusal saldýrýsý sýrasýnda tuzaðýnýn içinde tuzaða düþtüðünü görmemiþti. Beklenmedik derecede hazýrlýklý olan Shokunami kolayca bitirmiþti iþte onu.

Ýkinci avcý da süratle çöktü üzerine. Daha Shokunami silahýný, takýldýðý korvenin cesedinden çekemeden atlamýþtý kavgaya. Silahýný býraktý ve belinden tek ellik baltasýný çekerek karþýladý üzerine inen çifte gürzü. Saðlý sollu süratli darbeleri karþýladý ve aynen iade etti. Rakibi taktik deðiþtirip kendini uzun ve büyü kullanýcýsý olduðunu gösteren bir sýçramayla yirmi metre geriye attýðýnda, Shoku yýllanmýþ tecrübesiyle kemikleþmiþ bir tepki gösterdi. Baltasýný savurdu.
Büyülü ve riss kristalleriyle güçlendirilmiþ silah, sýrtýndan tüfeðini çekmiþ niþan alan korveni -yirmi metrelik hýzlý bir uçuþtan sonra- tam göðsünden bulmuþtu. Korven beþ metre kadar geriye uçtu ve ölü halde yere saçýldý.
Týslayan nefret dolu bir sese döndü Shokunami. Üzerine atýlan, bir elinde kalkanlý pençe silahý zehirle ýþýldayan ve diðer elinde kýsa saplý, uðursuz ateþ ýþýltýlý bir orak taþýyan son gece avcýsýydý. Cüce belindeki uzun katan kýlýcýný ve katan kamasýný süratle, ustalýkla çekti. Bir savaþ narasý ile ileri atýldý. Korven de aynen üzerine geliyordu. Ýki rakip saldýrýlarýný þimþekli ve gözlerin görme kabiliyetiyle alay eden hýzlarda savurarak, birkaç tur bir çember çizdiler birbirlerinin çevresinde. Ve sonra durdular.
Fareadam bir kýsa an sonra önce dizlerinin üzerine, sonra da yüzüstü kayalýk zemine bir kan gölünün içine düþtü. Üzerinde otuza yakýn kesik vardý ve kan kaybýndan ölmüþtü. Cüce avcýnýn silahlarýndaki kanatýcý efsunu çok sinsiydi.
Çozz ile arasýndaki telepatik aðdan drekligin de kalan korvenleri ve avcýlardan ikisini yakaldýðýný biliyordu Shokunami. Geriye sadece bir iki formalite kalmýþtý. Onlarý avlamak için süratle yola koyuldu. Çozz'un gözleri kalanlarýn yerini ona gösteriyordu. Bundan sonrasý çocuk oyuncaðýydý. Bundan sonra bu sahile ikinci bir dalga gelene kadar gidip güneye yardým edecekti.

*****
(devam edecek)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn fantastik kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
2012: Ölülerin Ýntikamý
Althar'ýn Akýncýlarý: Altýngöl ve Ejderha (9. Bölüm - Son - )
2012: Ölülerin Ýntikamý (3)
Yeþilgözlü Þeytan'ýn Gecesi
Güneþ ve Ölüm (Giriþ)
Yaþam Hasatlayan Smir
Güneþ ve Ölüm (3. Bölüm)
Cennette Bir Sabah
Althar'ýn Akýncýlarý: Altýngöl ve Ejderha (6. Bölüm)
Yaþam Hasatlayan Smir (2)

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Tatlý Sert
Zeytin Karasý
1996 Yýlý
Ufuklar: Kýrmýzý Bölge - 18
Kovan Savaþlarý (1. Bölüm)
Kovan Savaþlarý (2. Bölüm)
Yaz 2011
Ufuklar: Diversity Antalya
Ufuklar: Bronz'un Mesajý

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Barbar Conan'ýn Ölüm Þarkýsý [Þiir]
Her Ýnsan Öldürür Sevdiðini [Þiir]
Kovan Savaþlarý Öyküleri [Roman]
Uzun Yol (1. - 100. Sayfalar) [Roman]
Sevgi, Mutluluk, Özgürlük ve Hayat Üzerine Felsefe [Deneme]
Tanklamak Ne Demek? [Deneme]
Ya Ýstiklal Ya Ölüm [Deneme]
Ölüm / Kalým [Deneme]
Uyanýklýk [Deneme]
Uzayda Hayat Var mý? [Deneme]


Levent Ölçer kimdir?

Fantazyada büyü, teknoloji ve aksiyon Ýldar'da buluþuyor. 07/10/2017 tarihinde þimdi diyebilirim ki neredeyse 2 senedir tek kelime yazmadým. . . 2 senedir yazar tarafým ölü. oysa oldugum þeyler içinde olmayý en sevdiðim þey yazar olmaktý :) Topraðý bol olsun.

Etkilendiði Yazarlar:
Süpermen, Robert E. Howard, Tolkien, Salvatore, Jules Verne, Battalgazi, David Eddings, Michael Moorcock.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Levent Ölçer, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.