..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bu kitap çok gerekli bir açığı dolduruyor. -Moses Hadas
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Bireysel
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Ölümünün 16. Yılında Türkülerin Efendisi Erkan Ocaklı
M.NİHAT MALKOÇ
Deneme > Yaşam

M. NİHAT MALKOÇ Bundan 16 sene evvel büyük bir ses olan Erkan Ocaklı aramızdan ayrılmıştı. Türkülerini gönül heybesine doldurup genç denebilecek bir yaşta(59) bilinen meçhule yol almıştı. Karadeniz’in müzik üstadı, Karadenizlinin yürek sesi, gençliğimizi türküleriyle geçirdiğimiz Erkan Ocaklı "Ağla gozlerum ağla/Ben da ağlayacağum/Senun acilaruna nasil dayanacağum” diyordu bir güzel türküsünde. O ölünce Karadeniz türkülerini de yetim bırak

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Öykü > Bireysel
401 
 Bir Başka Bahar Günü  (AHMET ÜNAL ÇAM)

-Ben de öyle sayılırım.Biraz önce güzelliğinle gurur duyacağını zannettiğim için öyle söyledim. -Niçin ? -Şey... her kız senin gibi güzel olmak ister. -Güzel olduğuma sevinebilirim ama bununla gurur duymam. -Niye ? -İnsan kendi gayretiy
402 
 Çocuk Ruhum  (R. Eylül Aktaş)

Sen hep çocuk kal ki, içimdeki çocuk gitmesin...
403 
 Aynanın Yansıttığı Gerçek - 4  (ibrahim bektaş)

Neden ben de bu şekilde uzatmadan cevap veremiyorum cevap vermem gerekenlere,neden karşımdaki kırılmasın diye kendimi kırmaktan çekinmiyorum sürekli?Sür kardeşim gidebildiğin yere kadar gitmek istiyorum.Kimsenin olmadığı yükseklere çıkıp haykırmalıyım var gücümle ki çevremdekilere anlatamadığım derdimi dağa taşa, kurda kuşa anlatayım da benim de bu alemde bir yer kapladığımı bari onlar bilsin.Senin de ruhunu kurcalayan,bir türlü ortaya dökemediğin sırların yok mu Abay?Ey insanlar sizlerin de mi böyle bir sorununuz yok sadece ben miyim bu konuda yalnız kalan?Hep glüen adamlar çıkıyor karşıma ve kimsede dert yok.
404 
 Kiraz... (2. Bölüm)  (Kemal Yavuz Paracıkoğlu)

─Yavaş yavaş gelen her şey gibi, ansızın geliyor bahar, belli ede ede, sarmalayarak… âşık ıslatan yabani yağmurun; saçlarımı ıslatıyor damlacıkları, sindire sindire soluyorum, akciğerlerim ıslanıyor. kanatları ıslak bir kırlangıç kışı sağ salim atlatabilmiş, meyve ağaçlarındaki tomurcuklarla dans ederek sevinç çığlıkları atıyor… Yakında güller de açacak; güller, sarı, beyaz, kırmızı…Hissetmeyi seviyorum mutluluğu…Çok! Kendi kendimle barış ilan ediyorum. Barış, bana çok yakışıyor. ─
405 
 Uykusuz Yazıcının Küçük Kahramanı  (Handan Kurt)

Küçük kızı yıllardır izliyordum ,bu hikayenin baş kahramanı olmayı çoktan haketmişti. Vazgeçilmişliğin ve unutulmuşluğun eşiğinde küçük bir yürek... Duygu sömürüsünden uzak , çocukça bir bakış açısıyla depresyona sığınan annesine sıraladığı kelime oyunları... Ezberbozan çocukluk hallerinizi bir de bu küçük kızın sözcüklerinden dinlemeye ne dersiniz?
406 
 Görünüşte Terk  (diydembaylan)

Günlerden Pazar.Güneş kendini saklamak niyetinde.İçimde yavaş yavaş parlattığım ışık bana yol gösterecek. Eşyalarımı bir hafta önce topladım
407 
 Umutlar Bahar Gibidir Her Kıştan Sonra Mutlaka Gelen  (Sinan Yıldırım)

İçimde bin yıldır devam eden bir savaş var sanki ve yarın o savaşın yıl dönümü. Umutların yıkıldığı, mutluluk planlarının bir suikastte kurban gittikleri gün ve o günden sonra başlayan savaşta daha doğmamış çocuklar babalarını savaş meydanında kaybedeceklerdi. Umutlar çocuk gibidir ilk görüşte başlayan aşkla dünyaya gelecekleri kesinleşen. Umutlar bahar gibidir her kıştan sonra mutlaka gelen, umutlar hem tozpembedir hemde kan kırmızısı gibidir bedeli ödenmedikçe elde edilemeyen.
408 
 Serkeş Hasbi  (Musa Takçı)

İlginç bir portre
409 
 Kızılderili Eros  (Oguzhan Karahasan)

Ateşli silahın icadından sonra Aşk Tanrısı Eros kırık oku ve görünmez pegasusu ile sokaklarda avare avare dolaşmaya başladı...
410 
 Rüzgârın Fısıltısı I  (Aytekin Orhan)

“Sesler çizildi gecenin içine, suskunluk nöbetini tuttu zamanın…”
411 
 Doğduğum Topraklar  (Aziz DENiZ)

“Seni buraya bağlayan ne? Sen de gelsene!” diyordu. O’nun ardından gidecek cesareti bulamadım hiç kendimde. Ancak beni buraya bağlayan nedenler ondan sonraki günlerde kafamı kurcalamaya devam etti. İnsanın oturduğu toprakların altında ölüleri yoksa, o adam o toprağın insanı değildir, diyordu Marquez. Sahi bizi bu topraklara bağlayan neydi?
412 
 Kaptan Memo  (ayşe başak )

Eğer savaşta doğmuş bir çocuksanız acı ve gözyaşı kardeşinizdir. Doğarken attığınız çığlık, sizinle beraber büyür. Çığlık büyüdükçe siz daha fazla sağırlaşmaya çalışırsınız, ne zaman ki attığınız çığlıkları duymazsınız o zaman kazanırsınız.
413 
 Tuğba İle Tuna…  (Kemal Yavuz Paracıkoğlu)

YAŞLARI BİRBİRİNE YAKIN KIZ VE ERKEK EVLATLARINI BEBELİKLERİNDEN İTİBAREN BİR ODADA KAPATIP, HAYDİ BAKALIM, BİRLİKTE BÜYÜYÜN, SİZE ARKADAŞ, EBEVEYN ALAKASI FİLAN GEREKMEZ DİYEN EBEVEYNLERE BİR ÇİFT LAFIMIZ VARDI, ONU DA BU ÖYKÜ SAYESİNDE ETTİK...hiç kimse, benim çocuklarım melektir demesin, onlar melek değil, çocuktur...
414 
 Aldanma  (Ayten Suvak)

Bugün iyice anladım mevsimin döndüğünü, erkenden attım kendimi dışarılara. Babam arkamdan babacan babacan seslenedursun...
415 
 Benim Anna´m  (Dilek Asar)

Anna ile tanışmamız, memleket hasretinin yüreğimi dağlamaya, Türkiye’ deki çevremi, arkadaşlarımı özlemeye başladığım döneme raslar. O, yanımızdaki daireye yeni taşınmıştı. Orta boylu, balık etinde, uzun sarı saçları ama ille de ülkemin denizleri gibi koyu mavi, gülen gözleri ile kapımıza dikiliverdi. Anna kapının önünde durmadı. İçeriye girdi. Yaşantıma girdi. Güler yüzü, sıcaklığı, ilgisiyle tüm aileye sevdirdi kendisini. Kısa zamanda ailemden biri oldu. Beraber yedik içtik, beraber ağladık, beraber güldük.
416 
 Serseri Bir Hayat  (ALEYNA AYAZ)

içimdeki çocuğu öldürdünüz dünya, toplum, siz herkes uğraştı büyümem için ve başardı şimdi bende herkes gibiyim gözleri donuk -yüreği sevgisiz
417 
 Bir Gece Bir Aile  (Cahid Aylar)

Gece saat 22.15 i gösreriyordu.
418 
 Sahne 1 Deneme 1  (Muzaffer Can Ergin)

Böyle imiş hayat oyunu, zalim kurallı kara kaşlı bir siyah gelin, evlendiği gün dul kalan ve bu yüzden acımasız olan. Acımasız ve gaddar, bir ölüm eşliğinde izlermiş küçük yaratıkları......
419 
 Ben Yalnız Yağmuru İstemem  (Ayten Suvak)

Dün kendimi saçmasapan bir yalnızlık içinde buldum...
420 
 Üşüyorum! Savaş Çıkınca  (lanetliaziz)

Siyah bir noktayım, bunca noktalar arasında, bunca kalabalık arasında yanlızca daha bir koyu daha bir acı, bu yüzden akordum bozuk. Bunca yazılan yarım. Kimim neyim sorusunun dayanılmaz gerginliğini, kentlerin orta yerinde yaşamak ve çaresiz bu çılgınlığa katlanmak....

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Ardışık
Tayyibe Atay
Şiir > Sürrealizm
Fırtına
YILDIZ AKA
Öykü > Bireysel
Büyümek
YILDIZ AKA
Öykü > Bireysel
Azurit Yolu
YILDIZ AKA
Öykü > Bireysel
Gün Doğdu Seherden
Yeter Özhal
Öykü > Aşk ve Romantizm
Kim Bilir?
Yûşa Irmak
Öykü > Bireysel
Yalnızlık
Ersin KURT
Öykü > Bireysel
Maviden Bozma
PINAR ÖNALAN
Öykü > Bireysel

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.