• ÝzEdebiyat > Öykü > Bireysel |
321
|
|
|
|
Suat güneydoðu sýnýrýnda bir ilçede çalýþýyordu. Memurdu. Askerlik hizmeti dahil beþ yýl olmuþtu geleli bu bakýmsýz, geri kalmýþ sýnýr kasabasýna. Doðuda büyük bir þehirde doðmuþtu. Sýcaða alýþkýn deðildi. Memleketinde yazýn bile insaný serinleten bir rüzgar olurdu. Burasý öðle deðildi. Boðucu, kavurucu bir sýcak vardý bu kasabada. |
|
322
|
|
|
|
Gün þehrin yüksek binalarýnýn florasan ýþýklarý gölgesinde geceye dönüyordu.
|
|
323
|
|
|
|
Bak bunu sana pek söylemezdim ama, çok güzeldin, çok güzel... Dipdiri ve yumuþacýk. Sana baktýkça kendi bedenimden iðreniyordum ben ve sana ayak uyduramadýðýmdandý bütün huysuzluðum. |
|
324
|
|
325
|
|
|
|
Uzaklar, özlem duyan sürgün yüreklerin sýðýnaklarý uzaklar. Uzak düþlere bir demir attýn mý hüzün meyvelerini toplamaya baþlarsýn hemen. Uzaklar, hüzün getirirler sürgün yüreklere. Her yaþadýðýn þehri sürgün þehre döndürmek istersen eðer, uzaklarýn þarabý |
|
326
|
|
|
|
Þimdi sen söyle bana bu küçük kýz çocuðu yine yenilse hayata ,zaferle karþýlayabilirsin deðil mi ? |
|
327
|
|
|
|
Bir Özgürlüðe Kaçýþýn Hikayesi... |
|
328
|
|
|
|
"Emmim kýzý aç kapýyý gireyim
Hasta mýsýn halin hatrýn sorayým"
|
|
329
|
|
|
|
Buradaki küçük kiraz aðacýný yetiþtirmek için çok uðraþmýþtým. |
|
330
|
|
|
|
Hiç susmayacak gibi konuþuyordu, yüzümde þiþman bir bulut büyüklüðünde gülümseme, dinliyordum... Hayatýn sýrrýna ermiþti iþte, içindekilerle buluþup yýllar önce. |
|
331
|
|
|
|
Abdullah Harmancý’nýn öykü kitabý Ertesi Dünya elimde tramvaya biniyorum. Eve en kolay, en kestirme, en kýsa sürede ulaþmayý düþündüðümde hep tramvayý kullanýrým. Nedense bana hep çabuk ulaþacaðýmý fýsýldayan bir ses tramvay duraðýný iþaret eder.
Akþama yakýn bir zaman, hafta sonu; cumartesi çarþý merkezi kum gibi insan kaynýyor. Ýkindi serinliði herkesi sokaklara çekmiþ, çekmeye devam ediyor.
Kimisi, çoluk çocuk vitrinlerde kaybolmayý tercih ediyor, bazýlarý da orasý senin burasý benim koþturup gidiyor.
|
|
332
|
|
|
|
Yýldýzlar, soðuk ve uzak deðil, neþeli ve sýcaktýlar. Ve küçük kýz bunun farkýndaydý. Onlarla konuþabilirdi, dokunabilirdi, eteklerine toplayýp gideceði yere götürebilirdi onlarý... |
|
333
|
|
|
|
Sübyanlar Yetiþtirme Yurdu iki katlý, eski, büyük bir taþ binaydý. Yurdun büyük avlusu cezaevlerini çaðrýþtýran büyük, parmaklýklý bir demir kapýdan þehrin en iþlek ana caddesine açýlmaktaydý. Ana giriþi cadde tarafýnda bulunan ve yeni, betonarme bir bina olan müdür lojmanýndan avluya küçük bir arka kapýyla gelinebiliyordu. |
|
334
|
|
|
|
Bir erkeðin içinin karmaþasý.Bunu anlatmak istedim daha doðrusu anlatmaya çalýþtým.Ne üstüne vazife demeyin sadece deneme. |
|
335
|
|
|
|
Bazen hayatý algýlayabilmek için kör, saðýr, dilsiz oluruz. Daha da kötüsü zamanýn akýp gittiðinin farkýnda olamamaktýr. Hayatý yakalamak istiyorsan bu düþe kulak ver. Belki bir þeyler deðiþir! |
|
336
|
|
|
|
Global ekonomi tabiri en otantik Türkçe sözcükler kadar lisanýmýza yerleþtikten sonra, kahvehanedeki gazeteci sabah müþterileri kendi aralarýnda münazara yaparak, Türkiye’nin ekonomik felakete sürüklendiðinden bahisle global ekonomiyi yerden yere vuruyorlardý |
|
337
|
|
|
|
bugünü yaþa ama geleceði planla |
|
338
|
|
|
|
Ademle Havva’dan kalan ayrýlýk mýdýr,yoksa kaybolan bir yalnýzlýk mýdýr bana senden kalan?Tamamlanmadan dudaklarda kalan bir sözcük müdür bana söylemeye çalýþtýðýn?
Geceyi vagonlara sýðdýrmak,tüm uykularýmý sollamaksa niyetin,baþardýn solladýn uykularýmý.Yastýðýmýn altýnda,baþ ucumda biriktirdiðim çocukluktan kalma hayallerimi de götürdün giderken.
|
|
339
|
|
|
|
istanbul, antep, izmir kýsa hikayesi |
|
340
|
|
|
|
sen, saklarsan korursan önemli olan tüm deðerleri...
saklayýp koruyacaktýr da layýðý olduklarýn, önem verdiklerin, önemli olduklarý kadar da seni... |
|