..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Mutlu insanlar tatlı şeylerden söz ederler. -Goethe
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Sanat > Seval Deniz Karahaliloğlu




8 Aralık 2012
Operayı ve "Karşıyaka"yı Sevmek"…  
Yumuşak dokunuşlar, geniş bir ses aralığında sanki dalgalar arasında sörf yapıyormuşçasına kayarak gezinen sesler salonda yankılanıyor.

Seval Deniz Karahaliloğlu


Dışarıda deli bir yağmur, yeri göğü inletiyor. Üstelik televizyonda maç da var. Yani, hiç konser havası değil ama salon ağzına kadar hınca hınç dolu. Seyirci muhteşem bir konser olacağını önceden biliyor. Çünkü sanatçılar çok iyi. Gerçekten de öyle. Opera dünyasının en çok sevilen parçalarından seçilen bir program hazırlamışlar. Bir an kendimizi özel yılbaşı konserlerinden birinde hissediyoruz.


:ADJJ:
Operayı ve “Karşıyaka’yı Sevmek”…

Seval Deniz Karahaliloğlu

“İyi ki geldik, öyle değil mi?” dedi yaşlı kadın gülerek diğerine. “Hakikaten de öyle oldu” diye geçirdim içimden. İzmir Karşıyaka Opera ve Tiyatro Sahnesinde harika bir konserdeyiz. Konserin birinci bölümü bitmiş. İzleyiciler salona çıkıyor. Dışarıda deli bir yağmur, yeri göğü inletiyor. Üstelik televizyonda maç da var. Yani, hiç konser havası değil ama salon ağzına kadar hınca hınç dolu. Seyirci muhteşem bir konser olacağını önceden biliyor. Çünkü sanatçılar çok iyi. Gerçekten de öyle. Opera dünyasının en çok sevilen parçalarından seçilen bir program hazırlamışlar. Bir an kendimizi özel yılbaşı konserlerinden birinde hissediyoruz. Konser başlıyor. Ben defterimi açmış harıl harıl not alırken yanımda ressam Peruze Yiğit de konserin eskizlerini defterine çiziyor. Büyük bir ihtimalle bu konseri daha sonra tablolarında izleyeceğiz.

İzmir Devlet Opera ve Balesi sopranolarından Derya Kırcalı Gürlük, mezzosoprano Evrim Keskin ve piyanoda Tuğçe Özaytekin bize müzikal bir şölen yaşatıyorlar. Operalardan aryalar, düetler ve Türk bestecilerinin eserlerinden seçilen zengin bir program. Sanki arkalarında büyük bir senfoni orkestrası varmışçasına bir ses zenginliği. Program Frederick Mendelsshon’un “Herbslied” düeti ile başlıyor. Billur gibi sesler Karşıyaka Opera ve Tiyatro sahnesini doldururken kendimizden geçiyoruz. Bunu Handel’in İmeneo ve Rodelinda operalarından düetler takip ediyor.

Yumuşak dokunuşlar, geniş bir ses aralığında sanki dalgalar arasında sörf yapıyormuşçasına kayarak gezinen sesler salonda yankılanıyor. Gırtlaktan gelen, dengeli, oturmuş sesler bunlar. Birbirlerini mükemmel bir uyum içinde dengeliyorlar. Parça aralarında sanatçılar seslendirdikleri eserler hakkında önceden kısa bilgiler veriyorlar. Bu hem seyirci ile sanatçılar arasında sıcak bir bağın kurulmasını sağlıyor hem de izleyicilerin parçaları daha büyük bir ilgiyle, bilerek dinlemelerini sağlıyor. Mesela, Wolfgang Amedeus Mozart’ın “Cosi fan Tutte” (Sihirli Flüt) Operası’ndan seçilen Fiordiligi ve Dorabella düeti “Bütün kadınlar böyle yapar” sözleriyle başlıyor. İki kadının gözünden yine kadınları anlatan parça, opera dünyasının en sevilen eserlerinden biri. Aslında bütün program parçaları opera dünyasının en çok sevilen ve dinlenen eserlerinden oluşuyor. Offenbach’ın bestelediği “Hoffmann’ın Masalları” Operasından seçilen “Bu güzel gece..” diye başlayan Giuletta ve Nicklause düeti melodik yapısıyla aslında çok bilinen bir şarkıdır.

Birbiri içinde çağıldayan sesler, tıpkı bir akarsuyun insanın ruhunu okşayan tınısını yakalıyor. Kalından inceye uzanan bir aralıkta gezinen sanatçılar, bizi operanın geçtiği yere ve zamana götürüyor. Üçlünün yakaladığı uyum, kusursuz bir denge içinde dinleyenleri büyülüyor. Sanatçılar aldıkları eğitimin hakkını fazlasıyla veriyorlar. Bu alkışlardan da anlaşılıyor. İlk defa opera dinleyenlere operayı sevdirecek nitelikte canlı, melodik parçalardan oluşan konser, L. Delibes’in Lakme isimli eserinden “Çiçeklerin Düeti” ile devam ediyor. Sıra Rossini’de. Venedik üzerine çok güzel eserler vermiş olan sanatçı Voga Tanio’da gondolcuları konu almış. Rossini sürprizleri seven bir besteci. Bu bestelediği en eğlenceli parçalardan biri olan “Kedi Düeti”nden belli. “Miyavvvvvvv” diye başlayan parça salonda gülüşmelere neden oluyor. Şarkı boyunca tırnaklarını çıkarmış, tırmalamaya hazır kedicikler birbirileriyle karşılıklı “miyavlamalar” üzerinden konuşuyor.

Kristal berraklığındaki sesler Puccini’nin, “La Boheme” Operasından “Quando Men Vo”, George Bizet’in “Carmen” Operasından “Habanera”, Poulenc’den “Les Chemins De L’Amour” ve Monnot’un çok sevilen “Padam Padam” ını seslendiriyor. Sıra Türk bestecilerinin eserlerine geliyor. Rüstemof’un “Alagöz”’ü, Selman Ada’nın “Aşk-ı Memnu” Operasından “Je T’Aime” ve Guliyev’in “Sene de Galmaz” isimli parçaları salondaki izleyicilerden büyük alkış alıyor. Gecenin sürprizleri ise “Bitez Yalısı” ile Ali Hoca’nın yeniden düzenlemesini yaptığı “Karşıyakalım” parçası. Zaten konserin de adı da “Karşıyaka Sevgisi”. Konserin sonunda salon alkıştan yıkılıyor. Gerçekten de iki hanımefendinin dediği gibi “harika bir konserdi, iyi ki gelmişiz.”



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın sanat kümesinde bulunan diğer yazıları...
"Tiyatronun Sesi Radyosu" Canlı Yayında Sevgili Dinleyiciler…
"Farz Edelim ki Ben Schubert"im"
Astor Piazzolla Dinlenecek, Tango Öğrenilecek ve Sonra da Öl
Saksafoncu Sevgilim
Piyano Taburesindeki Kurt : Emre Elivar
Küçük İşler Büyük Düşler
Bir Trompet Dolusu Maffycik…
Ruhumuza Bakan Atatürk ve Korkut Uluğ
Yıldız Kenter, Oscar ve Pembeli Meleği
Efesli Olmanın Binlerce Yıllık Keyfi

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Tiyatro, Gabriel Garcia Marquez, Üç Silahşörler Balesi ve Annem
Tarla Cadısı, Anneanne ve Neveser Hanım
Çocukluğunu Cebinde Taşıyan Adam : 60. Sanat Yılında Prof. Dr. Özdemir Nutku
Aşkın Üreme Mevsimi
Özgeçmiş...
Pazar"ların Shakespeare"li Kıymalısı
Çizgiler
Bana Parlak Kırmızı Pabuçlar Veren Allahım….
Anneee…
Beş Çayı

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
İbneler ve Çocuk Cesetleri [Şiir]
Komşu Çocuğu [Şiir]
Bir Bardak Soğuk Suyun Hatırına… [Şiir]
İhtiyaçtan [Şiir]
Deli mi Ne? [Şiir]
Sakız Reçeli Seven Yare Mektuplar [Şiir]
Bir Nefes Alıp Verme Uzunluğunda… [Şiir]
Lord'umun Suskunluğunun Sebeb-i Hikmeti... [Şiir]
Pimpirikli Hanımın, Pimpiriklenmesinin Nedeni… [Şiir]
Yere Göğe Sığamıyorum… [Şiir]


Seval Deniz Karahaliloğlu kimdir?

Bazı insanlar için yazmak, yemek yemek, su içmek kadar doğal bir ihtiyaçtır. Yani benimki ihtiyaçtan. Bir vakit, hayatımla, ne yapmak istiyorum diye sordum kendime? Cevap : Yazmak. İşte bu kadar basit.

Etkilendiği Yazarlar:
Etkilenmek ne derecede doğru bilemem ama beyinsel olarak beslendiğim isimler, Roland Barthes, Jorge Luis Borges, Braudel, Anais Nin, Oscar Wilde, Bernard Shaw, Umberto Eco, Atilla İlhan, İlber Ortaylı, Ünsal Oskay, Murathan Mungan,..


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Seval Deniz Karahaliloğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.