..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ben bir dünya yurttaþýyým. -Sokrates
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
ÝzEdebiyat - Yazar Portresi - Altuð Öztürk
Altuð Öztürk - Din ve Ýnsan
Site Ýçi Arama:


Deneme
  Nefretin ve Þiddetin Kaynaðý Dinden Uzak Yaþam (Altuð Öztürk) 18 Temmuz 2011 Din 

Her gün televizyonlarda ve gazetelerde, içi kin ve nefretle dolu insanlarýn gerçekleþtirdiði þiddet dolu haberlere tanýk oluyoruz. Huzur ve güven ortamýndan uzak, güçlünün güçsüzü ezdiði, hile ve yalanýn kol gezdiði, sevginin kalmadýðý, þiddetin her geçen gün daha da arttýðý, hoþgörü ve iyi niyetin unutulduðu bir dönem yaþýyoruz.

  Kuran'ý Okumak (Altuð Öztürk) 17 Mayýs 2010 Yaþam 

Allah’ýn emirlerini öðrenebileceðimiz tek kaynak olan Kuran’ý Kerim 1400 yýl önce peygamber efendimize vahyedilmiþtir.

  Affedici Olabilmek (Altuð Öztürk) 22 Mayýs 2010 Din 

Yüce Allah, sonsuz þefkat ve merhamet sahibidir. Allah’ýn affedici -Afüvv- sýfatý insanlar için çok büyük bir nimettir. Çünkü insan, hayatý boyunca pek çok hata yapar

  Allah'a Þükretmek (Altuð Öztürk) 24 Mayýs 2010 Din 

Çevremize þöyle bir bakarsak Allah'ý ve O'nun sonsuz gücünü tanýtan sayýsýz güzelliklerle dolu bir dünya görürüz.

  Allah'a Sýðýnmak (Altuð Öztürk) 31 Mayýs 2010 Din 

Ýnsanlar yaþadýðý sürece iyi ya da kötü olaylarla, çeþitli zorluklarla ve beklenmeyen bazý durumlarla karþýlaþýr. Tüm bunlar Yüce Rabbimizin insanlarý sýnamak için yarattýðý olaylardýr. Bu olaylarda gösterilen tavýr insanýn ahireti açýsýndan çok önemlidir.

  Þeytanýn Hedefi Dejenere Toplum (Altuð Öztürk) 4 Haziran 2010 Din 

Günümüzde tüm dünyada genel anlamda büyük bir ahlak çöküntüsü ve dejenerasyon yaþanmaktadýr. Özellikle gençler arasýnda görülen bu yozlaþma toplumlarýn geleceði açýsýndan son derece büyük tehlikeler doðurmaktadýr

  Cehennem (Altuð Öztürk) 14 Haziran 2010 Din 

Allah, hayatý ve ölümü belirli bir amaçla yaratmýþ, insanlara doðruyu ve yanlýþý öðreten hak kitaplar indirerek bu amacý onlara bildirmiþtir. Öðüt almayan ve kendini dünya hayatýnýn geçici ve sahte süslerine kaptýran insanlarý cehennemle müjdeleyen Allah ‘halat (ya da deve) iðnenin deliðinden geçinceye kadar cennete’ giremeyeceklerini bildirmiþtir

  Samimi Ýman (Altuð Öztürk) 16 Haziran 2010 Din 

Samimiyet ve içtenlik, kiþinin güvenilir ve saygýn olmasýna vesile olan çok önemli bir özelliktir. Samimi olan insanlar hayatlarýnýn her alanýnda bu güzel ahlaký sergileyerek topluma örnek olurlar.

  Cimrilik Etmek ve Malý Yýðýp Biriktirmek (Altuð Öztürk) 18 Haziran 2010 Din 

Bugün dünyada yaþanan savaþ ve çekiþmelerin temelinde mal mülkte çoðalma hýrsý yatar. Ülkeler topraklarýný, insanlarda gayrimenkullerini çoðaltmak için adeta yarýþýrlar. Bunun tek sebebi imandaki zafiyettir. Ahiret inancý eksik olan insanlar, bu dünyadan hiç ayrýlmayacakmýþçasýna dünya nimetleri için çalýþýp ahiretten gafil bir þekilde yaþarlar. ‘Kadýnlara, oðullara, kantar kantar yýðýlmýþ altýn ve gümüþe, salma güzel atlara, hayvanlara ve ekinlere duyulan tutkulu þehvet insanlara 'süslü ve çekici' kýlýndý. Bunlar, dünya hayatýnýn metaýdýr. Asýl varýlacak güzel yer Allah Katýnda olandýr.’ (Ali Ýmran Suresi, 14) ‘Onlar, dünya hayatýndan (yalnýzca) dýþta olaný bilirler. Ahiretten ise gafil olanlardýr.’ (Rum Suresi, 7) Mülkün gerçek sahibi Allah’týr. ‘Göklerin ve yerin mülkünün Allah'a ait olduðunu bilmiyor musun? O, kimi dilerse azaplandýrýr, kimi dilerse baðýþlar. Allah, herþeye güç yetirendir.’ (Maide Suresi, 40) Mülkün asýl sahibini bilen insan, sahip olduðu þeyleri kendisine baðýþlayan Allah’a þükreder ve Rabbimizin bildirdiði gibi malýnýn, "Ýhtiyaçtan artakalaný"ný (Bakara Suresi, 219) yoksullarla paylaþýr. ‘Onlarýn mallarýnda dilenip-isteyen (ve iffetinden dolayý istemeyip de) yoksul olan için de bir hak vardý.’ (Zariyat Suresi, 19) Allah ‘infak’ etmemiz gerektiðini bize pek çok ayette bildirmektedir. ‘Onlar ki, mallarýný gece, gündüz; gizli ve açýk infak ederler. ’ (Bakara Suresi, 274) Ancak Allah, ‘Kendinizin göz yummadan alamayacaðýnýz bayaðý þeyleri vermeye kalkýþmayýn’(Bakara Suresi, 267) ayetiyle de neleri infak etmemiz gerektiðini bildirmiþtir. Genelde insanlar yardým olarak kendilerinin kullanmadýklarý, beðenmedikleri þeyleri verirler. Oysa: ‘Sevdiðiniz þeylerden infak edinceye kadar asla iyiliðe eremezsiniz.’ (Ali Ýmran Suresi, 92) ayetiyle bunun yanlýþ bir tavýr olduðunu anlarýz. Kuran’daki bu sistem kuþkusuz dünyada yaþanan yoksulluðun ve ekonomik krizlerin çözümünü saðlayacak çok önemli bir adýmdýr. Günümüzde yaþanan açlýk ve yoksulluk sorununun, sadece devletin ya da birkaç kurumun yardýmýyla çözülmesini beklemek çok doðru bir hareket olmaz. Öncelikle insanlarýn kenara mal yýðýp biriktirme hýrsýndan vazgeçmeleri ve Allah’ýn kendilerine rýzýk olarak verdiklerini, ihtiyacý olanlarla paylaþmalarý gerekir. ‘Ýman etmiþ kullarýma söyle: "Alýþ-veriþin ve dostluðun olmadýðý o gün gelmezden evvel, dosdoðru namazý kýlsýnlar ve kendilerine rýzýk olarak verdiklerimizden gizli ve açýk infak etsinler.’ (Ýbrahim Suresi, 31) Bir insanýn birden fazla evinin, arabasýnýn olmasý ve geleceðini güvence altýna almak için daha da fazlasýný edinme arzusu þüphesiz þeytani bir düþüncenin ürünüdür. Genelde zengin insanlar ufak tefek yardýmlarla vicdanlarýný rahatlatýr ve kendilerine kalan mallarýna sýmsýký sarýlarak onlarý artýrmaya devam ederler. Anlaþýlmasý güç olan þey etrafýmýzda yaþayan pek çok yardýma muhtaç insan varken bu insanlarýn nasýl rahatça yastýklarýna baþlarýný koyabildikleridir. Bu tavýr bozukluðu sadece zengin insanlar için deðil kenara paralarýný ya da altýnlarýný yýðanlar için de düþünülebilir. Günümüzde ‘yastýk altý’ denilen sistem dinimiz açýsýndan olduðu kadar ekonomi açýsýndan da oldukça sakýncalý bir durumdur. Paranýn piyasada dönememesinden doðan ekonomik durgunluk krize dahi sebep olabilmektedir. Bu durumun yanlýþlýðý ‘Altýný ve gümüþü biriktirip de Allah yolunda harcamayanlar... Onlara acý bir azabý müjdele.’ (Tevbe Suresi, 34) ayetiyle de görülmektedir. Ýnsanlarýn kenara yýðdýklarý bu paralarý kullanmamalarýnýn temelinde gelecek korkusu vardýr. Ama gözden kaçýrdýklarý önemli bir nokta vardýr ki Allah, ‘kullarýndan rýzký dilediðine geniþletip-yayar ve ona kýsar da. (Sebe Suresi, 39) Ýnsan, ölüm aný gelip çattýðý zaman, ne ev, ne araba, ne de sahip olduðu hiç bir þeyi yanýnda götüremez. ‘Tereddi edeceði (baþaþaðý düþüþe uðrayacaðý) zaman, malý ona hiç yarar saðlamaz.’ (Leyl Suresi, 11) Tarihte yaþamýþ hiçbir zengin insana, öldüðü zaman malý fayda saðlamamýþtýr. Ölümle beraber herkes hayatýný adadýðý mallarýný dünyada býrakýp sadece iyi ve kötü amelleriyle Allah’ýn huzuruna çýkar. Ve iþte o geri dönüþü olmayan anda Allah bizi, verdiði nimetlerden dolayý sorgulayacaktýr. ‘Allah'ýn, bol ihsanýndan kendilerine verdiði þeylerde cimrilik edenler, bunun kendileri için hayýrlý olduðunu sanmasýnlar. Hayýr; bu, onlar için þerdir; kýyamet günü, cimrilik ettikleriyle tasmalandýrýlacaklardýr. Göklerin ve yerin mirasý Allah'ýndýr. Allah yaptýklarýnýzdan haberi olandýr.’ (Al-i Ýmran Suresi, 180) Hýrsýzlýk, dolandýrýcýlýk, fuhuþ, uyuþturucu kaçakçýlýðý ve her türlü ahlaksýzlýðýn yaþandýðý bu dünyada tek çözüm Kuran ahlakýyla yaþamaktýr. Bu güzel ahlakla bezenmiþ insanlar daha fazlasýna sahip olma hýrsýndan sýyrýlýp elindekileri paylaþma arzusunda olurlar. Bu da insanlar arasýndaki sýcaklýðý ve samimiyeti artýrýr. Bencillikten ve kibirden arýnýp sevgi ve merhametin güzelliðini yaþarlar. Tüm bu güzellikler hiç þüphesiz huzur ve güven dolu bir dünyaya açýlan kapýlardýr. ‘iyilik, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, Kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine raðmen, onu yakýnlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmýþa, isteyip-dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren; namazý dosdoðru kýlan, zekatý veren ve ahidleþtiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalýkta ve savaþýn kýzýþtýðý zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranýþlarýdýr). Ýþte bunlar, doðru olanlardýr ve müttaki olanlar da bunlardýr.’ (Bakara Suresi, 177) Altuð ÖZTÜRK

  Allah'ýn Emir ve Yasaklarýna Uymak (Altuð Öztürk) 23 Haziran 2010 Din 

Günümüzde insanlarýn birçoðu, Kuran ayetlerinin bir kýsmýný yerine getirirken bir kýsmýný da gözardý ederler. Bazen de yerine getirdikleri ibadetleri Allah rýzasý için deðil toplumun deðer yargýlarýna uymak için yaparlar.

  Dinsizliði Yayma Yöntemleri (Altuð Öztürk) 25 Haziran 2010 Din 

Ýnsanlarýn Kuran ahlakýna uygun yaþamalarýný engellemek için yoðun çaba sarfeden þeytan, türlü oyunlarla dinsizliði yaymaya çalýþarak, kendi sistemini topluma yerleþtirmeyi amaçlar. Allah’ýn varlýðýnýn milyonlarca delili olmasýna raðmen, þeytanýn telkini ile bunu farkedemeyen bazý insanlar, inkarda direnerek din ahlakýný yaþamaktan kaçarlar. Bununla da kalmaz büyük bir mücadele yürüterek dinsiz bir toplum yaratmaya çalýþýrlar.

  Çoðunluða Uymamak (Altuð Öztürk) 28 Haziran 2010 Din 

Ýnsanlarýn çoðunun sahip olduðu ortak yanýlgýlarýndan biri, çoðunluðun uyduðu þeylerin doðru olduðuna inanmaktýr.

  Þeytanýn Sistemi (Altuð Öztürk) 30 Haziran 2010 Din 

Kuran ahlakýndan uzak olan insanlar hayatlarýný cahiliye toplumunun kurallarýna göre yaþarlar. Bu yaþam tarzýna öylesine kapýlýrlar ki, içinde bulunduklarý þeytani sistemin verdiði zararýn farkýna bile varamazlar.

  Her Nefis Ölümü Tadacaktýr (Altuð Öztürk) 2 Temmuz 2010 Din 

Ýnsanýn sýmsýký baðlandýðý dünya hayatýndan bir ayrýlýþtýr ölüm. Sanki derin bir uykudan uyanýr gibi... Ýnsanlarýn konuþmaktan ya da düþünmekten hoþlanmadýklarý ölüm kesin olarak yaþanacak, asýl olan ahiret hayatýna geçiþ gerçekleþecek ve dünyaya dönüþ asla mümkün olmayacaktýr.

  Boþ Ýþlerden ve Sözlerden Kaçýnmak (Altuð Öztürk) 5 Temmuz 2010 Din 

Allah’a iman etmeyen insanlar, yaþamlarýnýn dünya hayatýyla sýnýrlý olduðunu düþündüklerinden dolayý ahiret hayatý için herhangi bir þey yapma gereði duymazlar. Ahireti düþünmeyen bu insanlar zamanlarýný boþ sözlere dalarak, ne kendilerine ne de çevresindekilere fayda saðlamayacak konuþmalarla ve boþ iþlerle oyalanarak harcarlar. "Onlarýn kalpleri tutkuyla oyalanmadadýr..."

  En Güzele Ulaþabilmek (Altuð Öztürk) 7 Temmuz 2010 Din 

Güzel olan her þey insaný etkiler ve sahip olma isteði uyandýrýr. Güzel bir eþ, güzel bir ev, araba, güzel bir hayat… Ýnsanlarýn yaþamlarý boyunca hedefledikleri, ulaþabilmek için büyük çabalar sarf ettikleri sayýsýz amaç; güzel olaný elde etme isteði…

  Namazda Huþu Ýçinde Olmak (Altuð Öztürk) 12 Temmuz 2010 Din 

‘Namaz, mü'minler üzerinde vakitleri belirlenmiþ bir farzdýr.’ (Nisa Suresi, 103) ve insanlara hayatlarý boyunca sürdürmeleri emredilen çok önemli bir ibadettir.

  Cennet (Altuð Öztürk) 14 Temmuz 2010 Din 

Allah, hayatý ve ölümü belirli bir amaçla yaratmýþ, insanlara doðruyu ve yanlýþý öðreten hak kitaplar indirerek bu amacý onlara bildirmiþtir. Dünya hayatýnýn geçici ve sahte bir süsten ibaret olduðunu fark edip hayatýný ona göre düzenleyen insan için Allah, sonsuz cenneti vaat etmektedir.

  Dinsizliði Yayma Yöntemleri (Altuð Öztürk) 16 Temmuz 2010 Din 

Ýnsanlarýn Kuran ahlakýna uygun yaþamalarýný engellemek için yoðun çaba sarfeden þeytan, türlü oyunlarla dinsizliði yaymaya çalýþarak, kendi sistemini topluma yerleþtirmeyi amaçlar. Allah’ýn varlýðýnýn milyonlarca delili olmasýna raðmen, þeytanýn telkini ile bunu farkedemeyen bazý insanlar, inkarda direnerek din ahlakýný yaþamaktan kaçarlar. Bununla da kalmaz büyük bir mücadele yürüterek dinsiz bir toplum yaratmaya çalýþýrlar.

  Dünya Hayatý Oyun ve Oyalanmadýr (Altuð Öztürk) 19 Temmuz 2010 Din 

Yaþadýðýmýz her an, Allah’ýn bizler için yarattýðý güzelliklerle ve nimetlerle karþýlaþýrýz; soluduðumuz hava, doðadaki muhteþem manzaralar, çiçekler, yüzlerce çeþit hayvan ve yaþamýmýzý sürdürmemiz için gerekli olan sayýsýz yiyecek…

  Allah Affedicidir (Altuð Öztürk) 21 Temmuz 2010 Din 

Ýnsan, yaratýlmýþ bütün canlýlarýn içinde en nankör olanýdýr. Ezeli düþmaný olan þeytan ve nefsinin sýnýr tanýmaz tutkularý vesilesi ile günaha çok yakýndýr. Yaþamý boyunca pek çok hata yapar. Kusursuz, eksikliklerden münezzeh olan tek varlýk Allah’týr. ‘TEVVAB’ (günahlarý baðýþlayan) sýfatýyla Allah insanlara, tevbe etmeleri durumunda günahlarýný baðýþlayacaðýný bildirmiþtir.

  Hayali Yaþarken Gerçeði Kaybetmek (Altuð Öztürk) 26 Temmuz 2010 Din 

Yeryüzünde yaþayan çoðu insan hayatý boyunca pek çok hayal kurar ve bunlara ulaþabilmek için çok çalýþýr. Kimi bu dünyaya yönelik hayaller kurarken, kimi de Ýslam uðruna yapabileceklerini ve tüm bunlarýn kendisini ulaþtýracaðý güzel sonucu düþünür, hayal eder.

  Allah Korkusu (Altuð Öztürk) 28 Temmuz 2010 Din 

Ýnsanlar arasýnda yaygýn olan bir inanca göre Allah' tan korkmak yerine Allah' ý sevmek yeterli görülür. Bu çarpýk anlayýþ insaný gaflete sürükleyen en önemli nedenlerden biridir.

  Çoðunluða Uymamak (Altuð Öztürk) 30 Temmuz 2010 Din 

Ýnsanlarýn çoðunun sahip olduðu ortak yanýlgýlarýndan biri, çoðunluðun uyduðu þeylerin doðru olduðuna inanmaktýr.

  Kaçýnýlmaz Son Ölüm (Altuð Öztürk) 2 Aðustos 2010 Din 

Dünyada yaþayan milyarlarca insanýn hayattaki tek amacý iyi bir iþe, kariyere, ve mutlu bir aileye sahip olabilmektir. Bunun haricinde baþka bir amaçlarý yoktur. Zaten tüm bunlara ulaþabilmek için çabalarken geriye çok fazla zamanlarý da kalmaz.

  Kadýn ve Ýslam (Altuð Öztürk) 2 Aðustos 2010 Din 

Toplumda kadýnlarýn ikinci plana atýlmasý, deðer görmemesi, ezilmesi, þiddete maruz kalmasý tüm dünyada yaþanan önemli bir sorundur. Kadýnlarý düþük akýllý ve zayýf karakterli görmeleri kadýnýn toplum içerisinde erkekten daha az deðer görmesine neden olmaktadýr.

  Sabýr (Altuð Öztürk) 6 Aðustos 2010 Din 

Sabýr, sadece zorluklar karþýsýnda deðil, hayatýn her anýnda yaþanmasý gereken güzel bir ahlak özelliðidir. Sabýr; ‘ Rabbin için sabret.’ (Müddessir Suresi,7) ayetinden de anlaþýlacaðý gibi yalnýzca Allah rýzasý içindir.

  Hesap Günü (Altuð Öztürk) 9 Aðustos 2010 Din 

Dünyada yaþayan insanlarýn büyük çoðunluðu için hayat sadece bu dünyayla sýnýrlýdýr ve ölümle birlikte herþey sona erecektir. Bu yüzden kendilerini sadece bu dünyanýn meþgalelerine adar, ahiretleri için hiçbir þey yapmazlar. Bazý insanlar ise ahirete inanýrlar ancak inandýklarý halde Allah yolunda yaþamak yerine dünya hayatýnýn dýþta görünenine kapýlýrlar ve gaflet içinde yaþarlar.

  Bakteriler (Altuð Öztürk) 14 Aðustos 2010 Yaþam 

Biyokimyasal etkileri bakýmýndan, canlýlar âleminin dengesini saðlamada çok büyük önem taþýyan bakteriler, sayýlarý oldukça fazla olan ve hemen hemen her yerde yaþayabilen canlýlardýr. Hýzla çoðalma özelliðine sahip olan bakteriler, tüm ekosistem ve insanlarýn yaþamýnda önemli bir yere sahiptirler.

  Kötülüðü Örgütleyip Düzenleyenler (Altuð Öztürk) 16 Aðustos 2010 Din 

Yeryüzünde yaþayan genç yaþlý, kadýn erkek milyonlarca insanýn pek çok farklý özelliklerine raðmen ortak bazý yönleri vardýr. Bunlardan biri kötülük yapma hissidir. Genelde bütün insanlarda bu his vardýr. Ancak bazý insanlar, ihtiyaç duyduðunda içlerindeki bu isteði harekete geçirebilir. Genellikle çevresinden tepki almaktan çekinen bu insanlar akýllarýndaki kötülükleri ortaya koymaktan kaçýnýr ve gizli olarak yaparlar.

  Özgürlüðe Tutsak Olmak (Altuð Öztürk) 23 Aðustos 2010 Din 

Özgürlük kelime anlamýyla 'her türlü dýþ etkiden baðýmsýz olarak insanýn kendi iradesine, kendi düþüncesine dayanarak karar vermesi durumu' dur. Her türlü dýþ etkiyi reddeden ve sadece kendi iradesine dayanarak karar veren insanlara göre Allah 'a inanmak ve O'nun emir ve yasaklarýný uygulamak tutsaklýktýr.

  Denizatý (Altuð Öztürk) 28 Aðustos 2010 Yaþam 

Yeryüzünde yaþayan milyarlarca canlýdan sadece bir tanesidir denizatý. Diðer balýk türlerinden çok farklý özelliklere sahip olan denizatýnýn baþý at kafasýna benzer. Küçük aðzý, hortum biçimindeki burnu, kemiklerle kaplý vücudu, öne kývrýlan kavrayýcý kuyruðu ve yüzgeci en belirgin özelliklerindendir.

  Þeytanýn Oyunlarý (Altuð Öztürk) 6 Eylül 2010 Yaþam 

Ýnsanýn yaratýlýþýyla Allah'a isyan eden þeytanýn tek amacý, Kuran'ý Kerim'de bildirilen ayetlerden anlaþýldýðý üzere insanlarý Allah'ýn yolundan saptýrmak ve kendisiyle birlikte cehenneme sürüklemektir. (Þeytan)Dedi ki: "Madem öyle, beni azdýrdýðýndan dolayý onlar(ý insanlarý saptýrmak) için mutlaka Senin dosdoðru yolunda (pusu kurup) oturacaðým. Sonra muhakkak önlerinden, arkalarýndan, saðlarýndan ve sollarýndan sokulacaðým. Onlarýn çoðunu þükredici bulmayacaksýn." (Araf Suresi, 16- 17) Pek çok insan farkýnda olmasa da þeytanýn yolunda cehenneme doðru adým adým ilerlemektedir.

  Zengin Fakir Ayrýmý (Altuð Öztürk) 20 Eylül 2010 Din 

Dünya hayatýna sýmsýký baðlý olan insanlar birbirlerini tevazu, akýl, merhamet, þefkat, fedakarlýk gibi Kuran ahlakýnýn kazandýrdýðý üstün özelliklere göre deðil; zenginlik, güzellik gibi geçici dünyevi kriterlere göre deðerlendirirler. Bu bakýþ açýsýnýn sonunda zengin - fakir ayrýmý yaparak insanlara karþý; mimiklerine, ses tonuna, bakýþlarýna kadar yansýyan deðiþik tavýrlar sergilerler.

  Kuran Ahlakýnýn Getirdiði Güzellikler (Altuð Öztürk) 4 Ekim 2010 Din 

Allah'ýn varlýðýna inanan bir insanýn ilk yapmasý gereken, Yaratýcýsý'nýn emir ve yasaklarýný öðrenmektir. Allah'ýn razý olacaðý ahlaký, davranýþlarý, yaþam biçimini, emir ve yasaklarýný öðrenebileceði en önemli kaynak ise Kuran’ý Kerim’dir.

  Allah'ýn Yaratma Sanatý Kelebekler (Altuð Öztürk) 11 Ekim 2010 Din 

Görünümüyle ve birbirinden farklý desenleriyle insanda hayranlýk uyandýran kelebekler, Allah’ýn benzersiz yaratma sanatýnýn birer tecellisidirler.

  Ýnsan Vücudundaki Ahenk (Altuð Öztürk) 18 Ekim 2010 Din 

Ýnsan vücudunu incelediðimizde her bir parçasýnda ayrý bir mükemmelliðe þahit oluruz. Göz, beyin, kalp, böbrek gibi pek çok organ ve sistem insaný hayranlýða sürükleyecek kadar önemli iþlevlere sahiptir ve her biri birbiriyle uyum ve ahenk içinde görevlerini yerine getirir.

  Allah'a Sýðýnmak (Altuð Öztürk) 1 Kasým 2010 Din 

Ýnsanlar yaþadýðý sürece iyi ya da kötü olaylarla, çeþitli zorluklarla ve beklenmeyen bazý durumlarla karþýlaþýr. Tüm bunlar Yüce Rabbimizin insanlarý sýnamak için yarattýðý olaylardýr. Bu olaylarda gösterilen tavýr insanýn ahireti açýsýndan çok önemlidir.

  Allah'ýn Nimeti Çile (Altuð Öztürk) 15 Kasým 2010 Din 

Çile, zulüm, zorluk ve yaþanan tüm olumsuzluklar, kaderde varolan ve Allah tarafýndan özel olarak yaratýlmýþ olaylardýr. Çile ve zorluklar, toplumun bazý kesimlerinde ‘kadersizlik’ olarak yorumlanýr. Oysa çile insan için çok büyük nimettir…

  Müslümanlara Uygulanan Zulme Karþý Birlik Olmak (Altuð Öztürk) 6 Aralýk 2010 Din 

Dünyanýn dört bir köþesinde yýllardýr Müslümanlara karþý baský ve þiddet uygulanmakta, hiç bitmeyen çatýþmalar ve zulüm sonucunda milyonlarca masum Müslüman hayatýný kaybetmekte, binlercesi ise sakat kalmaktadýr. Bu zulümler halen Filistin, Afganistan ve Doðu Türkistan gibi Ýslam ülkelerinde tüm þiddetiyle devam etmektedir.

  Medyanýn Gücü (Altuð Öztürk) 20 Aralýk 2010 Din 

Medyanýn toplum üzerindeki etkisinin ne kadar büyük olduðunu hepimiz biliyoruz. Hergün gazete, televizyon ve internet aracýlýðýyla, istenilen bilgi, haber, yorumlar insanlara ‘istenildiði’ gibi verilmekte ve beyinler çok ince ayarlarla kontrol altýna alýnmaktadýr.

  Yeni Yýla Girerken (Altuð Öztürk) 31 Aralýk 2010 Din 

Zaman su gibi akýp geçerken yepyeni bir yýla merhaba demek üzereyiz. Herkesin yeni yýl dilekleri genelde aynýdýr.. Saðlýk, mutluluk ve baþarý dolu bir yýl...

  Kuran'ý Gözardý Edenler (Altuð Öztürk) 3 Ocak 2011 Din 

Toplumun bazý kesimlerinde hakim olan din anlayýþý, Kuran’a uygun olmayan bilgilerden ve tamamen batýl inançlardan oluþmaktadýr.

  Toplumun Ýlacý Þefkat ve Merhamet (Altuð Öztürk) 17 Ocak 2011 Din 

Mutlu ve huzurlu bir toplumun oluþabilmesi için Kuran'da tarif edilen gerçek merhamet anlayýþýnýn, o toplumun insanlarý tarafýndan yaþanmasý gerekir. Merhamet ve þefkat anlayýþý yaþanmadýðý sürece kargaþa ve huzursuzluk o toplumdan eksik olmaz. Çünkü merhametin ve sevginin olmadýðý yerde sevgisizlik ve zulüm vardýr.

  Müminlerin Farký (Altuð Öztürk) 5 Þubat 2011 Din 

Ýçinde yaþadýðýmýz toplumda birbirinden farklý karakterlere sahip yüzlerce insan yaþar. Kimi kýskanç, kimi hýrslý, kimi hoþgörülü kimi sinirli, kimi kavgacý… saymakla bitmeyecek kadar çok karaktere ve huya sahip milyonlarca insan.

  Ýsyana ve Þirke Sürükleyen Þarký Sözleri (Altuð Öztürk) 21 Þubat 2011 Din 

Allah’ý seven ve O’ndan korkan müminler, her koþulda kadere tam olarak teslim olurlar. Dünyada yaþadýklarý her zorluðun karþýlýðýný ahirette alacaklarýný umarak en güzel ahlaký göstermeye çalýþýrlar. Ve bunda kararlý davranarak asla isyan etmezler.

  Dini Alaya Alan Fýkralara Gülmek (Altuð Öztürk) 27 Þubat 2011 Din 

Allah’ý yeterince sevmeyen ve O’ndan gereði gibi korkmayan bir toplumda yaygýn olarak görülen bazý davranýþlar vardýr. Zina, hýrsýzlýk, dedikodu, yalan, riya, yolsuzluk… gibi.

  Boþanmalarda Kadýnlar Maðdur Edilmemeli (Altuð Öztürk) 14 Mart 2011 Din 

Siz bu satýrlarý okurken dünyanýn dört bir yanýnda milyonlarca insan evleniyor, ayný anda ayrýlýk kararlarý alýnýyor ve evlilikler tek bir imzayla sonlandýrýlýyor. Büyük emeklerle ve sevgiyle kurulan yuvalar anlamsýz tartýþmalarla, kýskançlýklarla, ihanetlerle ya da karþý taraf ile olan tüm çýkar iliþkilerinin sona ermesiyle yýkýlýyor…

  Ýnananlarýn Birbirine Karþý Tavrý (Altuð Öztürk) 29 Mart 2011 Din 

Yeryüzünde deðiþik inançlara, siyasi görüþlere, fikirlere sahip birbirinden farklý milyonlarca insan bir arada yaþar. Ýnançlarý ve hayata bakýþ açýlarý ne kadar farklý da olsa birbirlerine saygý duymak ve hoþgörüyle yaklaþmak durumundadýrlar. Saygý ve hoþgörünün olmadýðý, birinin diðerine zorla fikirlerini ve inançlarýný dayattýðý bir toplumda çatýþmalar ve gerginlik asla eksik olmaz.

  Dini Aay Alan Fýkralara Gülmek (Altuð Öztürk) 11 Nisan 2011 Din 

Allah’ý yeterince sevmeyen ve O’ndan gereði gibi korkmayan bir toplumda yaygýn olarak görülen bazý davranýþlar vardýr. Zina, hýrsýzlýk, dedikodu, yalan, riya, yolsuzluk… gibi. Bu davranýþlarýn Allah tarafýndan kesin olarak yasaklandýðý bilindiði halde, insanlarýn çoðu gereken titizliði göstermezler. Bu durum kiþilerin inancýnýn gerçekliði ve gücü ile alakalýdýr. Gerçek anlamda inançlý bir insan için Allah’ýn tüm emir ve yasaklarý önemlidir.

  Hayata Bakýþ (Altuð Öztürk) 25 Nisan 2011 Din 

Etrafýnýzda sürekli söylenen, birþeylerden þikayet eden insanlara mutlaka rastlamýþsýnýzdýr. Genelde toplumun her kesiminde bu tür insanlarýn varlýðýna þahit oluruz. Hatta belki biz de o insanlardan biriyizdir. Ýþler planladýðýmýz gibi gitmediði zaman verdiðimiz tepkiler, kullandýðýmýz sözler ve aklýmýzdan geçenler, hayata bakýþýmýzýn bir resmidir aslýnda.

  Güzel Ahlakta Kararlý Olmak (Altuð Öztürk) 9 Mayýs 2011 Din 

Kuran’ý Kerim, insanlar için bir yaþam rehberidir. Yüce Rabbimizin en güzel ahlaký bildirdiði Kuran’ý okumak ve emir ve yasaklarýný titizlikle uygulamak her Müslüman’ýn görevidir. ‘Bu, kendisinde þüphe olmayan, muttakiler için yol gösterici olan bir Kitap'týr.’ (Bakara Suresi, 2)

  Seçimimizi Bir An Önce Yapalým (Altuð Öztürk) 3 Haziran 2011 Din 

Zamanýn hýzla ilerlediðini farkedebilmek için þöyle geriye dönüp bakalým. Uzun yýllar geçmesine raðmen herþey sanki dün yaþanmýþ gibi gelir insana. Çocukluk yýllarý, okul heyecaný, evlilik ya da hayatýmýzýn dönüm noktasý olan diðer olaylar.. Hepsinin üzerinden yýllar geçmiþ olmasýna raðmen herþey yeni gibidir hafýzamýzda..

  Darwinizmin Getirdiði Savaþlar Kuran Ahlakýyla Son Bulacak (Altuð Öztürk) 20 Haziran 2011 Din 

Bugün yeryüzünde yaþanan savaþlarýn nedeni olarak ‘din’ gösterilmeye çalýþýlsa da, Yaratýlýþýn ve Evrim Teorisi’nin temelleri göz önüne alýndýðýnda tüm çatýþmalarýn nedeni açýkça görülmektedir.

  Dürüstlükte Kararlý Olmak (Altuð Öztürk) 4 Temmuz 2011 Yaþam 

Koþullar ne olursa olsun, zarar göreceðimizi bilsek de doðru sözden, adaletli davranmaktan vazgeçer miyiz? Hepimiz bu soruyu kendimize soralým…

  Kuran Ahlakýndan Uzak Yaþayan Toplumlar (Altuð Öztürk) 11 Aðustos 2011 Din 

Ýnsanlarýn Kuran’ý okumadýklarý ve Allah’ýn emir ve yasaklarýndan habersiz olduklarý gerçeðine her gün biraz daha þahit olmaktayýz. Kuran’da emredilen güzel ahlak ve imandan uzak yaþayan insanlarýn oluþturduðu toplumlarda hýrsýzlýk, dolandýrýcýlýk, fuhuþ, uyuþturucu, cinayet, zina ve pek çok suç ve eylemler yaygýn halde görülmektedir

  Medyanýn Gücü (Altuð Öztürk) 3 Eylül 2011 Din 

Medyanýn toplum üzerindeki etkisinin ne kadar büyük olduðunu hepimiz biliyoruz. Hergün gazete, televizyon ve internet aracýlýðýyla, istenilen bilgi, haber, yorumlar insanlara ‘istenildiði’ gibi verilmekte ve beyinler çok ince ayarlarla kontrol altýna alýnmaktadýr.

  Ýbadette Azla Yetinmek Mümine Yakýþmaz (Altuð Öztürk) 20 Eylül 2011 Yaþam 

Allah’ýn varlýðýna ve birliðine inanmak, namaz kýlmak, oruç tutmak, zekat vermek, kadere, hayýr ve þerrin Allah’tan geldiðine, hacca gitmek.. çocuk yaþlardan itibaren öðrendiðimiz, dinimizin temellerini oluþturan önemli ibadetlerden bazýlarýdýr.

  Güzel Ahlakta Kararlý Olmak (Altuð Öztürk) 3 Ekim 2011 Din 

Kuran’ý Kerim, insanlar için bir yaþam rehberidir. Yüce Rabbimizin en güzel ahlaký bildirdiði Kuran’ý okumak ve emir ve yasaklarýný titizlikle uygulamak her Müslüman’ýn görevidir. ‘Bu, kendisinde þüphe olmayan, muttakiler için yol gösterici olan bir Kitap'týr.’ (Bakara Suresi, 2)

  Çözüm Ýslam Birliði (Altuð Öztürk) 17 Ekim 2011 Yaþam 

Geçmiþ… Açlýk ve sefaletle mücadele eden Somali’nin Ýslamiyet’le tanýþmasý Mekkeli müþriklerden kaçan Müslümanlarýn Habeþistan’a göç etmesiyle baþladý. Ýngiltere’nin sömürgesi haline geldikten sonra savaþlar, açlýk, salgýn hastalýklar ve çeþitli felaketlerle mücadele etmek zorunda kalan Somali halký, 1984 te Ýngilizlerin kuzey Somali’yi, 1987 de Ýtalyanlarýn güney Somali’yi iþgal etmesiyle daha da zor bir hayat yaþamaya baþladý. Baský, zulüm, þiddet…

  Hayat Tesadüf Deðildir (Altuð Öztürk) 31 Ekim 2011 Yaþam 

Dünyaya bir daha mý geleceðim mantýðý ile hareket edip gününü gün eden, gezmeyi, eðlenmeyi, kurallara uymadan özgürce yaþamayý hayatýn amacý haline getiren insanlara mutlaka rastlamýþsýnýzdýr. Hatta belki sizde böyle düþünenlerdensiniz… Ölümün bir yok oluþ olduðunu, ölümden sonra baþka bir hayat olmadýðýný düþünmek insaný sadece bu dünya için yaþamaya yönelten büyük bir yanýlgýdýr.

  Tebliðde Üslup (Altuð Öztürk) 14 Kasým 2011 Din 

‘Konuþma’ insanýn karakterini ortaya koyan en önemli özelliklerden biridir. Ýnsanlar fikir, düþünce ve inançlarýný konuþarak ifade ederler.

  Görüntülere Bakýþýmýz (Altuð Öztürk) 28 Kasým 2011 Din 

Doðduðumuz andan itibaren bedenimizde var olan eksiklikler, kusurlar, hayatýmýz boyunca yaþadýðýmýz olumsuz olaylar, istemediðimiz ve þikâyet ettiðimiz her þey aslýnda Allah’ýn bizler için yarattýðý görüntülerdir. Bu görüntüler, dünya hayatýna verdiðimiz öneme ve önceliðe göre bize etki eder.

  Ýman Hakikatleri Ýmanýmýzý Artýrmak Ýçin Vesiledir (Altuð Öztürk) 11 Aralýk 2011 Din 

Ýman hakikatleri insanlarýn imanlarýný artýrmalarýna vesile olan sebeplerden biridir. Allah’ýn yaratmýþ olduðu canlýlarýn mucizevî özelliklerini öðrenmek, O’nun gücünü ve kudretini daha iyi kavramamýz açýsýndan son derece önemlidir.

  Hurafelerden Uzak Kuran Dini (Altuð Öztürk) 26 Aralýk 2011 Din 

Kuran’dan uzak yaþayan insanlarýn, hayatlarýnýn her anýnda yanýlgýlara ve hatalara sürüklenme ihtimali çok yüksektir. Çünkü bu tür insanlarýn olaylara bakýþý, toplumun deðer yargýlarý ile sýnýrlýdýr. Din konusunda konuþurken bile, Kuran’dan ziyade kulaktan dolma bilgilerle ve geleneksel deðer yargýlarý ile bilgi verirler. Kuran’da bildirilen hükümleri görmezden gelerek atalarýnýn dinine uyarlar ve þirk içinde yaþarlar.

  Samimi Ýman (Altuð Öztürk) 15 Ocak 2012 Din 

Samimiyet ve içtenlik, kiþinin güvenilir ve saygýn olmasýna vesile olan çok önemli bir özelliktir. Samimi olan insanlar hayatlarýnýn her alanýnda bu güzel ahlaký sergileyerek topluma örnek olurlar.

  Her Ýþte Hayýr Olduðuna Ýnanmak (Altuð Öztürk) 6 Þubat 2012 Din 

Güçlü bir imana sahip, Allah'ýn gücünü gereði gibi takdir edebilen ve O'na yakýn olan müminler, Allah’ýn kendileri için yarattýðý her olayda tevekküllü davranýr ve her þeyde mutlaka hayýr olduðuna inanýrlar.

  Þeytanýn Oyunu Duygusallýk (Altuð Öztürk) 20 Þubat 2012 Din 

Duygusallýk dünyada milyarlarca insaný etkisi altýna almýþ bir cahiliye kültürüdür. Þeytanýn insanlarý Allah’ýn yolundan alýkoymak amacýyla kullandýðý bu etkili silah, insanlarýn duygularýnýn esiri olmalarýna ve akýllarýný kullanamamalarýna neden olmaktadýr.

  Kötülüðü Örgütleyip Düzenleyenler (Altuð Öztürk) 6 Mart 2012 Din 

Yeryüzünde yaþayan genç yaþlý, kadýn erkek milyonlarca insanýn pek çok farklý özelliklerine raðmen ortak bazý yönleri vardýr. Bunlardan biri kötülük yapma hissidir. Genelde bütün insanlarda bu his vardýr. Ancak bazý insanlar, ihtiyaç duyduðunda içlerindeki bu isteði harekete geçirebilir. Genellikle çevresinden tepki almaktan çekinen bu insanlar akýllarýndaki kötülükleri ortaya koymaktan kaçýnýr ve gizli olarak yaparlar.

  Toplumun Ýlacý Þefkat ve Merhamet (Altuð Öztürk) 26 Mart 2012 Din 

Mutlu ve huzurlu bir toplumun oluþabilmesi için Kuran'da tarif edilen gerçek merhamet anlayýþýnýn, o toplumun insanlarý tarafýndan yaþanmasý gerekir. Merhamet ve þefkat anlayýþý yaþanmadýðý sürece kargaþa ve huzursuzluk o toplumdan eksik olmaz. Çünkü merhametin ve sevginin olmadýðý yerde sevgisizlik ve zulüm vardýr.

  Zamanýn Önemi (Altuð Öztürk) 9 Nisan 2012 Din 

Çaðýmýz insaný için zaman son derece önemli bir kavramdýr. Daha iyi þartlarda yaþayabilmek adýna çok çalýþan insanlar çoðu zaman ne kendilerine ne de sevdiklerine zaman ayýramaz hale gelirler. Bu yoðun koþuþturmaca içinde yapmalarý gereken görevlerini ve yükümlülüklerini ihmal eder ve bunu da ancak sahip olduklarýný kaybettiklerinde anlar ve derin bir piþmanlýk duyarlar.

  Gerçek Ýnanç (Altuð Öztürk) 26 Nisan 2012 Din 

Allah’a inanmak O’na kul olmayý yani ibadet etmeyi gerektirir. Bir anne düþünün. Bebeðini kucaðýna aldýðý ilk andan itibaren annelik görevi baþlar. Ýyi bir anne her zaman ve her koþulda bebeðini korur, onun bütün ihtiyaçlarýný titizlikle karþýlar ve annelik görevini asla ihmal etmez. Ayný þekilde bir doktor, mesleðinin gereði olarak hastasýyla ilgilenmek, saðlýðýna kavuþmasý için her türlü tedaviyi uygulamak zorundadýr. Her ikisi de keyfi sebeplerle görevlerini yerine getirmedikleri taktirde ne iyi bir doktordan ne de iyi bir anneden bahsedebiliriz.

  Annelere (Altuð Öztürk) 14 Mayýs 2012 Din 

‘Biz insana anne ve babasýný (onlara iyilikle davranmayý) tavsiye ettik. Annesi onu, zorluk üstüne zorlukla (karnýnda) taþýmýþtýr…’ (Lokman Suresi, 14) Zorlukla geçen dokuz ayýn sonunda dünyaya gelen bebek, vicdan ve merhamet sahibi her insan için çok deðerli ve dikkatle korunmasý gereken bir güzelliktir. Allah’ýn bahþettiði bu güzel ve deðerli emaneti pek çok anne dikkatle korur. Beslenmesinden eðitimine kadar her konuda elinden geleni yapar. Karþýlýk beklemeksizin yapýlan fedakârlýklar bir annenin en önemli özelliðidir.

  Hz. Ýbrahim (Altuð Öztürk) 5 Haziran 2012 Din 

Kuran'ý Kerim'de ilk peygamberin Hz. Adem olduðunu bildirilir. Hz. Adem'den sonra Kuran'da adý geçen ikinci peygamber Hz. Nuh'tur. Hz. Ýbrahim ise, Hz. Nuh'tan sonra gelen ve onun soyundan olan peygamberdir.

  Allah'ýn Yaratma Sanatý Kelebekler (Altuð Öztürk) 26 Haziran 2012 Din 

Görünümüyle ve birbirinden farklý desenleriyle insanda hayranlýk uyandýran kelebekler, Allah’ýn benzersiz yaratma sanatýnýn birer tecellisidirler.

  Ramazan ve Oruç (Altuð Öztürk) 20 Temmuz 2012 Yaþam 

Ramazan ayý... Ýnsanlar için hidayet olan ve doðru yolu ve (hak ile batýlý birbirinden) ayýran apaçýk belgeleri (kapsayan) Kur'an onda indirilmiþtir. Öyleyse sizden kim bu aya þahid olursa artýk onu tutsun. Kim hasta ya da yolculukta olursa, tutmadýðý günler sayýsýnca diðer günlerde (tutsun). Allah, size kolaylýk diler, zorluk dilemez. (Bu kolaylýk) sayýyý tamamlamanýz ve sizi doðru yola (hidayete) ulaþtýrmasýna karþýlýk Allah'ý büyük tanýmanýz içindir. Umulur ki þükredersiniz. (Bakara Suresi, 185)

  Ne Ýçin Yaratýldýðýmýzý Unutmayalým (Altuð Öztürk) 28 Aðustos 2012 Yaþam 

Samimi bir Müslüman için hayatýndaki en önemli þey Allah’ýn rýzasýný kazanmak ve O’nun emir ve yasaklarýna uyarak yaþamaya çalýþmaktýr.

  Müslüman'a Düþen Yalnýzca Tebliðdir (Altuð Öztürk) 11 Aralýk 2012 Din 

Ýslam'da teblið önemli bir ibadettir. Her Müslüman teblið yapmakla sorumludur.

  Sevgili Peygamberimiz (Altuð Öztürk) 25 Þubat 2013 Din 

Allah’ýn, Kuran’ý Kerim’i teblið etmesi için seçip beðendiði elçisi Hz. Muhammed, Kuran ahlakýna uygun yaþamý, Allah’a olan baðlýlýðý ve inancý, Kuran’ý teblið ederken gösterdiði üslupla müslümanlara örnek olan Kutlu bir insandýr.

  Müslümanlar Ýçin Birlik Zamaný (Altuð Öztürk) 30 Aralýk 2013 Din 

Son yýllarda Müslüman ülkelerde yaþanan çatýþmalar, kargaþa ve zulümler bizlere, Müslümanlarýn birlik olmasý gerektiði konusunda daha aceleci olmamýz gerektiðini göstermektedir.

 

 





 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Altuð Öztürk, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.

 

Bu dosyanýn son güncelleme tarihi: 26.04.2024 23:01:40