Mühürlenen Dudaklarda Aşk
kız kendisiyle yüzleşmek istiyordu.artık olan biteni kendine anlatmalıydı.işte bu yazıda aşık bir kadının beyninin aşık bir kadının kalbine isyanı var.
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
kız kendisiyle yüzleşmek istiyordu.artık olan biteni kendine anlatmalıydı.işte bu yazıda aşık bir kadının beyninin aşık bir kadının kalbine isyanı var.
Derin bir of çeker tekrar kadehine doldurursun içkini.Eline alır pencere kenarına geçer camda çıkan gölgenle konuşursun..Yüzündeki kırışıklıkların ne zaman oluştuğunu anlamazsın bile.Zaman o kadar hızlı bir tren ki Hiçbir istasyonda durmuyor.Bindiğin bu trenden ancak öldüğünde inebiliyorsun.Trendeki arkadaşların çok garip.Hepsi dünya derdine kendisini kaptırmış kurma oyuncaklar misali her gün
İçimde sitem eden renkler, karşımda sen, yerde arda kalanlar… Unutmak ve uyumak düşüyor bana bir acıyı yaşamaktan geriye…
Dünyanın en eski ve köklü milletlerinin başında Türk Milleti gelmektedir.
Çok zengin ve köklü bir tarihimiz vardır.
Tarihte nice büyük zaferler kazanmışız.
Ecdadımıza yeryüzü dar gelmiştir.
On altı büyük Türk Devleti kurmuşuz.
İlk önermem üzerinde fanteziler ürettim.Bir direğe tırmandım tırnaklarımı çıkarıp...Direk çekmedi beni devrildi..Öyle bir yayıldım ki gökyüzünün
Hiç beklemediğim anda diğerlerinden daha sert, daha köpüklü bir dalga küçük çam dalını kumsalın su izlerinin ötesine yuvarladı. Onlarca dalga bıkmadan, usanmadan gelip onu yeniden yakalayıp suya geri götürmek için kumların üzerinde çırpındı. Hiç biri ona ulaşamadı.
Kediye pist dedik, köpeğe hoşt!..Kurban kestik dinsel inançların arkasına sığınıp.Hatta dini yanlış anlayıp domuz bağıyla,silahla,roketatarlarla,uçakla,biyolojik gazlarla ...
Elimde fener, karanlık bir yol beni bekle hayat, ben geliyorum…
Zifiri karanlıkların yolumu kestiği bu yer,kuru yapraklar ve yalmalayan adımlarımın patika yolda yüreğime verdiği boşluğun sesi…Aynada izlediğim gözaltı mor,hayatı mor aksim geliyor aklıma.
Sultanım,seni bu zillete haşr eden insan gürûhlarının,nâmahrem bedenlerini teslim edecekleri o hicran gününü büyük bir ümîd içinde bekliyorum...
Senin şu toz yığınları arasına düşmene sebep olan o ruhsuz,vicdansız kuklaları,Tanrı bir gün elbet ki mahv edecektir...
Sultanım,öyle geceler var ki,ayrılığının elemlerine katlanabilmek için,sinesinde türlü gam
Şebnem İşigüzel