İlahi Kişi
Bu öykü benim yazdığım ilk öyküdür. Plansız yazmıştım ve sonlanacağını dahi bilmeden bölüm bölüm frpnet.net adlı siteye göndermiştim. Bu da, öyküyü sonlandırmam için üzerimde büyük bir baskı yaratmıştı.
"Yazarın yazma nedeni, okuyucunun okuma nedenidir: Başka bir yerde olmaktır." - Terry Pratchett"
"Yazarın yazma nedeni, okuyucunun okuma nedenidir: Başka bir yerde olmaktır." - Terry Pratchett"
Bu öykü benim yazdığım ilk öyküdür. Plansız yazmıştım ve sonlanacağını dahi bilmeden bölüm bölüm frpnet.net adlı siteye göndermiştim. Bu da, öyküyü sonlandırmam için üzerimde büyük bir baskı yaratmıştı.
Atlantis tarihini okuyacağınız satırlar, ve devamında henüz başlamamış bir savaşın sessizliği. Merakla beklediğiniz zaman çok da ilerlemedi, ama merak edilen geçmiş sizler için geldi. Antalya'da Atlantis 2 "Başlangıç" ...
“Beni buraya gönderdiler ki, adaletli olduklarını bilin! Kaholi Orduları Batıya iniyor… "
Dikenleri kuyruğunun ucuna kadar devam ediyormuş. İpincecik pençeleri, yeşil bir derisi ve kafasında bir o yana bir bu yana dağılmış on onbeş tane dikeniyle dişi bir ejderhaymış bu... Ejder de gözlerini bu güzellikten bir türlü alamıyormuş yani..!
Kakaolu bacaklar, vanilyalı yüz...Çikolatalı gözler. Buzdan
burun....kakaolu eller
işte Ellenin hikayesi........
"Konu kızı Mavi Şahinel." Faruk Şahinel duraksadı. Bu adı duymayalı o kadar çok olmuştu ki. Kalbine yıllar önce gömdüğü acısı yeniden alevlendi, gözyaşları halinde gösterdi kendini...
Hemen üçbuçuk asırdır üzerinde oturduğu tahtaları, menteşeleri, çivileri ve kilidi çürümüş hazine sandığından kalkmış ejder... Bilgisayarının başına geçmeden önce kendine bir kahve koymaya gitmiş. Sonra da bilgisayarından ICQ’sunu açmış...
“Her gün bana mutlu şeyler yazmayı unutma, tamam mı?” dedi, dostça gülümseyip göz kırptı ve kayboldu. Belli ki öyküye yetişmesine az bir zaman kalmıştı. Pelin ise ağzı açık, hala boşluğa bakıyordu ama bir yandan da düşünmeye çalışıyordu…
Yarattığı karizmayı çizdirmemek için kılıcını çıkarıp şatoya cool cool bakmış XVI. Prens Kurbağa. Kahramanlarla dolu filmlerdeki gibi sırtını çarpıtıp kambur durmuş. Kafasını da önüne atınca yeterince kahraman göründüğüne karar verip bir adım atmış...
Rüyasında Oğuz ile beraber uzak gezegenlere gidip maceralar yaşıyorlardı. Sonra ansızın uyandı. Dolunayın ışığı aydınlatıyordu odayı.
Morgun kuytu bir köşesinde bir kedi ortaya çıktı birden. Gri tüylü, parlak gözlü bir kedi…
Yumurta-pupa-tırtıl veee kelebek. Sancılı bir dönemden sonra 'dünya'denilen yerin nazarboncuğu mavisi göklerine doğru uzanarak çırpmaya başlıyor kanatlarını.
G.antepin Nizip Ilçesinde Pazarcami̇ Mahallesi̇ni̇n Hemen Yaninda
Kürt Mahallesi̇ Adiyla Bi̇li̇lnen Yerleşi̇m Bi̇ri̇mi̇nde Bulunan Çorak Tepedeki̇ Evi̇n Hi̇kayesi̇di̇r Bu.
Orman sessizleşti, hava kararıyordu. Batu’nun bıraktığı gitar ormanın içinde yeni sahibini bekliyordu.
Suya atladığımda güneş doğmamıştı henüz. Saniyeler süren o uzun yolculuk az önce bitmiş, gözlerim daha iri gözlülerle karşılaşmamak için titremeliydi hala...
Hücrelerdeki kalan insanların çoğu ölmüştü inleme sesleriyle ama ölmüş olsa bile idamdan kurtulamayacaklardı. Bu bölgenin genel kuralı buydu. Topallayarak yürüyordu koridor da çıkışa fazla yoktu her yaklaştığında vazgeçmek istiyor duraklıyor arkasında gardiyan onu dürtüklüyordu.
Oraya gidiyorlardı, evdenarkadaşın bulunduğu yamaç kısımlarına…
Kediyi yanımıza çağırdık ama hayır manasında kafasını sağa sola salladı. Sonra biz devam ettik konuşmaya. Tam nasıl gidebiliriz diye konuşurken kedi kahkaha atmaya başladı. Biz biraz tuhaf tuhaf kediye baktık ama o hiç bişey olmamış gibi istifini bozmadı.