"Yazmak, bir kedinin kuyruğunu kovalaması gibidir; asla yakalayamazsın ama yine de eğlencelidir." - Ursula K. Le Guin"

Öykü

İyi Geceler

Dar bir koridor, gördüğüm dar bir koridordu, yüksek duvarlar arasında kalmış daracık bir yolda yere çömelmiş bekleyen birini gördüm. Duvarların üzerinden yere doğru usulca kayarken aşağıda bekleyen kişi beni fark etti. Yavaşça başını kaldırdı ve bana doğru baktı. Kendimi görüyordum, koridordun tabanında çömelmiş bana doğru bakarken kendimi görüyordum,

"Bekle Bizi İstanbul"

Haydarpaşa Garının önünde, iskeleye yakın bir bankta, elinde yarım simit, yanında çantası, siyah paltolu bir kadın oturuyor. Gözlerini denizden ayırmadan İstanbul’u dinliyor. Değil gözlerini kapatmak, kırpmak bile istemiyor. Herşeyi nakşetmeli belleğine , daha epey bir süre bu resimlerle oyalanacak.
“Sanki karnımın üstünden geçiyor vapurlar...Ne çok martı

Yıldız Yağmuru, Yüreğim Gökyüzü...

Yıldızlar, soğuk ve uzak değil, neşeli ve sıcaktılar. Ve küçük kız bunun farkındaydı. Onlarla konuşabilirdi, dokunabilirdi, eteklerine toplayıp gideceği yere götürebilirdi onları...

Mektup

Hayatında hiç mektup almamış ve hiç mektup yazmamış olan Servet, mektuplara dokundukça içinde garip duygular oluşmaya başlar. Ne yapacağını şaşırmıştır.
Ellerini yüzüne kapatır ve sallantı geçinceye kadar öylece kıpırtısız kalır. Depremin yarattığı o korkunç uğultuya karışan, yakın ve uzakta düşen eşyaların sesleri yüzünden yerinden kıpırdayamaz hale

Senden Bana Arta Kalan

Ademle Havva’dan kalan ayrılık mıdır,yoksa kaybolan bir yalnızlık mıdır bana senden kalan?Tamamlanmadan dudaklarda kalan bir sözcük müdür bana söylemeye çalıştığın?
Geceyi vagonlara sığdırmak,tüm uykularımı sollamaksa niyetin,başardın solladın uykularımı.Yastığımın altında,baş ucumda biriktirdiğim çocukluktan kalma hayallerimi de götürdün giderken.

Başa Dön