..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Pek çok doktorun yardımı ile ölüyorum. -Büyük İskender
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Bireysel
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Dünya İyilik Günü
Aysel AKSÜMER
İnceleme > Dünya

Merhametin yürek dolusu doldurulduğu büyük bir istasyon olsaydı keşke. Yetkili ruh, usulca yanaşan yüreğe "Az sağa yanaş! Sana merhametin hasını doldurayım. Üstelik birinci kalite! Ömrün boyunca yol alırsın. Kimseyi de yarı yolda bırakmazsın! Hayat yolculuğun iyiliğe ve güzelliğe doğru su gibi akar! Gözün arkada kalmaz" diyebilseydi. Merhametsizliğin yuva yaptığı ruhlara belediye ekiplerince umumi bir temizlik yapılsaydı! Baca bakımı gibi m

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Öykü > Bireysel
41 
 Mevlana'ya Mektup 1  (Şebnem Pişkin)

Canım Efendim! Nacizane kulunuz bendeniz de hayatında ilk defa bir insana duyulan aşk duygusuyla tanıştı. Aşk'ı var olan her şeyde görmüştüm, bir insanda hariç... Gün o gündür ki o yüce duyguyu bir faniye karşı da hissettim.
42 
 İntikam  (Yeter Özhal)

Amir şoka girmişti. Telefonun diğer ucundan ses seda gelmiyordu. Şimdiye dek Okan'ın böylesine aptalca bir vukuatı hiç olmamıştı. Okan gibi tecrübeli bir baş komiser böylesine çocukça bir hata yapabilir miydi? “Alo, amirim? Duydunuz mu beni?” “Yeme lan beni, sen kimi kandırıyorsun sersem! Neyin peşindesin Okan? Sen değil miydin bu kızı kodese tıkalım amirim, çeksin cezasını zilli diyen, ha? Şimdi ne yalanlar sıkıyorsun bana? Bana bak, evin tam karşısındaki durağın yanındayız. Siyah minibüste seni bekliyorum, çabuk buraya gel. Alacağım façanı aşağıya, hadi çabuk!”
43 
 Diye Diye - 2019  (seçkin gündüz)

ha geldi ha gelecek diye diye
44 
 Siktiriboktan…  (Kemal Yavuz Paracıkoğlu)

Yazarın kendisine ait bir anekdottur.
45 
 İzdüşüm  (Türkan Abay)

Bilinçaltımızı hayatımıza yansıtırken dikkatli ve tedbirli olmalıyız.
46 
 Kuçiçane Partizan 1  (seyfullah ÇALIŞKAN)

Partizanlar sadece geceleyin köylere inerdi. Gündüzleri ormanlarda gizlenir, bir yere gideceklerse karanlık bastıktan sonra yürüyüşlerine başlarlardı. Köylüler önceleri dağlarda partizanların olduğunu bilmiyorlardı. Bulgar askerlerin kontrolündeki karakolları bastıktan, köylere devriyeye çıkan jandarmaları öldürmeye başladıktan sonra duyuldular.
47 
 Basgitar...  (Kemal Yavuz Paracıkoğlu)

Liseye başlayacağı yaz, amcasının döküm atölyesinde çalışmaya başladı. Sabahtan akşama kadar ya kum eliyordu, ya da dökülmüş parçaların üzerindeki çapakları taşa tutup temizliyordu. Patron, yeğenini öteki işçilerden farklı bir muameleye tabi tutmuyordu; onlar ne kadar çok çalışırsa, onlardan daha çok çalışmak zorunda kalıyordu.
48 
 Dönüp arkaya bakmak  (NUH KENİŞ)

Ne zaman Ne zaman kapıyı çarpsa çıksa Arkasına dönüp bir baktı ürpererek Bir kedi var mı diye..
49 
 Tapınak Yazıtı  (Ayhan)

Eski bir tapınak yazıtıdır.İ.Ö Xsentus 'un yazdığı bir yazıdır.
50 
 Keşke!  (Aysel AKSÜMER )

Kristal şekerlik, koca bir yıl özlemini çektiği rengârenk şekerlerine kavuşmanın tatlı sarhoşluğunda büfede yerini almıştı. Gümüş tabak da aynı yerde pırıl pırıl parlıyor sanki "ben de beyaz bademlerimle sütlü çikolatalarımla buradayım" der gibiydi. Hemen yanı başında arzı endam eden desenli antika kolonya şişesi ise limon ferahlığını üç gün boyunca damla damla yaşatmak için can atıyordu.
51 
 Yaşlı Adam Hikayesi 1  (Bekir Karadeniz)

Doğayla içiçe yaşayan yaşlı bir adamın öyküsü.
52 
 Ağrısız Zamanlar  (Hacer AKTAŞ)

"Düşündükçe derinleşiyor senden geriye kalan yara. Anladım. İnsan bir kere reddedilince anlamalı. Ama keşke daha önce anlasaydım beni bu kadar önyargılı dinlediğini. Görseydim bana ördüğün duvarları. “Sarılacak yeni şeyler bul demiştin.” Çok ağrıyınca sol bacağıma ve ağrımadığı zamanlarda ağrısız zamanlarıma bile sarılıyorum. Bilmiyorsun. "
53 
 Ereğli Çamlıyayla 2015 Toroslar Geçişi  (Mudi Beya)

Her ne kadar rehberimiz karşı geliyorsa da iş, ton balık konservesiyle zenginleştirilmiş salata ve ya bir parmak sucuk, bir domates ve bir yeşil biberle halvet olmuş makarnayı ateşten almadan iki dakika önce üzerine kibrit kutusu kadar kaşarı doğradıktan sonra iki yumurtayı ekledin mi, iki kadeh şarap sevisiyle akşam yemeği adeta ziyafete dönüşüyor. Amaç içip içip yerlere yatmak değilse sorun yok. Bu yemeklerle ayranı hiç önermiyorum. Aramızda bu tür yemeklerle ayran içenler olsaydı, 1120 yaşındaki Ana Ardıç’ ı görür görmez satır- matırla “ Buraya cami ve AVM yapalım! “ diye saldırabilirlerdi. İşte Ana Ardıç’ ın bu tip adamlardan çok çok uzaklarda olması nedeniyle bu denli yaşayabilmiştir kuşkusuz.
54 
 Nerede O Eski Öğretmenler…  (Kemal Yavuz Paracıkoğlu)

Ertesi günkü gazetenin manşeti: “Öğrenci Velisine Dayak… Kızını insafsızca döven matematik öğretmeninden hesap sorulması için okul idaresine başvuran veli de okul müdüründen dayak yedi…” Habere geniş bir yer ayrılmıştı
55 
 Karmaya Daha Var  (Alp Şahin)

Gomlegimin dugmesini acip kravatimi gevsetesim geliyor. Aksine, tam oturdugundan emin olmak icin iyice yukari cekiyorum. Prezentabl gorunmem gerek. Cunku biliyorum karakterimize neler giydigimizin degil, vucudumuza neler giydigimizin onemli oldugu yillari yasiyoruz.
56 
 Vurgun Yedi Yüreğim!..  (Emine Pişiren)

Yıllardır sulamış ve bakmış olduğunuz çok nadide ve sevdiğiniz bir çiçeği; birgün saksısında olmadığını görseniz, neler hissederdiiniz? Okuyacağınız hikaye gerçektir. Yaşayan benim. Ben bir anneyim.
57 
 Meçhul Besteci  (dilara balcı)

Tüm paslı çivilere sevgilerimle...
58 
 O Kız ve O Kadın  (Naki Aydoğan)

Her şey çok büyüktü, dünya kocamandı. Dağı taşı kasabayı şehirleri izlediği mi biliyordum. Bir kızı izlediğimi hiç bilmiyordum.
59 
 Bir Memurun Sabah Mesaisi Öncesi Gördükleri,düşündükleri  (Akakiy Akakiyeviç)

Her sabah gördüğü ve fakat bugün nedense göremediği, mezar kazıcısı mı yoksa mezarlık dilencisi mi olduğunu bir türlü kestiremediği, paspal kılıklı, kısa boylu, biçimsiz suratlı adam neredeydi acaba. Hiç usanmadan, çekinmeden, mezarlığın önünden geçen herkese el açar, para ister, ne dediği pek anlaşılmazdı. Zaman zaman da kendisi gibi oldukları kılıklarından ve tiplerinden belli olan birkaç kişiyle anlaşılmaz sözlerle kavga ederlerdi. Bu kavgaların nedeni de para yüzündendi. Mezarlığı ziyaret edenlerin verdikleri bahşişleri bölüşme meselesi yüzünden çıkardı genellikle bu kavgalar.
60 
  Kır Gelinciği  (Kâmuran Esen)

İçinde bir şeyler kaynamaya başladı Oya Hanım’ın.Yatağına sığmayan, coşkulu bir ırmağın sesini duyuyordu.Hemen kızına sarıldı.Sarıldığı beden, iki can taşıyordu.Onu yanaklarından öptü.Kızının ona bir torun vereceğine, kızının

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Ardışık
Tayyibe Atay
Şiir > Sürrealizm
Fırtına
YILDIZ AKA
Öykü > Bireysel
Büyümek
YILDIZ AKA
Öykü > Bireysel
Azurit Yolu
YILDIZ AKA
Öykü > Bireysel
Gün Doğdu Seherden
Yeter Özhal
Öykü > Aşk ve Romantizm
Kim Bilir?
Yûşa Irmak
Öykü > Bireysel
Yalnızlık
Ersin KURT
Öykü > Bireysel
Maviden Bozma
PINAR ÖNALAN
Öykü > Bireysel

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.