"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."

Öykü

Althar'ın Akıncıları: Altıngöl ve Ejderha

"Formdan düşüyorsun galiba Kuup," diye gülerek takıldı Sulvor. Kuup genelde işlerini sessizce bitirmesi ile ünlüydü.
Kuup yeleğinin gizli ceplerinden birine uzandı. Üzeri bir kumsaati deseni ve rünlerle işli oval, büyülü bir kaya parçası çıkardı. Rünlerden birkaçına dokundu.
"Formdayım," diye cevap verdi. Sinsice gülümsedi.

yazı resim

Piç Sadi Nasıl Paşazade Oldu...

Sübyanlar Yetiştirme Yurdu iki katlı, eski, büyük bir taş binaydı. Yurdun büyük avlusu cezaevlerini çağrıştıran büyük, parmaklıklı bir demir kapıdan şehrin en işlek ana caddesine açılmaktaydı. Ana girişi cadde tarafında bulunan ve yeni, betonarme bir bina olan müdür lojmanından avluya küçük bir arka kapıyla gelinebiliyordu.

Gökçeada 1

Rum kızlar acayip güzeldi. Bu arkadaşlığın içinde biraz da bu etken olmuştu. Şimdi, yıllar sonra bunu söyleyebilmek çok kolay. İlk başlarda Rum kızlara yaklaşabilmek için onlarla arkadaşlığımızı kullanmak gibi bir niyetim olmuştu. Sonraları bunu aklımdan geçirdiğim için bile çok utandım.

Hayret

Ben bu adamları gerçekten niye öldürüyorum, yakınım bile yok. Faik yine bana bakıyor, başını salıyor bu sefer. Allah Allah anlamış mıyım ben onu bu sefer. Hayret.

Zeus'un Kızı; İtibar ve Kariyer

“ Benlik düzeyimiz yaşamımızı kendisine çeker. Ve her şey senden kaynaklanır. Gördüğün ve dokunduğun her şey senin varlığının, noksanlığının ve içindeki boşluğun dışa yansıyan görüntüsüdür. Yaşamda boşluklar yoktur. Eğer sen, kendini yeni bir biçimde düşünmeye ve davranmaya zorlayarak bunları doldurmazsan,bunu senin adına tüm zalimliğiyle o yapacaktır.” Tanrılar Okulu/

Yakup Turşu Ölmemeli

İnanılmaz bir haber duyulmuştu. Bu gerçek olabilir miydi? Yakup Turşuyu görmüşlerdi. Hemde koskoca Gopaşa meydanında.Sonra, oradan yürümüş.Atatürk heykeline sert bir selam çakmış, sonra yoluna devam etmiş, Sarıgöl roman mahallesine girmiş, evin kapısını çalmış, kapıyı açan 4.karısına Haydi suyu kaynat, leğeni hazırla, soyun beni bekle demiş sonrada bir şişe

Bücür Zürafa

İstanbul Gülhane Parkındaki hayvanat bahçesinde zürafalar için oldukça geniş bir yer ayrılmıştı. Burada anne ve baba zürafa ile iki yavru zürafa kalıyordu. Onlar gün boyu geziyorlar, ziyaretçiler de onları seyrediyordu. Anne ve baba zürafa yıllardır burada bulundukları için durumu kabullenmişler, bu hayata alışmışlardı. Fakat yavru zürafaların canı çok

Çağlayan

Ganyan bayiinde, bir altılı kuponu yatırdıktan sonra, aklıma, şehrin kasvetinden uzaklaşmak düşüyor. Bunun yolu, motosikletimin mekanik içgüdüsüyle, üzerinde Hayyamın söğüt ağacını bulabileceğim mekâna ulaşmak. En ideal olanı ise, biraz uzak olmasına rağmen Çağlayan Motosikletim, sahibi olduğumdan beri beni yanlış bir yere götürmemiştir.
Her gün kalkıp meyhaneye

Abur ve Cubur

Çok iyi iki dosttular. Kılıktan kılığa ve şekilden şekle girmek ise onların en büyük özelliği ve meziyetlerinden biri idi... Kimi zaman sarı leblebi olarak çıkarlardı insanların karşısına, kimi zaman patates cipsi, kimi zaman sütlü çikolata, bazı bazı ekmek arası kaşar ya da ikindi vakti okuldan dönen çocukların ekmek

Kemik - 2

edyeyi koşar adım sürüp beni röntgen odasına götürdüler. Görevli dışarı çıkıp giysilerimi çıkarmama istedi. Kıpırdanamadığımı görünce koşarak dışarı çıktı. Haceri çağırıp geldi. O canımı yakmadan fistanımı yukarıya sıyırdı. İç dizliğim ortaya çıkınca ödüm koptu. Ömrüm boyunca bir başkasının önünde soyunmadım ben. Üstelik korkudan biraz altıma da kaçırmıştım. Islaklık

Başa Dön