Öykü > Aşk ve Romantizm
Gece,hiç Bitmeyen Gece (Tek Gerçeğim Olur Musun)
																													Unutulmuş şarkılarımın bestekarı  
 Okunmayan romanlarımın baş kahramanı  
 İzlenmeyen filmlerimin başrol oyuncusu  
 Sevilmeyen şiirlerimin şairi  
 Verilip de tutulmayan sözlerimin şahidi  
																											
14 Şubat Öyküsü - 3
																													Yıllar önce aynanın erkek ve kadın olan taraflarına ait yazılmış bir öykünün artık üçüncü tarafından bakılma anı gelmiş demek ki düştü bu öykü kümesinin 3. yazısı ekrana... 14 Şubat Öyküsü - 1 ve 2 yi okuyarak bu seriye başlamanızı tavsiye ederim.  
 Bu kez de ilk iki
																											
Soluk
Önce ayaklarını sürükledi adam, bedenini taşıdığından haberi yok gibiydi. Hem orada olmayı hem de uzağa çok uzağa gidebilmeyi diliyordu en derinden, kendi bile farkında değildi. Küçük yürekli kadın anladı yoksunluğunu, yoksunluğundan doğan hoyratlığını adamın. Bu kadar çıplak bakan bir çift göz görmeyeli ne kadar olmuştu. Ne olmuştu da
Haylaz Aşk
“Siz bilirsiniz” dedi… Küçük bir “nasılsın, iyi misin?” sözcükleri geçse de aralarında, kızın kalbi imkân vermiyordu ağzından çıkan kelimeleri duymasına. En iyisi ne söylediğimi bilmekle idare etmek dedi içinden. Zira artık sesinden bile emin değildi. Her an ağzından bir cümle kaçırabilirdi… “seni seviyorum ya, görmüyor musun” diyebilirdi. Ya
Çok Erken Gittin Yüreğimden
Bu sabah gitmeliydin yüreğimden,bu sabah yanaşmalıydı kamyonlar yüreğimin önüne ve hatıralarla dolu eşyalar araçlara yüklendiğinde son kez sarılmalıydım boynuna elveda demeden.Başka yüreklere taşırken seni,baharlar anlamını yitirmeden,başka yürekler adın dilimden firar ettiğinde tir tir titremeden.O beyaz önlüklü doktor bu sabah ne kadar ömrüm kaldığını söylemeden gittin.Ben senden önce kendimi
Güvercin Kanatlarında
																													Mühür gözlerimi açtım senin renginle. Ellerin yüreğim kadar sıcaktı ilk ellerimdeyken. Ben o zamanın sularında kaynayıp dökülen bir ırmak kadar masumdum. Adı AŞK oldu, Sevgimi korkusuzca yüreğine saldığımda… Ve deli bir tay gibi sana koştuğumda…
																											
Bir Balık Öyküsü
																													Ancak uzun yürüyüşün yorgunluğunu iyice attığında, daha dikkatli bir bakışla şaşkınlığa dönüştü yüzündeki ifade. Buraya ilk kez geliyordu ve burası yaşadıkları yerin yakınında sayılabilecek, şaşılacak ölçüde farklı ve güzel bir kıyıydı.
																											
Saklambaç
																													Kadınların üzerindeyken çıkardıkları sesleri banyo yaparken de, suları etrafa sıçratırken de yaparlardı. Bu kadar yıkanmalarına rağmen hiçbir suyun bunları arındırmayacağını ta o zamanlardan bilirdim. Şimdi önümdeki dosyalarda kadınlara ve kızlara yaptıklarını anlatsam da bir görseniz! Hayatlarında en çok memnun oldukları zaman soyunuk oldukları, çırılçıplak oldukları zamanlardır.
																											
Yüreğime Dert Olur
																													Gel darılma nazlı can yüreğime dert olur  
 Düşmanın oku acıtsa da inan gam yemem  
 Dostun yan bakışı bile hançerden sert olur  
 Darılırsan terki diyar eder geri dönmem
																											
Gözlerime Bak
																													Kız gözlerini kapattı ve "Sense şu ana kadar gördüğüm her şeyden daha güzelsin." dedi.
																											
İstasyon Hikayeleri
																													belli bir süre geçtikten sonra beklemek yer edinir insanın içinde ve hep bir bekleyiş içinde olursun;neyi,nasıl ve niçin beklediğini bilmeden...
																											
Beklenmeyen Teklif
																													Güldüğünde kenarlarında çizgiler oluşan ela gözlerini, hayatı basite indirgediğini gösteren yürüyüşü... Asla gözümün önünden gitmeyecek.
																											
Mavi Gülüşlü Kız (1)
																													Annesinin sesiyle bir anda irkilerek kalktı.  
 Yüzünde bir gülümseme ve birde hüzün vardı.Gördüğü rüya karşısında umutlanmıştı ama biliyordu ki bu bir rüyaydı.Hisleri ve duyguları mantığını eziyordu birşey düşünemiyordu.
																											
Ebru 2 - Hazineler Hep Viranelerde Saklıdır
																													"Ben de öyle sanmıştım bir zamanlar. Senin günün birinde bu kadar zengin olacağını bilseydim belki sonsuza kadar kendimi de seni de kandırabilirdim, ama nerde bende o akıl?"  
 "Peki küçükken sana hiç öğretmediler mi, hikaye, masal kitaplarında okumadın mı hiç?"  
 "Neyi?"  
 "Hazineler hep
																											
Anneme Çıkıyordu Tüm Sevdaların Yokuşlu Yolu
																													Anneme çıkıyordu tüm sevdaların yokuşlu yolu,büyüdükçe unutuluyordu okşanan saçlar,öpülen alınlar ve sevdiğim herkes eteğini çekiştirip korkuyla arkasına saklandığım annem oluyordu aslında
																											
Kümeler
Son Eklenenler
- 
					01
- 
					02
- 
					03
- 
					04
- 
					05
- 
					06
- 
					07
- 
					08
- 
					09
- 
					10
- 
					11
- 
					12
- 
					13
- 
					14
- 
					15
- 
					16
- 
					17
- 
					18
- 
					19
- 
					20
KİTAP İZLERİ
ZEYTİNDAĞI
Falih Rıfkı Atay
 
				 
			 
	 
							 
											








