Bir ada ve orada yaşayan insanlar. 1492 yılında sömürgeci İspanya tarafından sömürülmeye başladıktan 1898 yılına kadar zengin bir ada idi Küba. Ara sıra yerli halk ve İspanya sömürüsüne karşı çıkan Küba' lı İspanyollar ayaklanıyorlardı ama 1898-1902 yılları arasında bu kez ABD egemenliğine girmekten kurtulamadılar. 1902 yılında yönetimi yine ABD destekli diktatörlük almış. 1930'lardan 1959'a dek (Batsita döneminde) ABD'li milyarderlerin eğlence ve fuhuş merkezi haline sokulmuş bir ülke konumundan kurtulamamıştı. İlk ciddi baş kaldırı tarihi İspanya sömürge yıllarına dayansa bile, ABD' nin Kübayı ele geçirme niyetine karşı ilk uyanış, 19. yy Latin Amerikasında sömürgeciliğe ilk karşı çıkış fitili Jose Marti isimli Küba ulusal kahramanı tarafından ateşlenmiştir. Derlerki;

Küba Devrimi'nin Fidel'le başlayan sürecinin fikri temelleri o yıllara kadar gider. Fidel' in 1953 Moncado Kışlası baskınıyla girişitiği mücadele, ilk baskından sonra Castro, önce hapsedilir. Sonra Meksika'ya sürülür. 2 Aralık 1956'da Fidel ve Che'nin de aralarında bulunduğu 82 devrimcinin Küba'nın doğu sahillerine çıkmasıyla başlayan mücadelenin ikinci dönemi 1959 Ocak başlarında zafere ulaşır.

Bugün Küba ABD' nin ensesinde tüm baskı ve sindirme girişimine karşın hala ayakta ve var olmaya devam ediyor. Bizim anlatmaya calıştığımız Küba halkının onurlu tarihinin minik bir kesiti. Peki ABD Kübadan ne istiyor?

Bu gün Kübada devrim sonrası gerçekleşenlere bir bakalım bunu daha iyi kavrayabiliriz.

*60 yeni üniversite açılmıştır (Dünya ve bölgede sağlık alanında oldukça başarılı Tıp Fakültesi ağırlıklı).

*Onbinlerce spor kompleksi, Kültür Merkezi ve Enstitüler açılmıştır (sağlıklı bir kuşak ve sosyalizmin kültürel anlamda yerleşmesini sağlamak amaçlı).

*ABD'de binde 12, Türkiye'de binde 80 olan çocuk ölüm oranlarını binde 6'ya kadar düşürmüş bir ülke.

*Koruyucu hekimlik dalında çok ileri bir noktada olan Küba'da, ortalama yaşam süresi erkeklerde 75 kadınlarda 77'ye kadar yükselmiştir.

*Küba'da okuma yazma oranı %100 ve dokuzuncu sınıfa kadar zorunludur.

*Oy verme yaşı 16, sendikalaşma oranı yüzde 95'tir.

*Küba"da yaşayan herkes sağlık ve eğitim hizmetlerinden ücretsiz yararlanır.

*Küba enternasyonalist dayanışma anlamında Latin Amerika ve 3. Dünya ülkelerine binlerce doktor gönderen ve bu ülkelerden 17.000 Tıp öğrencisine ülkesinde ücretsiz eğitim veren tek ülkedir.

*İşsizliğin olmadığı Küba'da, her 100-120 aileye bir doktor düşüyor.

*Bütün yöneticiler yılda bir ay tarlalarda ya da üretimde çalışıyor.

*Nüfusu 11 milyon olan Küba'nın (yüzde 66'sı beyaz, yüzde 12'si zenci, yüzde 20 kadarı melez) tüm vatandaşları ırk ayrımı olmaksızın Halk Parlamentosunda eşit temsil ediliyor.

*Her ailenin gıda karnesi ve sağlıklı beslenme hakkı anayasal güvence altındadır.

Yukardaki her bir madde ABD'nin Kübayı hazm edemeyişinin bir nedeni olabilir mi siz ne dersiniz.
Kaynak olarak:www.khaos.info/tarih/ site kullanılmıştır.