Şeytanın Nefreti
Sonrası yok.Sen bekle.Ama burda bekleme bu sahne kapandı.Çık dışarı.Hayatını yaşa.Gelince okursun ilan ilan mesajlarda
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
"Kelimelerin gücüyle dünyaları değiştirin."
Sonrası yok.Sen bekle.Ama burda bekleme bu sahne kapandı.Çık dışarı.Hayatını yaşa.Gelince okursun ilan ilan mesajlarda
"Baaah, bizim topçu hergeleler iyi iş çıkartıyor, düşman epey seyrek dalgalar halinde gelecek. En azından şimdilik..."diyerek drekligine doğru güldü Shoku. Büyülü bir "çokludiyar" katmanları yaratığı olan Çozz sadece kedice hırladı ve hafifçe esnedi. Cüce melezi güldü.
Aslında öğretmenler odasında biraz dinlenmek istiyordum ama ne yapalım, okula yeni gelmiştim ve öğrencilerimi yakından tanıyabilmek için onlara zaman ayırmalıydım.
Faruk Duman
İnanılmaz bir haber duyulmuştu. Bu gerçek olabilir miydi? Yakup Turşuyu görmüşlerdi. Hemde koskoca Gopaşa meydanında.Sonra, oradan yürümüş.Atatürk heykeline sert bir selam çakmış, sonra yoluna devam etmiş, Sarıgöl roman mahallesine girmiş, evin kapısını çalmış, kapıyı açan 4.karısına Haydi suyu kaynat, leğeni hazırla, soyun beni bekle demiş sonrada bir şişe
Arda, babasıyla aynı evde yaşıyordu, ama ilişkileri açısından çok farklı dünyaların insanlarıydılar.
Hacer hanım; bir elinde beyzbol sopası, ötekinde de ne ilgisi varsa koca bir havuç, sabah sabah kemirip durur.
Yaşlı adamı belediye otobüsünde gören herhangi biri, genç, kadın hatta ondan daha yaşlı biri ona yerini verirdi. Bastonlu, tek ayağı, bir kolu sakat, tek gözlü ihtiyar acınacak bir durumdadır. Ayakta güçlükle durmasının sebeplerinden biridir ihtiyarlığı. Bir nedende sarhoşluğudur. Ağzından yayılan alkol kokusundan irkilseler de kanında dolaşan diğer maddeleri
Ganyan bayiinde, bir altılı kuponu yatırdıktan sonra, aklıma, şehrin kasvetinden uzaklaşmak düşüyor. Bunun yolu, motosikletimin mekanik içgüdüsüyle, üzerinde Hayyamın söğüt ağacını bulabileceğim mekâna ulaşmak. En ideal olanı ise, biraz uzak olmasına rağmen Çağlayan Motosikletim, sahibi olduğumdan beri beni yanlış bir yere götürmemiştir.
Her gün kalkıp meyhaneye
edyeyi koşar adım sürüp beni röntgen odasına götürdüler. Görevli dışarı çıkıp giysilerimi çıkarmama istedi. Kıpırdanamadığımı görünce koşarak dışarı çıktı. Haceri çağırıp geldi. O canımı yakmadan fistanımı yukarıya sıyırdı. İç dizliğim ortaya çıkınca ödüm koptu. Ömrüm boyunca bir başkasının önünde soyunmadım ben. Üstelik korkudan biraz altıma da kaçırmıştım. Islaklık
“Sen benim neşemsin, yaşama sevincimsin, sana bir şey olursa biliyorsun yaşayamam, üstelik babanda bizimle değil”. Babanda bizimle değil derken Ural’ın varlığına ve vereceği akla, yardımına o kadar ihtiyaç duymuştu ki, kendisi de şaşırdı. “Sen sadece benim değilsin, babandan bana bir emanetsin Denizim” dedi.
1 Kasım. Cuma. Yıl 1985. Bursa E Tipi den cezası on iki ayın altına düşen Siyasi Tutsakların, tarihinde ilk kez yarı açık bir cezaevine gönderilmeleri
Mudanya. Sıcacık bir sonbahar güneşi, parıldayan denizin yüzünü yalayarak geminin güvertesine çıkıyor, selam duruyor, gülümsüyor yüzümüze.
Sabahattin Ali