Hüzün Baharım
Kaçıncı yıkıntıların arasında can bulduk söylesene.Kaç kere kalkıp yola devam etmek için uğraştık ve her seferinde tökezledik…Kaç kere?
Kaçıncı yıkıntıların arasında can bulduk söylesene.Kaç kere kalkıp yola devam etmek için uğraştık ve her seferinde tökezledik…Kaç kere?
bu sabah gelirken çevreme bi baktımda bu hayatın bir parçası olduğunu bilmek ne kadar güzel bir duygu aslında bizi üzen şeylerin bile bu hayatın olmazsa olmazlarından olduğunun bilincinde olmak budenli yaşama bağlı olmak diyorum o kadar mutlu ediyorki insanı
Çocuklar çiçektir, okullarımızın, evlerimizin vazgeçilmez süsleridir. Her çocuk toprağın bağrında açan bir çiçektir. Kimse çiçeklerin daha az renkli olduğunu söyleyemez. Güllerini budayıp, dikenlerini besleyemezsiniz.
Sensizliğe alışmak mı ? Ben hiç sensiz kalmadım. Bilmiyorum yokluğunun dayanılmazlığını. Ne kadar uzakta olsan da, İnsan yarım yaşayamaz. Unutma !
Su diye düşlerini icerim sebillerden..Utanırım bazen, gözlerindeki nemli kirpikleri kurutamadigim icin...Üzülürüm inceden inceye, kapılarına bir gül tomurcugunda düsemedigim icin...
Göğsümüzden içeri sızan o garip duygunun adını koymaktan ödümüz patlar olsa da yinede istedik…
Yaşam böyle mi gerçekten? Yani gerçeklerle yaşayamayanların sığındığı
yer gölgeler dünyası mı? Asıllarının sürekli dinlendiği, gölgelerin ise hep çabaladığı bir dünya...
hangi iskelede yalnız kalırsan bilki yakarışların mektup bekler.ve onları sakın bekletmeyin...
Öyle bir duygusun ki hangi ten bana yaşattığın özlemi, aşkı, tazeliği, sıcaklığı hissettirebilir. Senin yanında kınalı bir kuzuyum Allah’ına kurban olduğum. Seni severken çöpleri karıştıran ve onun bunun artığıyla beslenmeye çalışan bir köpek nasıl olabilirim. Sen sevgilileriyle övünen erkek olmayı değil, karım diyerek mutlu olan erkek olmayı öğretirken
Umut ektiği tarlalar kuruduğunda, ölesiye susuzluk çeker insan. Hayat çoğu zaman seyrini ve hızını değiştirmeyen bir Doğu Ekspresi trenine benzer: Usul, gürültülü, yavaş… Ölüme doğru akıp gittiğini düşünürüz zamanın; ta ki o gelene kadar.
O diyorum. Adını söylemekten korkuyorum nedense. Dudaklarım kanar, yüreğim sızlar sanıyorum. Sonra
Seninle sevgiyi arkadaşlık, dostlukla
destekleyerek yaşamak isterken,
gücümüz ne yazık ki
aşka dayanamadı mı sevgili ?
Duvarlara vurdum, düşüncelerimi... Haykırdım içimsizliğimi...
Bakmadın, duymadın, anlayamadın beni...
sevginle boğulayım nefes nefese
en derinine çek bedenimi
senden kurtuluşum olmasın
İçinde birazcık sevgin olsaydı; Bana dair,
Bilseydin içimde kalan özlemini; Sana dair,
Böylesi kolay yalnız bırakmazdın beni, Bize dair.
Dostluk bize ölü şimdi.