..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Herþeye imgelem karar verir. -Pascal
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Dinbilim > Cemal Zöngür




15 Aralýk 2017
Ýnsanýn Dine Ýnanýþý, Dinden Kaçýþý  
Tarihsel Gerçekler Bilim Dýþý Anlatýldýðý Sürece, Ýnsan Kendisini Daha Çok Aldatýr.

Cemal Zöngür


Ateþi en az 500 bin yýl önce tanýmýþ insan, yiyeceðini piþirmeyi ve temizlenmeyi bilmediði halde, tanrý insanlarýn temizlik vb. anlayacak kadar neden akýllý ve bilinçli insan yaratmadý?


:ABEI:

          
Bilimsel olarak insanýn dine inanmasý ya da diðer ifadeyle tapýnmasý, baþtan itibaren psikolojiktir. Bunun açýklamasý, insan karþýlaþtýðý ya da çok etkilendiði doða vb. olaylardan korktuðu içindir. Veya bir anlam veremeyiþinden kaynaklanan doðal ruhsal bir durumdur.

Ýnanýþla ilgili bilimsel temel bu doðrultuda olduðuna göre, ilk aþamada basit ve doðal bir tapýnmayla baþlayan ruhsal yapý, on binlerce yýl evrimsel aþamayý tamamladýktan sonra, tamamen ekonomik ve siyasal çýkarlara dayanan derin soyutsal dini tapýnmacýlýða dönüþtüðü rahatlýkla anlaþýlmaktadýr.

Buna neden olan en büyük kaynaksa, insanýn zamanla bilinç ve düþünce yapýsýnýn geliþmiþ olmasý kendini, doðayý ve çýkarlarýný daha iyi kavramasý sonucunda gerçekleþmiþtir.

Siyasallaþmýþ dini tapýnma her seferinde kendisini dayattýkça, buna karþý olanlarda o doðrultuda dinden uzaklaþmýþlardýr. Þimdi insanýn ilk doðal ruhsal yapýsýndaki inançla, siyasal din inanýþýnýn deðiþim aþamalarýný tek tek incelemeye çalýþalým.

Tam tapýnma þeklinde anlaþýlmasa da buna yakýn ilk iz ve iþaretlerin, M.Ö.65 bin yýllarýnda Avcýlýk (Paleolitik) Çaðýn sonu, Mezolitik ara dönemle baþlamýþtýr. Bu tapýnmalar yaðmur, su, güneþ, toprak þimþek vb. Paganist inanýþlar olduðu görülmektedir. Söz konusu tarihsel aþamada mevcut inanýþlarý eleþtirecek durumda deðiliz. Çünkü insanýn beyin geliþim kapasitesi ve bilinç yapýsý bazý þeyleri daha yeni yeni kavramaya baþlamýþtýr.

Söz konusu çaðda insanlar küçük gruplar þeklinde orman içlerinde ve taþ kovuklarda çýplak þekilde yaþarken, Adem ve Havva baþta olmak üzere kutsal dini peygamberlerle ilgili en ufak bir iþaret bulunmamaktadýr.

Metafizik Ýdealist felsefenin iddia ettiði gibi, insan her yönüyle dört baþý mahmur bir þekilde hiçbir zaman var olmamýþtýr dünyada. Hatta yüceltilen tek tanrýlý dinlerin her þeye hakim olduðu dönemlerde dahi, insanlýðýn büyük çoðunluðu insanlýða yakýþmayan þartlarda yaþamýný sürdürmüþtür.

Örneðin Adem ve Havva'nýn cennetten basit bir suçla dünya yüzüne sürülmesi; Havva'nýn Adem'in kaburga kemiðinden var olduðu hikayesi dahi, insanýn beyin, bilinç., düþünce ve akýl noktasýnýn ne kadar geliþmemiþ geri olduðunu göstermeye yetiyor. Burada þu soru akla gelmektedir. Tanrý insaný ilk andan itibaren kadýn ve erkeði ayrý, her þeyi tamam þekilde neden yaratmadý?

Homo Erektus'un 12 milyon yýl önceki yaþamýna gitmeden, M.Ö.35 bin yýllarýndan itibaren insanýn bilinç ve ruhsal yapýsý ele alýndýðýnda, býrakalým tanrý ve dinlere inanmayý, kendi varlýðýnýn dahi farkýnda deðildi. Ýnsanýn bu aþamasýna, tek tanrýlý dinler acaba nasýl bakmaktadýr?

Ýdealistler nasýl düþünürse düþünsün, ifade edilen dönemde insanýn bazý þeylere baðlanmasý tamamen içgüdüsel, bilinç dýþý doðal bir tepkime sonucudur. Þu tarihsel yaþananlar bu düþünceyi net bir þekilde kanýtlamaktadýr.

Ateþi en az 500 bin yýl önce tanýmýþ insan, yiyeceðini piþirmeyi ve temizlenmeyi bilmediði halde, tanrý insanlarýn temizlik vb. anlayacak kadar neden akýllý ve bilinçli insan yaratmadý?

Mezolotik ara dönemle birlikte yavaþ yavaþ güneþin, yaðmurun, suyun, topraðýn bir þeyleri var ettiðini gören Pirimat ve Neandertaller, bu þaþkýnlýk içerisinde korku, mutluluk ve üzüntülerini ifade eden hareketlerle, inanýþ denilemeyecek kadar içgüdüsel doðal bir baðlýlýk göstermiþlerdir.

Korku, sevinç ve þaþkýnlýklýk sonucunda oluþan çok tanrýlý inanýþlardan Totem ve Animist dinler, 10 binlerce yýl aradan geçtikten sonra ancak manevi bir tapýnmaya dönüþmüþtür.

M.Ö.15 bin yýllarýndan itibaren Tarýmcý (Neolitik) Çaðla birlikte, ekim ve hayvancýlýða dayanan yaþamýn saðladýðý fayda, doðal varlýklara baðlanmayý biraz daha ilerletilmiþ oldu. Ve böylece oluþturulan küçük baraka köylerin ortasýnda yakýlan ateþin etrafýnda dans edip dönerek, doða güçleri içerisinde en büyük deðeri ateþ ve güneþe vermiþtir insan.

Sürdürülen tarýmsal üretim ve insan gücünün yaratmýþ olduðu deðiþim, insanýn bilinç ve düþüncesini de ayný þekilde geliþtirdiði için, Polotesit dini inanýþlar evrilerek ikili bir tanrý inancý olan (Dualizm'e) inanýlmaya baþlanmýþ oldu.

Ýfade edilen dönemle tanrý adý geçmeye baþladýðý halde, yine Adem ve Havva'nýn hikayesine rastlanmamaktadýr. Burada sormak gerekiyor. Tanrý bu aþamaya kadar neden bir peygamber ve kutsal kitap göndermedi?

Dualist inanýþla birlikte kadýnýn doðurganlýðý, aile ve topluma verdiði düzen, temizlik, çocuklarýn eðitimi, sýcak yemeði icat etmesi ve güzelliðinin karþýlýðýný, dönemin insanlýðý Kadýný Tanrýçalaþtýrarak onurlandýrmýþtýr.

M.Ö.5 bin yýllarýna kadar devam eden Tanrýça inanç þekli, geliþen sosyal hayatýn hepsine yetiþemediðinden, Sümer Uygarlýðý'yla birlikte Erkek Krallara da tanrý olma hakký verilmiþ olundu. Bu tarih ayný zamanda erkek egemenliðinin baþlangýcýdýr da.

Böylece Mýsýr, Babil, Kassid, Nemrud, Hitit, Asur, ve Helen Krallýklarýnda kadýnlar yavaþ yavaþ geri plana atýlarak, Ataerkil toplumsal yaþam iyice kendisini dayatmýþtýr. Erkek bu egemenlikle bazý baþarýlar göstermesine raðmen, yolsuzluk ve haksýzlýklarý ayný derecede büyütmesi, Kral Tanrý inancýnýn deðiþmesine neden olmuþtur.

M.Ö.1500 yýllarýndan itibaren Hz. Ýbrahim ortaya çýkýp insanýn tanrý olamayacaðýný, tanrýnýn insanlara asla haksýzlýk ve ceza vermeyeceðini ileri sürerek, Gök Tanrýcý inanç yaþamýný baþlatmýþ oldu.

Tekrar aradan bin yýl geçtikten sonra Hz. Musa, Hz. Ýsa ve Hz. Muhammed'in kendilerini tanrýnýn temsilcisi (Peygamber) olarak görüp, bunu kanýtlamak için kendi düþünce yazýlarý olan kutsal kitaplarý göstererek toplumu ikna etmeyi baþarmýþlardýr.

Ancak toplum artýk tarih öncesi insan olmadýðý, bilinç ve düþünce yapýsýnýn geliþmesiyle, insanýn tanrý temsilcisi olamayacaðýný, kutsal kitaplarýn uydurma yazýlar olduðu itirazlarý felsefi tartýþmalarý baþlatmýþtýr. Ayný zamanda din adýna çeþitli haksýzlýk ve katliamlarýn yapýlmasý, toplumda din ve tanrýya karþý büyük bir inançsýzlýðýn geliþmesini tetiklediði de unutulmamalýdýr.

Semavi dinler, toplumsal yönetimleri ele geçirdiklerinde insanlara sürekli tanrýnýn iyilik ve bolluk vereceði, kötülerin Allah tarafýndan cezalandýrýlacaðý, Allah'a yalvaranlarýn dileklerinin kabul edileceði düþünceleri gerçekleþmeyince, bu defa toplumda ikinci bir hayal kýrýklýðý yaþatýlmýþ oldu.

Ýfade edilen olaylar üzerine, en çok Helenistik çaðda Yunanlý felsefeciler tarafýndan yürütülen tartýþmalarla, “Metafizik, Teizm, Deizm, Ýdealizm, Ateizm ve Materyalizm gibi terimlerle, inanan ve inanmayanlarýn düþünce yapýlarý netleþtirilmiþtir.

Ancak Orta Çaðdan günümüze kadar dünya devletlerinin büyük bir çoðunluðu, toplumlarý en kolay þekilde kendisine baðlayýp kontrol etmenin yolunu, tanrý ve dinlere inanýþý yüceltmekte görmüþlerdir. Böylece dinler hak etmedikleri desteðe sahip oldular.

Aslýnda insanlarýn çoðunluðu din, inanç, devlet ve ticaretin ayný þeyler olmadýðýný bildikleri halde, devlet ve toplum tarafýndan tecrit, dýþlanma ve ekonomik çýkar korkusu yüzünden inanýyor görünmektedirler. Bu tür toplumsal yapýlarda insanlar deþifre olmamak için din ve Allah'a gerçek inananlardan daha çok zikrederler.

Bilinç ve düþünce geliþimini tamamlamýþ toplumlar ve bireyler, artýk teknolojik bilgi çaðýnda dini inançlara sarýlarak bir yere varýlamayacaðýný bilmelerine raðmen, buna karþý koyacak gücü kendilerinde bulamayýnca, sürekli inanýyormuþ görünmek tek seçenekleri olmuþtur.

Çünkü devlet sistemleri, toplumlarý en kolay þekilde Allah ve dinle korkutup, egemen güçlerin çýkarlarýný daha iyi korurken, sistemin de ömrünü uzatmýþ oluyorlar. Diðer taraftan gerçekten saf bir duyguyla dine inananlar, devletin dine neden bu kadar önem veriðini bir türlü anlamadan göçüp giderler.

Özetlenerek ifade edilen tarihçeden de anlaþýlacaðý gibi, insanýn dinlere inanýþý ve ayný þekilde dinlerden uzaklaþmasý, bilimsel açýdan kýsaca bu diyalektik evrimsel gerçeklikler doðrultusunda sürüp gelmiþtir.

Onun için ister doðal þekilde olsun ister de bilinç çerçevesinde, her tapýnma ve baðlýlýðýn ucunda maddi çýkarlar vardýr. Devlet vb. oluþumlar bunun için dine inanmayý zorlamaktadýr.. Maddi çýkar gözetmeden inanan insanlar her toplumda parmakla sayýlacak kadar azdýr.


Cemal Zöngür




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn dinbilim kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Kuran'a Göre Ilýmlý Ýslam Mümkün Mü?
Ýslam Mezhepler ve Tarikatlar
Ýslam'da Güncelleme (Reform) Mümkün Mü?
Kutsal Kiataplar ve Irkçýlýk
Ýslam'da Cinsellik

Yazarýn bilimsel ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Geri Kalmýþlýk ve Ýrrasyonalist Siyaset Nedir?
Þehitlik Duygusu ve Yitip Giden Canlarýn Aðýrlýðý
Kime Göre Ahlak Neye Göre Ahlaksýzlýk
Ýlkeli Mücadelenin Felsefi Diyalektiði
Kariyerizm ve Kýskançlýk Kiþilik Bozukluðu Mudur?
Siyaset ve Fetiþizm
Kadýn Katliamlarý Neden Önlenemiyor?
Faþizmin Tarihi ve Türleri
Türkiye Burjuvazisi Artýk Konuþmasýn (2)
Düþüncenin Geliþimi ve Toplumsal Körleþme

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Dinlerin Doðuþu ve Ýslam'ýn Gerçek Özü (1) [Deneme]
Lider mi Toplumu Þekillendirir; Toplum Mu Lideri? [Deneme]
Hz. Ali ve Ehlibeyt Alevi Midir? [Deneme]
Dinlerin Doðuþu ve Ýslam'ýn Gerçek Özü (3) [Deneme]
Tbmm'de Yedi Maddelik Anayasa Deðiþikliði Neyi Çözer? [Deneme]
Dinlerin Doðuþu ve Ýslam'ýn Gerçek Özü (2) [Deneme]
Alevilerin Kapýlarýna Saldýranlarýn Açýk Kimliði [Deneme]
"Türkleri Yeniden Tanýmak" Araþtýrma Kitabýmý Yazma Nedenim : [Deneme]
Ýþte Türkiye'nin Yaþam Kalitesi ve Mutluluk Karnesi..! [Deneme]
Ýslamiyet Yeniliðe Açýk Bir Din Midir? [Deneme]


Cemal Zöngür kimdir?

Ben Cemal Zöngür, Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi mezunuyum. Sosyoloji, Tarih ve Siyaset üzerine araþtýrmalar yapmaktayým. Yayýnlanmýþ bir kitabýmýn dýþýnda çeþitli gazetelerde yüzden fazla makalelerimde yayýnlanmýþtýr. Ve iki kitap dosyam yayýna hazýr durumdadýr.

Etkilendiði Yazarlar:
Tam baðýmsýz Tarih ve Siyaset üzerine yazan her Yazar


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Cemal Zöngür, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.