• ÝzEdebiyat > Öykü > Bireysel |
261
|
|
|
|
Hiç tanýmadýðým bir insaný bu kadar düþünmek, onu kafamda istediðim gibi þekillendirmek, istasyonda göremediðimde aðlarcasýna üzülmek...Tuhaftý tabii ama, ben bu tuhaflýklarýmdan besleniyordum o zamanlar. |
|
262
|
|
|
|
Aþk, iyi olduðu kadar da kötüdür ve ben kötü þeylere bayýlýyorum. Onun içindir ki benim adým aþk. Çünkü ben de kötüyüm. |
|
263
|
|
|
|
Ýlk defa ne zaman mutlu olduðumu hatýrlamaya çalýþtým, Film þeridini geriye sardýrdým. Çok küçüðüm, soðuk bir kiþ gününde babamla bir parktayýz,lapa lapa kar yaðýyor. Elim babamýn fýrýndan yeni çýkmýþ ekmek gibi sýmsýcak kocaman elinde. Ben bir saða bir sola seðirterek ellerimi ýsýtýyorum. Bu keþfimden, sonralarý da hep yararlandým. Her seferinde ayný mutluluk ayný güven duygusu ile.
|
|
264
|
|
|
|
Dalmýþým. Büzüldüðüm yerden doðruluyorum. Gözlerim yaþarmýþ yine; nedensiz. Ne zamandýr oluyor. Sebebini bilmiyorum.
Elimle buðulanmýþ camý þöyle bir silip dýþarýyý izlemeye koyuluyorum. Karþý evin oðlu dýþarýda top oynamaya çýktý. Arkadaþlarý da doluþtu sokaðýn ortasýna. Maç yapacaklar. Bir keresinde beni de çaðýrdýlar, ama gitmedim. Önceden hiç konuþmazlardý benimle. Sonra ne olduysa iþte maça bile çaðýrdýlar. Niye gideyim ki?
|
|
265
|
|
266
|
|
|
|
Banka müdürünün karýsý Eskiþehir’e geldiklerinin haftasýnda Nurhan’a bir fino yavrusu hediye etmiþti. Yavrucaðý el bebe, gül bebe büyütmekle meþguldüler. |
|
267
|
|
|
|
Tenimizdeki çiziklere benzemez yüreðimizdeki çizikler...
Birinin çizdiði, acýttýðý yüreði bir baþkasý iyileþtiremez...
O çizikleri baþkalarýyla paylaþmak derinleþtirmekten, o çiziði
sabitlemekten baþka bir iþe yaramaz...
Yarasýyla beresiyle, çiziðiyle kýrýðýyla mahrem bir yer yüreðimiz...
Bence öyle de kalmalý... |
|
268
|
|
|
|
O korku ve panikle bilincimi kaybetmiþim silahý ona doðrultup üzerine boþaltmýþým… |
|
269
|
|
|
|
Mesela sana bakmak... Mesela senin bana bakman... |
|
270
|
|
|
|
Sabah oldu caným uyan. Gözbebeklerini görmek istiyorum. Yeni bir gün, yeni bir ten, yeni heyecanlar demek isterdim yüreðim sýkýþmýþ sana bakmaya doyamamanýn |
|
271
|
|
272
|
|
|
|
…bu sonbahar yazamadý sana. Þifreyi çözemedi… Kýþ geldi… Sonunda olacaðý buydu iþte.. Tek satýrla özetledi:
- Bütün beyazlarýn suçlusu sensin!.. Þerefine!..
|
|
273
|
|
|
|
"Aslýnda bir çok kiþi gibi bu harikulade olayýn etkisiyle merak etmek, heyecan duymak hatta biraz da korkmak arzusuydu beni bu düþünce anaforuna sürükleyen..." |
|
274
|
|
|
|
“Ayyyyy içim þiþti, çok duygu oldu” demiþtin. Gene gülümseyip susmuþtum. Gözlerim dolmasýn diye çok sýkmýþtým kendimi.
Þimdi sýkmýyorum. Rahat rahat doluyorlar.
|
|
275
|
|
|
|
“Sonbahar, hep sonbaharlardý beni yýkan. Neden ben? Neden bu kadar çaresiz? Kendimi kendimle býrakabildiðim tek anýmý da siz bozdunuz. Kimsiniz siz?” |
|
276
|
|
|
|
" ... diye çýðlýk attý içinden. Kimse iþitmedi, kedisi bile duymadý. " |
|
277
|
|
|
|
Halil Kaya, uðradýðý hayal kýrýklýðýnýn moral bozukluðu ile ilk kez sarhoþ olacak kadar içki içer... |
|
278
|
|
|
|
...Sümerbank pazeninden dallý güllü, beli lastikli bir etek vardý ayaðýnda... |
|
279
|
|
|
|
Kiþinin kendini yargýladýðý vicdani mahkemenin ilk celsesi |
|
280
|
|
|
|
Hep ayný yaðmurla ýslanýyorum… |
|