• ÝzEdebiyat > Öykü > Bireysel |
241
|
|
|
|
Yaðlý ekmeðin insan yaþamýnda yeri kocamandý ve onu haketmek için çok þey yapmak gerekti. |
|
242
|
|
|
|
Ýnsan birini en son nasýl görürse öyle mi hatýrlar hep? |
|
243
|
|
|
|
Varoluþsal dönüm noktalarýný ve sorgularýný ilk gençlik yýllarýnda býraktýðýný düþünüyordu. Oysa þimdi yeniden baþlamasý gerekiyordu. Kendini sorgulamasý, yargýlamasý ve bir kýsmýný asmasý gerekiyordu. Kalýba sýðmayan kolunu kesmesi, bacaklarýný geriye çekmesi gerekiyordu. Normlara yaklaþmasý ve normlara ulaþmasý ve onaylanan olmasý gerekiyordu yine. Yine sýkýþýyordu, yine çevresinde bir uðultu ki, yükseliyordu. |
|
244
|
|
245
|
|
|
|
Hastaydý babam. Çözümsüzdü. Ve kör bir bulmaca gibi çözülemeyecektik biz de.
|
|
246
|
|
|
|
Doðduðu günden beri hep aðlamýþ Fidan. Sanki hiç doðmak istememiþ de, zorla gelmiþ gibiymiþ dünyaya. Ne emmek istemiþ, ne yemek istemiþ, ne uyumuþ, ne de avunmuþ. Kahretmiþ Hacer’i, Hasan’ý. Köyde herkes konuþur olmuþ bu mutsuz, uykusuz, avunmasýz bebeði. |
|
247
|
|
|
|
O da ne? Her þey birdenbire deðiþti. Yine güzellikler yaþandý an be an. Mutluluk çýðlýklarý kapladý etrafý. Sevinç titreþimleri sarmaladý ulaþýlmaz mekanlarý. |
|
248
|
|
|
|
On beþinde, yeni yetme kýz, çaký gibi delikanlýnýn komplimanlarýnda keþfetmiþti, doya doya yaþatýlmasa bile, genç kýzlýk duygularýný… Kaçmaya, yok olmaya, evet diyerek tereddütsüz, baþ koyduðu ilk aþký, yaþamayý denedi… Deney, baþarýsýz oldu. Her baþarýsýzlýðýn bir bedeli olduðu gibi, bunun bedeli de, ayrýlýktý!
|
|
249
|
|
|
|
.... Artýk sýkýlmaya baþlamýþtým. Kaçýncý sigara parmaklarýmla dudaklarým arasýnda gidip gelmekteydi bilemiyorum. |
|
250
|
|
|
|
Bunu da hiç okumadan yüklüyorum. umarým bu bende bir tarz olmaz, çünkü hata sayýsý çok oluyor. Biraz da saçmalýklar oluyor içerikte. Neyse ki öykü adý altýnda, atýþ serbest yani. (çok uzun ve akýcýlýktan yoksun olmuþ gibi geldi bana okuyunca) |
|
251
|
|
|
|
Bu kýsa bir hikaye olacak diye baþladý yazmaya. Kýsa bir hayatýn kýsa bir hikayesi. Karakter tamamen hayaldýþýydý aslýnda ve hayatýný kýsa yapacak olan da karakterin kendisinden baþkasý deðildi... |
|
252
|
|
253
|
|
|
|
Caným benim, yazmak ne kadar iyi geliyormuþ bana bir anlasan.
Ayýk kaldýðým her an buraya gelmek istiyorum. Çok zor tutuyorum kendimi. Ama yazdýklarýmý saklamak için yerimin az olmasý çok sýkýyor canýmý. Artýk o kadar sýkýþtý ki yazdýðým tuvalet kaðýtlarý, profilden çýkacak diye korkuyorum. |
|
254
|
|
|
|
Yansýmalar sonbaharý,sonbaharda Firkatý anlatýr bana.. |
|
255
|
|
|
|
Ýntihar, bir fýsýltý bile olmadý aramýzda, sözü edilmemesi gereken bir yabancý gibi kitaplardan saklandý. |
|
256
|
|
|
|
HASTAYIM YAÞIYORUM,KAH MUTLUYUM KAH MUTSUZ...KAH ÝYÝYÝM KAH DEÐÝL...? |
|
257
|
|
|
|
Ankara'nýn 1950'li yýllarýný tasvir eden öykü. |
|
258
|
|
|
|
"nereye gitmek istersiniz?" diye sordu adam.
kadýn cevapladý: cennete...
bu bir amerikan aksiyon filmi olsaydý: adam, çok yakýþýklý, atletik, delici bakýþlý, karizmatik;
hatun da, güzel, iyi bir kariyere sahip olmanýn verdiði özgüven ve tarza sahip olurdu.
hava: güneþli, buram buram umut kokan ve o andaki elektriði hissetiren;
ortamsa kalabalýk, telaþlý ama duyarlý olurdu.
ama bizim sahnemiz biraz farklý...
|
|
259
|
|
|
|
Ölü olduk! Yapmak lazým olduk! Çünkü artýk hatun kýsmýna iyice uyuz olduk! |
|
260
|
|
|
|
Sen göremezsin saçlarýna kurdelalar baðladýðýn kýzýnýn büyüdüðünü. Aynaya her bakýþýmda duyduðum ýstýrabý, gözlerimde hiç düþmeyecekmiþ gibi duran hüzün bulutlarýnýn verdiði yükü bilemezsin...
Geceleri karanlýktan, yaðmurda þimþekten, uykuda kabustan hala korkarým. Ýlk günkü gibi muhtacým sana aslýnda.. |
|