Öykü > Ortamsal
Abdülrezzak Holding 2
…. ……… İşin kötü yanı, o zamanlar “ İlla ki de üçten aşağı kalmayın; her haneden en az üç çocuk isterim.” diye direten hükümet büyükleri de yoktu başımızda!... Bu sayılan nedenlerle Abdülrezzak, en kolay bir iş olan üreme gücünü sonuna kadar kullanarak dokuz çocuk babası oldu!...
Aslında Hep Ayrıydık
Çok canlar yaktılar,bir çok canı hayatla sevdiği arasında barut yapıp o kovanın dip kısmına ansızın vuran iğne oldular ama özünde sevmek yatan yürekleri yine de ayıramadılar.
Fanfinfon Çorbası
Malzemeleri okuyunca, ‘ Bu ne boktan çorba böyle , diye burun kıvıranlara bir
çift sözümüz var: Bu çorbanın başına bağdaş kurup kendisinden geçercesine kaşık
sallayanları görmüyor musunuz be kardeşim. Bir kere de ‘ hamdolsun , deyin yahu!...
Vedasız Ayrılıklardan Selamsız Sürgünlere Yolculuk
Mutluluğun kutusuna doldurulup paketlenen yalancı ayrılıklar yeniymiş gibi satılıyordu kırmızı halılı tezgahların üstünde ve halıların üstündeki o kırmızıların bir önceki hatıralardan kalan son emanet olduğunu bilemezdi daha önce bu yolu kullanmayanlar.Oysa ayrılıklar daha çok yaşıyor insanın toprağa sevdasından.Bu yüzden toprağın son emanetini güller taşıyor hemde en kırmızısından...
Parkta Otururken
Pastırma yazının bugünlerinde serin ve sakin bir yer bulmuş olması onu mutlu etti.Bu güzel ağacı diken ve yetiştirenleri tanımadığı halde sevgiyle andı.Şöyle bir çevresine bakındı.Karşıdaki narenciyenin duvarı soğuk soğuk yüzüne bakıyormuş gibi geldi,ama aldırış etmedi
Görme Engellinin Fendi Münasip Münasebattar' I Yendi
Ancaaak, plânlar boşuna yapıldı! Daha doğrusu yapılan planların uygulanmasına gerek kalmadı. Genel olarak oruçlu cami cemaatinin, ikindi namazından sonra iftar saatine yakın dakikalara kadar uyuması bilinen bir durumdur. O gün de öyle oldu. Ayrıca, akşama yaklaşıldığı saatlerde yemek telaşı nedeniyle de kahveden uzaklaşıldığı bir başka gerçekti Cami cemaatinin
Bir Büyüğe Danışmak Lazım...
Sen’ aklı baştan eden vasıflara sahip olan vefasız dilber; “ Yaşadıklarını inkar ve anılara ihanetinden mütevellit suçlu bulundun.! Bu günden itibaren unutulup, kalan ömürde asla hatırlanmamaya mahkum oldun”...
Ufunet
Kara deliklerden birine denk gelmiş gibiydim, zaman yoktu, ben de bir fotoğraf karesiydim sanki, kendimi seyrediyordum. Derken muhtemelen tuzla buz olan bir vazodan gelen gürültü yırttı attı o fotoğrafı.
Davetkâr Günışığı
Toprak sevdalısı Cahit Sıtkıya Her doğan günün bir dert olduğunu insan bu yaşa gelince anlarmış. Dizelerinden sonra Yeter ki gün eksilmesin penceremden serzenişlerini yazdıran gün, cüretkâr gülümsemesini göstermişti.
Dranaz
Bir kez olsun hayatta zoru başar.
Pes etme!
Ne çokmuş deyipte cayma.
Bir kez olsun kaçma!
ve sonuna dek oku !!!
Yürüyen Yatır
Söylentiler birbirini takip etti. Kimileri gece yarıları beyazlar giymiş ak sakallı bir ihtiyarı gördüğünü söylediğinde mahalle sakinleri iyice bir paniğe kapıldı. Hemen herkes bir şeyler söylüyordu. Bazıları bu olayın kıyametin bir habercisi olduğunu iddia ederken , kimileri artık yatırın ayağa kalkma zamanının geldiğini tartışmaya başlamıştı. Bu dedikodular yüzünden
Oltanın Ucundaki Balık
Bu hikayeyi, bir arkadaşı babama anlatmış. Babam da çok beğenmiş bana anlattı. Hikaye benimde hoşuma gitti. Sizlere anlatmayı uygun buldum. Hikaye bu ya , günün birinde. Diye başlamış.....
Efsunlu Oda
Kar yağdığında köyde hayat bitiyordu. Topu topu onbeş hane olan Rüzgarlı Köyü, kış uykusuna yatmıştı.Her canlı mümkün olduğunca az hareket ediyor,koyunlar ısınmak için birbirine sokuluyordu.İnekler yarı uykulu ve bezgin geviş getiriyor, sağılmak için sabırsızlanıyordu.Rüzgarlı Köyü kesif bir tezek kokusu altında kabuğuna çekilmişti.Her haneden hemen her saat başı aynı
Kürtaj
Rıza yine dile gelebilmişti. Mahir ise kendinden iyice geçmiş, elinde tuttuğu plastik bardağı artık ne şekilde görüyor ise, şaşkın bakışlar atıyor, sırıtıyordu. Gecenin ilerleyen zamanında Cavit'in kızı hakkında müstehcen sözler sarfedecek, bir kez daha ağzı burnu kırılacaktı. Şimdilik bardağa bakıp salya akıtıyordu.
Umut ve Yaşam
Eğer sık sık kollarındaki saatlere bakarak koşarcasına yürüyen bu sokağın meşgul insanları biraz olsun onlara baksalardı adam ve kızın küçücük bir adımla zaman denen çizginin sağına veyahut soluna geçtiklerini orada geniş bir anın içinde olduklarını fark edeceklerdi ve şaşacaklardı
Kümeler
Son Eklenenler
-
01
-
02
-
03
-
04
-
05
-
06
-
07
-
08
-
09
-
10
-
11
-
12
-
13
-
14
-
15
-
16
-
17
-
18
-
19
-
20