Öykü > Kent

üzgün

Sen Ben ve Sensizlik

El salladı otobüsün ardından. Gözleriyle “uğurlar ola” dedi. Yüreğiyle sadakat yeminleri etti. Otobüs kaybolunca dağların arasından, bir boş yola bir de şehre baktı. Öylece dimdik durdu bir süre. O olmadan atılacak ilk adımdaydı sıra.

karışık

Kelimeler

Sonra birde baktım ki büyümüşüm. Oysa kimse büyümeyi isteyip istemediğimi sormamıştı bana. Ben elimde nerden bulduğumu hatırlamadığım tahta bir sopayla yol kenarından başlarını uzatan meraklı otların kafalarını koparıyordum, aslında düşman askerleriyle savaşıyordum, bir ülkenin kaderi benim ellerimdeydi çünkü. Ve kılıcım elimdeydi ve hilim hilim olmuş elbisemin deliklerinden giren

karamsar

Perdeleri Çekersem Biliyorum Hayat Daha Güzel Olacak

Bütün bu çile niyeydi. Oda dediğin tuğlalarla örülü bir hücre değil midir? Çoğu zaman üstüme üstüme gelen bu tuğla yığınlarını diğerlerinden farklı kılan neydi ki. Galiba bütün gizem pencerelerde saklı. Bu hücre bir mezara dönüştüğü zamanlarda yaşadığıma ve hayatın devam ettiğine şahitlik eden bu pencereler soluk veriyor bana.

nostaljik

Bir Tasvir Ya da Efsanenin Ölümü

Homojen tiplerin hüküm sürdüğü ve “fert”ten önce “grup”un geldiği “mahalle” denen yerleşim yerlerinde efsane olmak kolay iş değildir. Bir genç adam için bunun tek yolu vardır: delikanlı olmak. Burada delikanlılığı tanımlayacak ve bunun kurallarını öğretecek değilim. Ancak yine de açıklamak için söyleyeyim ki bu, köklü milletimizin ta Orta

üzgün

O Tepelerde

Tepede bulduğu düzlüğe çömelmiş, kıvrılmış bacaklarım yay gibi gerilse de zıplasam boşluğa doğru, gözlerimin önünde, karanlıkta ağlayan küçük çocuğa doğru... O ki hayatta herşeyi ama herşeyi yapabilirdi. O tepede otların üstüne sırtüstü uzanıp ihtişamlı bir geleceğin düşlerini görebilir, yaşadığı o dehşetli güzel günlerin tadına varabilirdi. Bense muhtemelen ömrümün

olumsuz

Tuonela

En vitrinli caddelerden geçiyor. En lambalı sokaklar... Geçmişini hatırlatan çağrışımlar nesneleşmiş bazı dükkanlarda. Baktıkça dalıyor. Daldıkça nedamet. Nedametle bakıyor, baktıkça buhran. Çok eşli bir özlem miydi bu uyanan?

olumlu

Sokağın Piyanisti

Kıyıdan biraz gerideki dar sokağın üç dört katlı, eski binalarında oturanlar genellikle birbirlerini tanıyan insanlardı. Aralarında burada doğup büyümüş olanlar bile vardı ki İstanbul gibi hareketli bir kent için bu pek de sık rastlanan bir durum değildi.

düşündürücü

Güzel İstanbul

Balat sahil yolunda, Eyüp istikametine doğru yürüyorum. Eski tarihi binaların arasında görünüyor bazı karanlık yüzler. Sanki insanlar çevresine çok fena bakıyor. Dua ediyorum. Allahtan hava karanlık değil. Ellerim cebimde,olduğu halde ıslık çalarak yürüyorum.

olumsuz

Ront-gen(i)-miz

Masadaki iç karartıcı fakat emektar diye tahammül edilen siyah masa lamba-
sıyla (bazıları abajur da der) sıcacık bir vedadan sonra, ellerimizi arkamızda
birleştirip, -onbeş dakika sonra durakta olacak- halk otob

olumsuz

Soyunma Odaları

Yurdumuzun önemli taihsel dönemecinde; Futbol seyircileri için kutsal bir ayin yeri gibi olan stadyumlardan birinin içine düşürüldüğü durum.

Başa Dön