Ellerimde öksüzlüğün
Gözlerimde sen.
Dolaştım caddelerinde bu gece / İstanbul’un.
Havada keskin bir yalnızlık kokusu
Kulaklarımda / yokluğunun
Beynimde yankılanan uğultusu vardı.

Seni bir daha görememenin korkusuyla
Yoğruluyordu yüreğimde / kahreden yalnızlığım.
Beşiktaş’ta, Emirgân’da, Bebek’te
Aradı gözlerim / yaşam kırıntıları.
Ancak
Kördü koca şehir / sağırdı hem de
Yalnızca
Son nefesindeki hastanın cılız soluğu vardı.

Serseri bir kurşun gibi
Dolaşıyorken bedenim / İstanbul’da
İçime yalnızlıklar ve hüzün yağmaktaydı.....
Bilmediğim caddelerde yürüyorken bu gece
Başlıyordu isyana / sana tutkun yüreğim,
Yırtarak bedenimi fırlamak istiyordu.
Akmaktaydı içimde
Asi / coşkun bir ırmak
Bentlerini yıkarak.
Gitmişsin / yokmuşsun sen
Uzaktaymışsın benden,
Söz dinlemez bir çocuk olmuş deli yüreğim
Girdiğim her sokakta seni aramaktaydı.

Peki ya o martılar
Martılar neredeydi?
Sırça bir kâse gibi / kırılmış koca şehir
Bölük pörçük dağılmış / karışmış caddeleri
Bulamadım yolumu,
Yürüdüğüm bu caddenin adı neydi sevdiğim?
Bu gece içinde kaybolduğum
Buraya nasıl geldim?
Şu an şimdi nerdeyim?
Evim bana kimbilir
Ne kadar uzaktaydı...

Sevdiğim!
İçti beni hasretin / İstanbul’la beraber,
Yokluğunda İstanbul / derdime ortak olmuş
O da benle birlikte
Yasını tutmaktaydı.