|
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katýlýmý |
Yazar Kütüphaneleri |
|
|
Murat, Mevlüt, Muzaffer ve Ýsa
Ýsa Kantarcý
Roman > Korku Romaný
Murat, Mevlüt, Muzaffer ve Ýsa
“Ýsa, senin arkandayýz, Murat, Muzaffer ve ben, sen kafaný yorma.”
Balkonda sigara içiyordum öðleden sonra, güneþ var ama serindi hava, yaz bir türlü gelmedi, yaðmur, sel, her þey can sýkýcý. Kadýnlar, kýzlar can sýkýcý, çocuklar þeytan. Güzel, iþe yarar bir þey yok gibi. “Neden geldim hayata, bu ne iþ?” Bir yaþamak derdidir gidiyor. Ne istersem, en elde etmek istersem diþimle týrnaðýmda bir mücadele vermem
[DEVAMI]
|
|
|
• ÝzEdebiyat > Öykü > Deneysel |
181
|
|
|
|
Neredesin kýzým sen?
- Ýzmir’deyim.
- Unuttun beni valla, unuttun.
- Unutur muyum, caným aaa,
- Ben de akþamüzeri Ýzmir’e geleceðim. Nerede olduðunu söyle. Alayým ordan seni…
- Gelemem, zaten akþama kalmadan dönerim.
- Dönme, bu gece Ýzmir’de kalýrýz hem. |
|
182
|
|
|
|
Ýki arada bir derede yani arafta kalanlara... |
|
183
|
|
|
|
Küçük teknenin küçük zorluklarýndan biri iþte. Bazý küçük teknelerde tuvalet var aslýnda. Buna kimyasal koymuþlar. Taa yastýklarýn altýnda bir de. Ama hiç yoktan iyidir.
Teknedeyiz! Hoþgeldiniz ! |
|
184
|
|
|
|
Sigarasýnýn dumanýný içine çekerken ,zombilerin ne kadar beyinsiz olduklarýný düþünmüþ,bir yandan da bu ucubelerin tek arzularýnýn beyin yemek olduðu ironisini fark etmiþti.Zombiler topluluk halinde dolaþýyor ,ayný içgüdülerle,ayný amaç doðrultusunda hareket ediyorlardý.Aralarýnda radikal bir zombi yoktu.Farklý bir istekte bulunan veya farklý bir doðaya sahip olan yoktu |
|
185
|
|
|
|
Ýki kez evlenmiþti ve bir kýzý vardý. Kýzý evlendiði iki erkekten de deðil, yalnýzlýðýna ortak ettiði baþka bir genç adamdandý. Kýzýna þimdi babasý bakýyordu. Önümüzdeki yýl okula baþlayacaktý. Ýlk eþiyle liseyi býrakýp evlenmiþti. Mahallesinin afili delikanlýlarýndan biriydi. Evlenmiþ demek dile kolay ona henüz çocuk yaþta kaçmýþtý. Hayat o yaþlarda herkes için tozpembeydi. Delikanlý Karþýyaka- Konak vapurlarýnda çaycýlýk yapýyordu. Kaçtýðýnda yaþý küçük olduðu için polis yakalayýp evine geri getirmiþ, onu ailesine teslim etmiþti. |
|
186
|
|
|
|
Duygularýmý neden bu þekilde ifade ettiðim hakkýnda gerçekten bir fikrim yok. |
|
187
|
|
|
|
Düzen ve güvendir tek ürkütücü olan.Kaybedeceklerini düþünmektir insaný derin bir yeisin koynuna sürükleyen. |
|
188
|
|
|
|
Bir Hayat, Bir Umut, Bir Pýnar ve Üç Kadýn Bir Düþün Gerçekleþeði Günü Beklemekte... |
|
189
|
|
|
|
Baþýmýza ne geldiyse zaten bu þeftaliler yüzünden gelmiþti. Büyük bir ihtimalle arkadaþýmýn biri onu elimden alýp öfkeyle karanlýða fýrlatýrdý. Çünkü suçlu olan biz deðildik. Þeftalilerin insaný baþta çýkaran kokularý, tatlarý ve dallardan bize kýrmýzý kýrmýzý bakmalarýydý. |
|
190
|
|
|
|
Seninle tanýþmadan önce yazdýklarýndan bir bölüm: ”…artýk karanlýklarý sever oldum;halbuki önceleri nefret ederdim. Saklamak istediklerimi gömebileceðim ve görüþmek istemediklerimden kaçabileceðim en güvenli yer… Sessiz, dinlendirici , sorgusuz… Ben, baharýn kýzýydým, bahar gibi canlýydým… Þimdi ise karanlýklarýn kýzýyým. Halimden yakýnmýyorum, piþmanlýk ise hiç duymuyorum. Umutsuzluðumu öfkeye dönüþtürmesini becerdim. Baharýmý karanlýk yapanlarla alay ediyorum, onlarla adeta oynuyorum. Onbeþ yaþýmda iken bana felaketi yaþatan erkeðin hemcinslerinden hesap soruyorum. Uzaktan akrabamýzdý. Ondokuz yaþýndaydý, yani benden büyüktü. O nedenle abi derdim ona. Zaman zaman arabasýyla beni gezdirirdi. Gene bir gün birlikte gezmeye çýktýk. Bir piknik alaný gibi yerde arabayý park etti. Ýndik ve çimenlerin üzerine oturduk. Bizden baþka etrafta hiç kimse görünmüyordu. El þakasý yapýyorduk birbirimize. Elimi tuttu, beni kendisine çekip kucaðýna oturttu. Dakikalarca böyle durduk. Bu durum hoþuma gitmedi deðil, ama ya sonra ben istemediðim halde bana sahþp olmasý?... Baðýramadým bile, her þey kýsa bir sürede olup bitti. Benimle yaþým tuttuðunda mutlaka evleneceðini söyledi. Bir sene sonra askere gitti. Askerden döndüðünde ben onsekizime girmiþtim. Babasý ona bir market açtý. Burayý iþletmeye baþladý. Defalarca bana evlenme teklif etti; kabul etmedim. O yaptýðý þey dolayýsýyla kendimi devamlý aþaðýlanmýþ hissediyordum ve bunu bana yapan bir insanla artýk beraber olamazdým.” |
|
191
|
|
|
|
(telefon çalar z. ahizeyi kaldýrýr.) |
|
192
|
|
|
|
"Kes" dedi yönetmen. "Daha aðýr yürüyeceksin. Unutma; canýn sýkkýn, yalnýzsýn, yetiþmen gereken hiç bir yer yok..." |
|
193
|
|
|
|
-Güldüm çünkü çok neþeliyim bu günlerde. Neden neþeli olduðumu sormayacak mýsýn? Ýstersen sorma! Ama ben, söyleyeyim: Karým sizlere ömür…
-Ne? Yani öldü mü?
-“Sizlere ömürün” ne anlama geldiðini bilmiyor musun? Bu inde yaþamak sana bazý þeyleri unutturdu mu?
-Oldukça keyiflisin. Yoksa karýný sen mi öldürdün? |
|
194
|
|
|
|
Bir çok þey olmak istedim ben çok eskiden. |
|
195
|
|
|
|
öyle bir düþündüðü zaman, hemen hemen kendi durumunda olan binlerce insan vardý. Zenginler- daha iyi bir yaþamý hakedenler- azýnlýktaydý. Son günlerde ülkedeki azýnlýk haklarý da epey bir geniþletilmiþti. Fabrikada patronuna bir þey sormak için gittiði sýrada iþitmiþti bu sözleri. Ýçeriðini bilmiyordu ama demek ki zenginler iyiden |
|
196
|
|
197
|
|
|
|
Pýrýltýlý gözüken pisliðe batan insanlar... |
|
198
|
|
|
|
yaþamak seni sevmekse ben hiç ölmedim ölmeyeceðim.....
ölmek seni sevmekse eðer ben hiç ölmedim ölmeyeceðim.... |
|
199
|
|
|
|
Yalnýzlýgýn sefasý nasýl olurki sürülsün,SÜrülseydi Tanrý yaratýrmýydý Ademle Havvayý.. |
|
200
|
|
|
|
Gidiþler bu kadar kolay mýdýr hayatta? |
|
|
|